Yumurta deyip geçmeyin
Son bir aydır market raflarında fiyatı ile çok dikkat çeken bir ürün var. Haşlaması, sucuklusu, rafadanı derken onlarca çeşidiyle her gün tükettiğimiz, kahvaltı sofralarımızın olmazsa olmazı, tavuğun en kıymetlisi yumurta... Çocuklarımızın evde olduğu bu dönemde daha çok yaptığımız keklerin, pastaların vazgeçilmezi en ucuz protein kaynağı yumurta. Tabii artık en ucuz protein kaynağı değil. Zira kendisi fiyatıyla tavuk ile yarışır hale geldi.
Bundan bir kaç ay önce bana yumurta ile ilgili yazı yazacaksın deseler hayatta inanmazdım. Ama bu zalim korona yüzünden artık hiç bir şeye şaşırmaz olduk.
Son bir yıldır hemen hemen her üründe gördüğümüz korona zamlarından en sonunda yumurta da fazlasıyla nasibini aldı. Bir ay önce yaklaşık 18 liraya aldığımız bir koli yumurta artık neredeyse 30 lira. Zammı ilk gördüğümüzde şaşırdık, inanamadık bir koli yumurta nasıl 30 lira olur diye. Market market gezdik acaba hangisinde yumurta daha ucuzdur diye araştırdık. Ama sonuç değişmedi. Bütün marketlerde aynı fiyat artışı vardı.
Korona dönemi boyunca her şeye zam gelirken ona hiç zam gelmedi. Bir yıldır raflarda uslu uslu bekleyen yumurtanın belki de bize anlatmak istediği bir şey var. Yumurta nezdinde yumurta üreticilerinin anlatmak istediği bir şey...
Hiç düşündünüz mü acaba bir yumurtanın maaliyeti ne kadar diye? Bugün yem fiyatlarındaki artış ile birlikte bir yumurtanın üreticiye maaliyeti 40-42 kuruş arasında değişiyor. Peki üretici 42 kuruşa mal ettiği yumurtayı kaça satıyor dersiniz. 33-35 kuruşa... Yani yumurta başına yüzde 17 zarar ediyor üretici. Yumurtanın marketteki satış fiyatı ise 56 kuruş. Yani marketler işin kaymağını yiyor. Zarar gören ilk önce üretici ve en sonunda tabii ki tüketici.
Öyle yumurta deyip geçmeyin dünyada oldukça önemli bir üretim kapasitesine sahip kendisi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre dünya tavuk yumurtası üretimi yaklaşık 77 milyon ton. Bu üretimin sadece 2 milyon tonu ticarete konu oluyor. Geriye kalan yumurta üretildiği yerde tüketiliyor. Üretimin yaklaşık yüzde 25’i Çin’de yapılıyor. Amerika, Hindistan, Meksika, Brezilya diğer önemli üretici ülkeler. Türkiye dünya yumurta üretiminde 9. sırada.
Kişi başına yumurta tüketiminde Japonya 333 yumurta ile ilk sırada. Rusya’da kişi başına 305,Almanya’da 230,Fransa’da 219 ve Türkiye’de ise 214 yumurta tüketiliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın “Tavuk Yumurtası” raporuna göre, Türkiye 2019 yılında 20 milyar adet tavuk yumurtası üretimi ile en üst seviyeye ulaştı. Ancak, Irak pazarının kapanması ile ihracatta yüzde 30’a varan oranda düşüş yaşanması yumurta fiyatlarının düşmesine ve üreticinin zarar etmesine neden oldu. 2020 yılında ihracattaki daralma devam etti. Son bir yıldır zarar eden üretici çareyi fiyatları artırmakta buldu.
Yumurta ihracatında dünyada ilk 3 ülke arasında yer alan Türkiye’nin en önemli pazarı Irak. Fakat Irak geçen yıl nisan ayında Türkiye’den yumurta ithalatını yasakladı. Irak’a yapılan ihracatın 2019 Nisan ayında son bulmasıyla başlayan kriz 18 aydır devam ediyor. Sektör 2020’nin Mart ve Nisan aylarında geçici olarak yapılan Suudi Arabistan ihracatı dışında son 18 ayın 16 ayında zarar etti.
Özetle yumurta sektörü yüksek yem fiyatları ile üretim yaparak düşük fiyatla marketlere satmak zorunda kalıyor. İhracatta yaşanan daralma fiyatların düşmesinde önemli bir faktör. Üretim maliyetlerinin düşürülmesi, yumurta üretiminin ve ihracatının sürdürülebilmesi için acil önlemlere ihtiyaç var. Diğer ülkelerde üreticiye hatırı sayılır bir destek veriliyor. Bizde de veriliyor ama yeterli değil.
Şimdi diyeceksiniz ki tamam üreticinin halini anladık ta tüketicinin suçu ne? Zaten pandemi nedeniyle iş sıkıntısı çeken vatandaşın üst üste gelen zamlarla da beli bükülüyor. Bir de yumurta gibi temel bir gıdanın bu kadar pahalı olması vatandaşa reva mı ? Daha önce de değindiğimiz gibi bu döngüde aslında üretici de tüketici de aynı durumda. Çünkü bu işin kaymağını yiyen aracılar, yani market zincirleri. Devletin çözüm bulması gereken bir konu varsa o da marketlerin fiyat artışlarını denetlemesi gerekliliği.
Bir an önce bu salgının bitmesi ve her şeyin normale dönmesi temennisiyle...