CHP’ye oy verecekler düşünsün
Zeytin dalı harekâtı devam ederken maalesef gelen şehit haberlerine üzülüyoruz. Elbette ateş düştüğü yeri yakıyor. Bizim hamasi söylemlerle terörü, teröristi lanetlememiz sadece içimizi soğutuyor. Bir süre sonra kaldığı yerden gündelik hayatımıza devam ediyoruz. Lakin bir an olsun yüreğimizi yakan acı bile değerli, içimizde insanlık kırıntısının kaldığının göstergesidir.
Bizim bu duruşumuz hiçbir işe yaramasa bile, teröre terör, teröriste terörist diyemeyen, kıvırmak için bin bir takla atan şerefsizlerle aynı safta yer almadığımızı göstermesi açısından değerlidir. “Savaşa hayır, şartlar ne olursa olsun barıştan yanayız, savaş insanlık suçudur” vb. janjanlı söylemlerle kendilerini ifade ediyorlar. Hatta yetmiyor İngilizce twitler atarak efendilerine görevlerini eksiksiz yerine getirdiklerini göstermeye çalışıyorlar. Ama teröristlerin roketleri tarafından şehit edilen sivillere karşı tek bir laf bile edemiyorlar. Roketlerin bizzat bizim ordumuz tarafından atıldığını bile söyleyebilecek kadar alçaklaşabiliyorlar.
Elbette bir insan ruh hastası olmadığı sürece durduk yere savaş olsun istemez, savaşı desteklemez. Sanki Suriye’de her şey günlük gülistanlıktı, milyonlarca insan mülteci durumuna düşmemişti. 3-4 harfli birbirinden adi terör örgütleri batıdan aldığı destekle sınırımızda gecekondu devleti kurmaya çalışmıyor, ülkemizde bir iç savaş çıkarmak için sürekli ortamı germiyordu da biz durup dururken canımız sıkıldığından önce Fırat kalkanı, şimdi de Zeytin dalı harekâtına başladık. Artık derdimizi anlatmaktan yorulduk, icraata geçtik. İnşallah operasyonlar yarım kalmaz, mümkün olan en az can kaybıyla nihai sonuç elde edilene kadar devam eder.
Zeytin dalı harekâtının yanında gündemdeki bir diğer konuda CHP kongresi. Aslında hiçbir sürpriz olmadı, her şey tahmin edildiği gibiydi. Bu kongrenin gündemde kalmasının bir anlamı yok. Lakin Ankara kulis gazetecileri ekmeklerini bu tarz sıkıcı konulardan kazandıkları için bir haftadır “CHP kongresinin şifreleri, yeni dönemde CHP’nin yol haritası, Kılıçdaroğlu’nun yeni A takımı” gibi klişenin dibine vuran haber-yorumlar okuyoruz. CHP’nin milletin geneline uzun süredir söyleyebildiği sözü yoktu, kongreyle bu durum bir kez daha tescillendi. CHP’de bir ilerleme, gelişme var(!) CHP gittikçe marjinal, solculuk oynamaya çalışan ama gerçek soldan bihaber bir parti olma yolunda ilerliyor.
Anlaşılan CHP’nin bu savrulması delegelerin umurunda değil ki Kılıçdaroğlu’nu yeniden seçtiler. Bu saatten sonra CHP’nin seçmeni düşünsün. CHP artık dine, vatana, millete, her türlü kutsal değere hakaret, çoğu zaman açık açık küfreden çapsızların dolduğu bir parti haline gelmiştir. CHP seçmeni ya ilk seçimde Kılıçdaroğlu ve saz arkadaşlarına sağlam bir tokat atıp bu her türlü değerden yoksun tipleri partide istemediğini gösterecek. Ya da sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı uğruna Kılıçdaroğlu’nu desteklemeye devam edecekler. İkinci seçenek Kılıçdaroğlu’nun her zaman işine gelir. Kılıçdaroğlu Baykal’ın koltuğuna oturduğundan beri satır satır yürüttüğü kimler tarafından şekillendirildiği meçhul karanlık ajandasını işleme koymaya, akşamdan sabaha kendi kendini yalanlayan açıklamalar yapmaya devam eder.
Ülkenin gündemi yeterince yoğun, geleceğimizin şekilleneceği tarihi bir süreçte ilerlemeye devam ediyoruz. İşi gücü bırakıp CHP’den konuşmanın bir faydası yok. Zeytin dalı harekâtından rahatsız olanlar, karşı çıkanlarla CHP’nin içindeki her türlü milli-manevi değerlerden yoksun olanlar ruh ikizimi, yoksa aynı kişilerden mi bahsediyoruz? Bilmem onu da CHP’ye oy verecekler düşünsün.