Ömer Kocabaş
Ömer Kocabaş Hepimiz Mehmet Aydın’ız(!)

Hepimiz Mehmet Aydın’ız(!)

Mehmet Aydın kim mi? Eğer kendisini tanımıyorsanız şanslı sayılırsınız. Demek ki Çiftlik Bank mağduru değilsiniz. Mehmet Aydın internet oyunu şeklinde başlattığı Çiftlik Bank sayesinde iki yılda yaklaşık 80 bin kişiden 500 milyon liranın üzerinde bir para dolandıran 27 yaşında bir girişimci(!) Şimdi ise dolandırıcılıktan aranıyor, Uruguay’a kaçıp oradan da vatandaşlık almış. Dolandırdığı paralarla gününü gün ediyor.

En sonun da söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Çiftlik Bank mağdurlarına hiç üzülmedim. Hem bile bile lades yapacaksınız hem de sonra ağlayacaksınız, yok öyle… Şimdi çıkmış devlet bize sahip çıksın, mağduriyetimiz giderilsin diyorlar. İyi de devlet daha ne yapsın, kaç aydır ekonomi, ticaret bakanları uyarıyor. Böyle bir kâr oranının sürekliliği mümkün değil, saadet zinciri mantığıyla hareket ediyorlar, bir süre sonra batacak diye. Fakat insanımız kısa yoldan köşeyi dönmeye meraklı olduğundan uyarılara kulak tıkadılar. Görünen köy kılavuz istemedi ve beklenen son geldi.

Mehmet Aydın 27 yaşında yazılımcı bir genç. Piyasadaki potansiyel boşluğu görüp, akıllıca bir hamle yaptı. İnsanlar zaten internet üzerinden çiftlik oyunu oynuyorlardı, Aydın, onlara oyun oynarken para kazanmayı da vaat etti. İnsan biraz mantıklı düşünse, para hırsı olmasa Çiftlik Bank’ın mantıksız olduğunu anlayabilir. Fakat devreye para hırsı girince gözü dönüyor. Çiftlik Bank 200 bin lira yatırana aylık 50 bin lira kâr vaat ediyordu. İlk başta para yatıranlara belli oranda kâr payı verilince para yatıran sayısı da gün geçtikçe arttı sonunda da zincir koptu. Çiftlik Bank mağdurlarını 500 lira verirseniz kaptırdığınız paraları geri kurtarırız diye ikinci kez dolandıranlar bile çıktı. İddiaya göre bin 600 kişi bu tuzağa da düşmüş…

Mehmet Aydın’ın yaptığı 70-80 yıllarda banker diye nitelendirilen tefecilerin, 90’lı yıllarda ortaya çıkan saadet zincirleri ve offshore bankacılığının, Jet Fadıl’ın yaptığının güncellenmiş versiyonu. Mantık aynı, yol farklı. Adam işin pazarlama kısmını da güzel yaptı. Dizi oyuncularını açılışlarda, reklamlarda oynattı. Milliyetçi duygulara oynadı. Çiftlik Bankla ilgili dedikoduların ilk çıktığı dönemde “Avrupa’nın en büyük hayvan çiftliğini kuracağım, ülkemizde hayvancılığı geliştirip et-süt fiyatlarını düşüreceğiz. Bizi çekemeyen Amerika ve İngiltere lobisi hakkımızda dedikodu çıkarıyor” diye olayı dış güçlere yıkmaya çalışmıştı.

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte her alandaki hızlanma insanımızın sabır anlayışını da değiştirdi. Artık insanların büyük bir kısmı 30 yıl çalışıp, bir ev, bir arabaya razı olalım mantığını taşımıyor. Televizyonlarda gördüğü renkli hayatlarında etkisiyle en kısa zamansa en çok kazancı nasıl elde edebilirim derdindeler. 18-25 yaş aralığındaki gençler internette, kısa yoldan para kazanmanın formüllerini arıyorlar. Böyle düşününce de Çiftlik Bank tarzı tuzaklara düşmekte kolay oluyor. Önümüzdeki 3-5 yıl içerisinde de bu kripto paralar üzerinden büyük bir dolandırıcılığın yapılacağını tahmin etmek kahinlik olmasa gerek.

Ayda yüzde 25 kâr nasıl gelecek, bu paranın kaynağı ne? Her şeyden önemlisi bu kazanç helal mi haram mı diye bir kaygı olmazsa, az da olsa helal kazanca şükredilmezse kimse kusura bakmasın ben Mehmet Aydın’ı suçlamam. O gençliğinde verdiği hırsa insanlara istedikleri verdi. Adam kaçacağı ülkeyi bile akıllıca seçmiş. Uruguay ile aramızda suçluların geri iade anlaşması yok… Şimdi orada hakkında yapılan haberleri izleyip izleyip gülüyordur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ömer Kocabaş Arşivi