Hasan Ukdem

Hasan Ukdem

Asuman ile Ramazan

Asuman ile Ramazan

Aşk insanoğlunun ilk duygusu mu bilmiyorum ama ilk yakıcı duygusu olsa gerek. İnsan yüreği fıtrattan severek mutlu olacağına bir inanç besler durur. Aşk içinde pek çok duyguyu da barındırır; umut, hayal, mutluluk bunların başında gelir. İste dünya tarihinde, isterse edebiyat tarihinde olsun ne kadar geçmişe giderseniz gidin, sözlü ya da yazılı metinlerde aşk kavramının yerinin hiç de az olmadığını görürsünüz. Masallar, mektuplar, şiirler, hikâyeler, romanlar aşktan bahseder. Aşk insanın tüketemediği bir madendir baştan bu yana. 
 
TRT 1’de ikinci sezonu oynayan Gönül Dağı dizisinde de bu aşkların en güzelleri işleniyor. Dilek ile Taner’in aşkıyla başlayan ve Asuman ile Ramazan, Zahide ile Sefer ve Meryem ile Rıfat aşkları dizinin birçok bölümünde işlendi. Ancak Asuman ile Ramazan bir türlü kavuşamadılar. Son sahneler ise gerçekten çok yakıcı bir hal aldı. Asuman’ın babasının rıza göstermemesi ve âşıkların kaçma teşebbüsünden sonra felç olması işleri iyice çıkmaza soktu. Tabi şair yüreği daha farklı yanıyor. O dramatik görüntüleri gördükten sonra, Ramazan’ın ağzından bir şiir yazdım Asuman’a. Bu şiirden önce Asuman ve Ramazan’ı biraz anlatayım. Asuman Belediye başkanının biricik kızı. Okumuş, iş olan, saz çalan, türkü söyleyen bir kız. Ramazan ise işi gücü olmayan, buna rağmen neşeli, hayat dolu, kolay pes etmeyen, yüreği tertemiz bir delikanlı. 
 
ASUMAN 
 
Bir tutam saçınan bırakma beni 
Bu dünyada sensiz olmam Asuman 
Bin ömür yaşasam unutmam seni 
Gönlümü ağyara salmam Asuman 
 
Nasıl ayırırım koru ataştan 
Senden gayrısına yüreğim taştan 
Sevdayı öğrendim Neşet Ertaş'tan 
Ordu olsa hasret yılmam Asuman 
 
Çekerim bu aşkın her cevrini ben 
Asla kapatamam yar devrini ben 
Beklerim yıllarca bir nevrini ben 
Bin bahardan bir gül almam Asuman 
 
Gedelli Gedelli olalı beri 
Görmedi güneşi böyle bir peri 
Kirpiğin kalbimin sonsuz siperi 
Bakışın sel olsa dolmam Asuman 
 
Nağmeler dökülsün elinden senin 
Bir türkü sazının telinden senin 
Ömrümce avunur yelinden senin 
Bir başka eğlence bulmam Asuman 
 
Ne olacak bizim sonumuz böyle 
Bu aşkı anlatan bir türkü söyle 
İstersen kapında bir asır eyle 
Gidip el kapısı çalmam Asuman 
 
Evet, Ramazan ayrılma kararı alıp da Asuman tarafından bir tutam saçından kesip verilmesinden sonra ona böyle seslenir. Bu şiiri duyan ozan yürekli Asuman da Ramazan’a şu şiirle cevap verir: 
 
RAMAZAN  
 
Sazımın teline değdi mızrabım 
Dilimde türküler yandı Ramazan  
Ayrılık kederim, aşk ıstırabım 
Gözümden dökülen kandı Ramazan  
 
Bozkırın bağrında yeşermiş bu aşk 
Gökten üç elmayla düşermiş bu aşk 
Niye ayrılıkla deşermiş bu aşk? 
Canda taşıdığım candı Ramazan  
 
Firkatin şafağı söküyor yine 
Boynumu hasretin büküyor yine 
Gönül dağı taşlar döküyor yine 
Vuslatımız yoldan döndü Ramazan  
 
Saçımdan bir belik kesip verdiğim 
Başka kimse de yok bakıp gördüğüm 
Takvimden koparıp gülce derdiğim 
Yaşadığım en güzel gündü Ramazan  
 
Gönlümde çalınan tek bestesin sen 
Kalbimin içinde kafestesin sen 
Anbean aldığım nefestesin sen 
Ufuktaki güneş söndü Ramazan  
 
Bin çile devşirdik tek bir heceden 
Nasıl çıkacağız biz bu geceden? 
Aşkımızın düşü düştü yüceden 
Gönül kuşlarımız kondu Ramazan  
 
Tabi dizide bu şiirler yok, çünkü bunları senaristler bilmiyor. Şiirler yukarıda da belirttiğim gibi tarafımdan yazıldı. Asuman ile Ramazan’ın sonu ne olur? Aşkları hangi merhalelerden geçer bilmiyoruz. Önümüzde ki bölümlerde seyredip göreceğiz. Ama insanoğlunun aşk ile imtihanı hiç bitmeyecek. Edebi metinlerde ve sinemalarda, dizilerde kavuşanlar da olacak ayrılanlar da tıpkı hayattaki gibi.  
 
Gönül Dağı özelinde aşklar biraz zamanımızın ötesinde daha çok eski aşklara benziyor. Vefalı âşıklar, sıcacık aşklar yaşıyorlar. Bu da diziyi seyirci karşısında ilginç kılıyor. Diğer dizi ve ekranlara baktığımızda sadakatin, vefanın göz ardı edildiği, daha çok ihtirasın ve entrikanın ağır bastığı ilişkiler görüyoruz. Bilerek ilişki kelimesi kullandım zira o yaşananlara aşk demek gerçek aşka iftira olurdu. Gönül Dağı evlilik öncesinde de evlendikten sonra da aşkı olması gerektiği şekline uygun bir dille anlatıyor. Evli olmayan sevgililer uygunsuz hareketler şöyle dursun, uygunsuz cümle dahi kurmuyorlar. Evli olanların aşkları ise hayat mücadelesi içinde birbirlerine güç vererek daha da büyüyor. 
 
İzlemiyorsanız izleyin derim. Sevgiyle kalın. 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Ukdem Arşivi