Gerçeklerle yüzleşme cesareti
Yüzleşme kavramı insanların yaşadığı zorluklarla, travmalarla ya da kabul etmeye devam etmekte zorlandığı durumlarla yüzleşebilme gücünü ifade eder. Bu cesaret, hem kişilik, şahsiyet kazanımı hem de duygusal iyileşme için çok önemli bir adımdır. Gerçeklerimizle yüzleşmek, çoğu zaman acı verici olabilir; çünkü insanlar geçmişteki hatalarını, kayıplarını veya korkularını kabul etmekte zorlanırlar. Ancak bu yüzleşme, bir insanın yaşadığı engellerin aşılmasına, daha sağlıklı bir zihinsel ve duygusal yapının oluşmasına vesile olabilir.
Cesaret, kendini olduğu gibi kabul etmeyi, çevremizde yaşananların etkilerine karşı hazırlıklı olmayı ve geleceğe yönelik bakabilmeyi gerektirir. Gerçeklerle yüzleşmek, içsel bir dürüstlük insanın önce kendisine saygı duymasıyla başlar. Bazen bir kişinin ya da bir durumda karşı isteğimiz öfke ya da kırgınlıklarla yüzleşmek de cesaret gerektirir. Ancak yüzleşmek, sonunda insanı daha güçlü kılabilir ve onu daha olgun birey haline getirir.
Bu yüzleşme cesaretine ulaşmanın ilk adımı tüm yaşam hızımızı bir süreliğine de olsa hafifletmeyle başlar. Samimi tefekkür ve düşünmek sizi arınma sürecine alır. İnsanın arınmaya niyet etmesi zamanla, mekanla ve her şey den önemlisi kendisiyle yüzleşmesinin en önemli aşamasıdır. Niyet her hayrında şerrinde besmelesidir.
İçinde bulunduğumuz zaman sürecinde insanlarda gördüğüm en önemli hastalıklardan birisinin de gerçeklerle yüzleşmekten kaçış olduğunu görüyorum. Samimi cesaretlerinden uzak durmayı tercih ediyorlar. Bu kaçış zamanla büyük bir çığ yumağı haline dönüşerek çözümü zor çok sonuçlara vesile olabiliyor.
Yüzleşmek erdemli insan tarifidir. Cesaret olgun/kamil olunabilmenin alametidir. Gerçek ise bu ikisinin finali.
Karakter yapımızda, toplumsal yaşamımızda, mesleğimizdeki başarımızda, aile temsilimizde, siyaset düşüncemizde, ticaret güvenimizde, komşuluk haklarımızda ve kulluk bilincimizde, vs. yaşamsal sürecimizin bütününde bizi şahsiyetli bir kimliğe kavuşturabilecek denklem; gerçeklerler yüzleşme cesaretimizdir.
Fert içinde, millet içinde, devlet içinde bu böyledir. Samimi her yüzleşme, tüm gerçekleri tanımlamamıza ve anlamamıza vesile olur. Anlamı ve manası olan her şey zaten gerçektir, hakikattir.
Gerçeklerden kaçmayan, cesaretini toplayan ve yüzleşmekten çekinmeyen insan, hayatı boyunca başarıdan, şahsiyetli bir kimlik sahibi olmaktan kaçamaz.
Aslında başımıza gelen her musibette yüzleşme aynamız içinde bir fırsat değil midir her seferinde? Cesaret göstermemiz gerekir; zorlukları aşabilmek, vuslata ulaşabilmek, kirlerimizden arınabilmek için.
Cesaretli olmalıyız kazanmak için. Dünyevi ve uhrevi başarı için. Maddi zenginlik, manevi kazanç samimi gayretten türer.
İyi bir niyet, samimi gayret, azimli cesaret.
Gerçeklerle yüzleşmekten kaçmayalım.