Necmettin Şimşek
Necmettin Şimşek E seçim ne olacak şimdi?

E seçim ne olacak şimdi?

 
                Bir seçimin daha sonuna geldik. Yok kimin kazandığı kimin kaybettiği konusuna girmeyeceğim. Seçim tartışmalarında son noktayı Yüksek Seçim Kurulu verecek nasılsa. Binali Bey’in de söylediği gibi ‘Yatcaz kalkcaz, yatcaz kalkcaz’ sorun nihayete erecek. O nedenle benim bahsetmek istediğim başka bir konu. Her seçim öncesi ve sonrasında gündeme gelen ama birçok sebeple bir türlü hayata geçirilemeyen bir konu; e-seçim…
***
                Zamanımızda, siyasi kampanyalarda sosyal medya ve dijital mecralara fazlasıyla önemli olduğu aşikar. Seçimlerde sosyal medyanın etkisi hakkındaki oldukça güzel bir analiz için, elektronik oylamanın ne olduğu, hangi ülkelerde tercih edildiği ve nasıl bir geçiş sürecinin yaşanacağı gibi şeyler gelmiyor değil.
                Elektronik oylama, insanların oylarını diledikleri yerden ya da devletin belirlediği yerden yapmasına göre ikiye ayrılıyor. Teknik olarak her elektronik oylama internet üzerinden gerçekleşmek zorunda değil, barkod ya da benzeri teknolojilerin bizim günümüzde kullandığımız mühür ve oy pusulasının yerini alması işlemi de elektronik oylamaya giriyor. Yani internetten yapılan elektronik oylama, i-oylama diyebiliriz elektronik oylamanın bir alt kümesi.
                Bugüne kadar elektronik oylama yolunu seçen ülkelerin sayısı tahminlerden fazla. Örnek olarak İngiltere, Hollanda, İtalya, Brezilya, Kanada, Estonya, Avustralya, ABD ve Fransa. Tüm bu ülkeler haricinde Avrupa Birliği'nin de bu konuda ciddi çalışmalar var.
                Tarih sahnesinde kabul edilen ilk elektronik seçim 2001 yılında, Avustralya'da yapılmış. İnternet üzerinden yapılan ilk elektronik seçimse i-oylama 2007 yılına dayanıyor. Günümüzdeyse örneğin Estonya'da halk, mobil cihazları üzerinden diledikleri lokasyonda oylamaya katılabiliyor.
                Ülkemiz yeni TTK (Türk Ticaret Kanunu) ile birlikte dünya üzerinde borsaya kote olan tüm şirketlerin yönetim kurulu toplantılarını elektronik ortamda yapabildiği aynı zamanda oylamalar da dijital olarak gerçekleşiyor ilk ülkelerden biri oldu. Diğer yandan e-devlet ve e-okul gibi hali hazırda işleyen sistemleri de kullanıyoruz. Ancak elektronik oylama altyapısı için tüm bunlardan farklı olarak konunun bir de halka dokunacak olan donanım boyutu var.
                Yukarıda da bahsettiğimiz gibi elektronik oylama aslında ikiye ayrılıyor. İnsanların evlerinden ya da diledikleri yerden katılabildikleri versiyonu bir kenara koyacak olursak; tüm 'sandıklarda' kioks ya da benzeri bir bilgisayarın yer alması gerekiyor. Belki sandık sayısı yani bilgisayar adeti azaltılabilir ama insanların ulaşım/yakınlık problemi yaşamaması adına ülkenin dört bir yanına bu bilgisayarın ulaşması ve seçimin sağlıklı şekilde tamamlanabilmesi için sorunsuzca hizmet vermesi gerekiyor.
                Tabii elektronik seçim ilk olarak belirli pilot bölgelerde uygulanıp sonrasında ülke geneline yayılabilir, bu durum da seçenekler arasında.
                Ülkemizde düzenlenen seçimlerde süreç, İçişleri Bakanlığı'na bağlı olan adrese dayalı nüfus sistemi çerçevesinde oluşturulan seçmen kütük listeleriyle başlıyor. Bu listeler gerek muhtarlıklara asılıyor gerekse online olarak kontrol edilebiliyor. Yapılan itirazlar ve düzenlemeler sonucu nihai seçmen listeleri ortaya çıkıyor. İnsanların seçim günü kullandıkları oylar ise YSK görevlileri tarafından parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri eşliğinde sandık başlarında elle sayılıyor.
                Sonrasında elle sayılan bu oylar YSK'nin bir süredir kullandığı seçim yazılım SEÇSİS üzerine giriliyor. Bu arada ilk olarak bu seçimde sandık görevlileri tarafından oluşturulan sandık sonuç tutanağının da SEÇSİS'e yüklendiğini belirtelim. SEÇSİS'e girilen bu veriler eş zamanlı olarak hem YSK hem de siyasi parti yetkilileri tarafından görüntülenebiliyor.
                Bu arada SEÇSİS, Java programlama dili ile kodlanan, veritabanı olarak da oracle kullanan bir yazılım. Yazılım her ne kadar kendi içinde Linux temelli olsa da görevlileri windows bilgisayarlar üzerinden SEÇSİS'e ulaşıyor. Bir dönem Yunanistan'da da kullanılan yazılımın, muhalefetin itirazları sonucu kullanımına son verilmiş. Ayrıca SEÇSİS adı verilen yazılım, ABD'de de artık kullanılmıyor. Ülkemizde ise SEÇSİS 2007 seçimlerinden bu yana ülkemizde kullanılıyor.
30 Mart'taki yerel seçiminden bazı rakamlar:
  • 52 milyon 695 bin seçmen (elektronik seçimin uygulandığı ABD'de bu rakam ülkemize göre 3 katın üzerinde)
  • Geçen seçimlere göre 2 milyon 505 bin yeni seçmen
  • 540 bin 669 engelli seçmen
  • 194 bin sandık (cezaevleri hariç)
  • 141 milyon 654 bin adet seçim pusulası
İnternet üzerinde çalışacak elektronik seçim yazılımı nasıl olmalı?
                Tüm bu bilgiler ışığında ya bizzat devletin üreteceği ya Türkiye'de bir yazılım şirketi tarafından geliştirilecek ya da yurtdışında hazırlanacak bir yazılımın şeffaflık ve teknoloji kullanımı ilkeleri doğrultusunda belirli özellikleri muhakkak taşıması ve seçmen kütüğü yapısı ile uyumlu olması gerekiyor. Yazılım üzerinde oylama sonuçlarının YSK görevlileri ve partiler tarafından aynı anda kontrol edilebilmesi, hatta vatandaşların da erişebilmesi oldukça önemli.
                Açık kaynak ve hatta Linux üzerinde çalışan ve ayrıca kullanılan bir yazılımın şeffaflık konusunda güven vereceğini söyleyebiliriz. Tabii hangi vatandaşın hangi partiye ya da adaya oy verdiği sorusunun cevabı da veritabanında anonim olarak tutulmalı.
                Oy kullanılan her bir sandığın mutlaka bir kiosk ile aynı şekilde hazırlanması mı lazım yoksa sandık sayısı azaltılabilir mi bu noktada akıllara gelen ilk soru. Donanım konusunun diğer bir kritik noktasıysa bu kiosklarda görevli olacak olan personelin yetiştirilmesi ve tüm ülkeye dağıtılması olsa gerek.
                Seçim teknolojileri, seçim sürecinin farklı düzeylerinde, değişen biçimlerde yüz yıldan fazla zamandır kullanılmaya devam ediliyor. Belki de bundan böyle seçim teknolojilerinin meselesi, bütün bir seçim sistemiyle birlikte daha adil ve demokratik bir seçim sürecinin açığa çıkmasına, dolayısıyla insanların siyasi alana dahil olabilmesine, içinde yaşadıkları dünyaya müdahale edebilmelerine, bunu özgür iradeleri ile gerçekleştirebilmelerine nasıl hizmet edebileceği olmalı…
              

Önceki ve Sonraki Yazılar
Necmettin Şimşek Arşivi