Prof. Dr. Ramazan Altıntaş
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Siyonist İsrail, Asla Kazanamayacak..

Siyonist İsrail, Asla Kazanamayacak..

7 Ekim 2023.. Hem İsrail’in ve hem de Filistin’in tarihinde bir milat.

Filistin açısından; zaferin ve devletleşmeye giden yolun başlangıcı..

İsrail açısından; çöküşün, yenilginin ve başarısızlığın ayak sesleri..

Siyonist muhalefet lideri Yair Lapid, Siyonistlerin bugünkü içinde bulunduğu hali şöyle özetliyor: “Güvenliğin efendisinden geriye kalan tek şey: “İsrail’in harabe hali.”

İsrail’in şürekası; Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa ve Kanada ve de diğerleri.. Bir düşünün.. Siyonist katiller sürüsüne, küçücük bir toprak parçasını işgal ve içindeki masum Filistinlileri yok etmek için 7 aydır çılgınca en ağır silahları veriyorlar. Siyonist katiller de ha bire bombalıyor, ha bire bombalıyor. 80 bin ton bomba attılar.. Dile kolay.. “Yenilmez denilen İsrail” bir avuç mücahidin direnişi karşısında eriyor.. Sürekli Batı’dan silah ve mühimmat takviyesine rağmen bunlar yaşanıyor. Artık İsrail’in, kendisini koruyacak ve kollayacak bir zalim güce muhtaç olduğu açığa çıktı..

Siyonist İsrail, kapıyı açıverse, işgal topraklarında kimse kalmayacak. Baskı ve zorbalıkla dökme su ile değirmen döndüren İsrail’den herkes kaçacak hale geldi.. Allah onların kalbine korku saldı. Fransız internet sitesi Orient, İsrail'in Batı pasaportu taleplerinin Mescid-i Aksa selinden sonra beş kattan fazla arttığını ve 5 milyon Siyonist’in başka pasaportlara sahip olduğunu doğruladı.

Diğer taraftan, korkudan dolayı, yerlerinden edilen yerleşimci hırsızların sakinleri de Hizbullah füzelerinden korktukları için geri dönmeyi reddettiler. Direniş tarafından tutulan bazı mahkûmların ölümü ve işgalin onları “canlı” olarak geri getirememesi, Siyonistlerin çoğunluğu arasında derin korkuları artırdı.

Aksa tufanı, gerek yerleşimci hırsızlar ve gerekse İsrail vatandaşlarında psikolojik travmaları derinleştirdi.. Aksine Filistinlilerde ise, direniş ruhu gittikçe tavan yapıyor, bütün işgal edilmiş Filistin topraklarında yeniden direniş kök salıyor ve diriliyor. Her Filistinli peşinen yaşayan şehit kimliğini içselleştirmiş.. Böyle bir milleti kim yok edebilir?

Geliyor, Allah’ın izni ile gelmekte olan.. Hem de çok yakında geliyor.

İsrail, kartondan bir kaplan… İsrail, varoluşsal bir güvenlik duygusu yaşıyor. Eğer sen çaldığın toprak üzerine kaçak bina yapar da asıl toprak sahibini kapı dışarı edersen, o evde güvenli bir şekilde yaşayamazsın.. Artık askerler de savaşmak istemiyor.. Bile bile Netenyahu hükumeti Gazze’de ölen askerlerinin sayısını açıklamıyor.. Binlerce ölü, yaralı ve psikolojik travma hali yaşayanlar, biliniyor. Yedioth Ahronoth gazetesi İsrail askerlerinin içinde bulundukları durumu şöyle özetledi: “Askerlerin içinde şiddetli depresyon, istemsiz idrara çıkma ve birçok psikolojik sorun yaşama diz boyu.. Yine askerlerin ihtiyaç duydukları yardım ve gerekli psikolojik tedavi sağlanmadan Gazze'deki savaşa itilmeleri, artan psikolojik travmaları, fiziksel engelleri, yüksek intihar vakalarını artırdıkça artırdı. Birçok asker de Hizbullah saldırıları korkusuyla sınırda hizmet etmeyi reddetti.” Artık, mızrak çuvala sığmıyor. Cihadı ve şehadeti kuşanmış Filistinliler bu mücadeleye uzun vadede dayanabilir ve hatta direnebilir. Acaba korkaklığın kitabını yazanlar direnebilir ve uzun vadede dayanabilirler mi? Elbette, hayır, hayır,,

Geliyor, gelmekte olan.. Yaşayanlar bu muştuyu duyacak ve zafer çığlıklarına eşlik edeceklerdir. Bu bir hayal değil, bu bir rüya değil, inanın gerçekleşmesi çok yakın olan bir hakikattir..

“Güçlü İsrail” propagandası çöktü.. 7 Ekim tarihi birçok şeyi değiştirdi. Sürekli bir panik hali yaşama.. Siyonistler, gaspçı yapının kuruluşundan bu yana ilk kez güvensizlik, siren esleri duyma, korkuya kapılıp barınaklara sığınma alışkanlığının acısını çekti ve çekiyor. Yüzlerce işgalci, evini, yurdunu, her şeyini Filistin'in kuzeyindeki yerleşim yerlerinde bırakarak çoktan kaçtı.. Dünya, Siyonistlerin tarihinde ilk defa ölüleri için düzenledikleri cenaze törenlerine şahitlik etti.. Siyonistlerin sağlık bakanlığı açıkladı: “Gittikçe halk ve askerler arasında depresyon ilaçları ve uyku hapları kullananların sayısı arttı, akıl hastalarının ve derin travma geçirenlerin sayısı, ikiye katladı.” Adalet, er veya geç gerçekleşecektir.. Böyle bir ülkede Filistinli Müslümanların hakkı iade edilmedikçe nasıl yaşanır? Artı, gittikçe İsrail’de ekonomi dibe vuruyor, dış turizm çöküyor, fabrikalar kapanıyor, işsizlik artıyor ve iş gücü azalıyor.. Çoktan nitelikli insanlar, bu topraklara yabancı olan işgalciler tası tarağı toplayıp yurt dışına, geldikleri ülkelere geri gittiler, kaçtılar yani.. Siyonist havayolu El Al, ilk kez çoğu Avrupa ülkesine uçuşlarını iptal etti.

Geliyor, gelmekte olan.. “Sabah yakın değil mi?”

Bütün bir insanlık, ibretlik olarak, zalimlerin nasıl bir inkılapla yenileceklerine tanıklık edecektir. Bu Allah’ın yasasının bir gereğidir. Dönüşü yok.

Bize de bir çift sözümüz var:

Mahcubuz Aksa’ya..

Mahcubuz Hz. İbrahim’e..

Mahcubuz Hz. Musa’ya..

Mahcubuz Hz. İsa’ya..

Mahcubuz ümmet olarak Hatemü’n-Nebiyyin olan Hz. Muhammed Mustafa’ya…(a.s)..

Biz de oturalım bu soykırım karşısında Mahkeme-i Kübra’da Yüce Allah’a ne cevap verebileceğimizi hazırlayalım..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Arşivi