Kur-banlanma
*Kurban ve banlanmak. Kurban en hassas ibadet bence. Diğerleri hassas ama en hassası kurban. Hisseli kesilen kurbanlarda söz ile söylemeden bakışla bile diğer hissedarların kurban ibadeti olmaz. Et değil niyet esas olmalı. Niyetle söylenen sözle içinden geçirdiğin duygu farklı ise herkes etkileniyor. Ban yeniyor. Kaça oldu ile başlayan sohbetler açıkça herkesin niyetini belli ediyor. Özellikle son yıllarda artan fiyatlardan sonra sohbetlerde canlı kaça oldular, ne kadar et çıkarlar bitmiyor bir türlü.
**1 Ocak 2018 tarihinde 3,78TL olan dolar kuru 3 yıl 11 ay sonra 18,36TL, bu tarihten 2 yıl 6 ay sonra ise 32,50TL’yi gördü. Artış hızı olarak algılayamadığımız daha çok canavar olarak bilmemiz istenen enflasyon ise %20’den %38’e çıktı. Bu kur artışına ilave enflasyona kimler kurban oldu. Kendi başına ekonomi okuma yapamayanlar değil gidişatla ilgili yorum yapan ekonomist olmayan ama kendini ekonomi uzmanı sayanlara inanlar oldu. Peki, 2025 olacak mı? Planlama olmadığına göre 2026’dan devam edilecek.
***Kalkınma hariç diğer kıstaslara da kurban olduk. Avrupa Birliği kriteri diye 208 üniversite bilmem kaç tana profesör, doçent derken eğitime toptan kurban olduk. Matematik desen otur sıfır. Sonra niye böyle olduk. Biz 2026 da mı başlayacağız kalkınmaya. Büyümek çok iyi ama kalkınma diye bir şey yok ortada. Gayri safi milli hasılaya bakınca kötüyüz. Ülkemizin ekonomik kalkınmasını sağlayabilmesinde önemli bir yere sahip olan ekonomik faktörler.
Doğal kaynaklar, Ekonomik faktörler arasında yer alan doğal kaynaklar ile ekonomik kalkınma arasında bir ilişki olduğu bilinmektedir. Kalkınmanın ilk aşamasının gerçekleştirilmesi tarımsal üretim ve bu kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasıyla birlikte ekonomik kalkınma sürecinin hız katar. Tarım için herkesin bildiği zorluklardan dolayı doğal kaynakları kullanamıyoruz. Banlandık.
Yatırım ve sermaye birikimi, Doğayı sermaye emrine verilmiş bir armağan olarak gören klasik ve neoklasik ve sınırlılıklar iktisat teorileri, bunların biçimlendirdiği politikalar yerkürenin kaynaklarını büyük bir iştah ile tüketmiştir. Banlandık.
Dış ticaret, 2024 yılı Ocak-Mayıs döneminde geçen yılın aynı dönemine göre; İhracat, %4,5 oranında artarak 106 milyar 914 milyon dolar, İthalat, %9,3 oranında azalarak 143 milyar 674 milyon dolar, Dış ticaret hacmi, %3,8 oranında azalarak 250 milyar 588 milyon dolar olarak gerçekleşti. Banlandık.
Doğrudan yabancı sermaye yatırımları, Türkiye cari açığın 2023'ün ilk çeyreğindeki 24,6 milyar dolardan 2024'ün ilk çeyreğinde 10,9 milyar dolara düşmesine yardımcı olduğu ve önemli miktarda yurt dışında yerleşik net sermaye akışının çekilmesini sağladı. Banlandık.
Teknoloji, YSK’de yapay zekâ ile kopya çekmeye çalışan öğrenci, hayalinin tıp fakültesi olduğunu söyledi. Öğrencinin kopya için kullandığı düzeneği yurtta arkadaşları ile test ettiği belirtilirken, tutuklanan şüphelinin sık sık “Mutlaka tıp kazanmam lazım, yoksa babası kızı vermeyecek” dediği öğrenildi. Banlandık.
Altyapı, Karadeniz’de yol çökmüş. Nasıl olmuş. Karadeniz’in hırçın dalgalarına dayanamamış. Daha önce yapılan Karadeniz Sahil Yolu da aynı nedenlerle çöktü. Karadeniz hırçın deniz. Siz, denizle aynı düzeyde yol yaparsanız, o yol hırçın dalgalara dayanamaz, çöker. Banlandık.
Finansal gelişme, değişkenlere bağlı kırılganlığı çok olan bu kısım tamamen ban.
Ekonomik büyüme, Türkiye büyümeye devam etti. Türk ekonomisi %4,5 büyüyerek pek çok gelişmiş ekonomiyi geride bırakmayı başardı. Türkiye'de milli gelir, ilk kez 1,1 trilyon doları aştı. Kişi başına düşen milli gelir 13.110 dolar oldu. Türkiye 17. sırada yer alıyor.
Vergi, vergide adalet ve etkinliği artıracak ilave adımlar yolda… Karbon vergisinden sonra hem biz hem diğer ülkeler çok zora girecek. Banlanacağız.
****Sonuç olarak, İnsani gelişmişlik endeksinde 166 ülke içinde 66. sıradayız. Eski ABD Başkanı ve 2024 başkanlık seçimlerinin Cumhuriyetçi adayı Donald Trump, New York’ta yargılandığı "sus payı" davasında, hakkındaki 34 suçlamanın hepsinden jüri tarafından suçlu bulundu. ABD Başkanı Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden, hakkında yasa dışı silah edinmeyle ilgili açılan federal davada 3 suçlamanın hepsinden suçlu bulundu. Jüri üyeleri, ABD Başkanı'nın oğlunu, federal lisanslı silah satıcısına yalan söylemek, başvuru formunda uyuşturucu kullanıcısı olmadığı şeklinde yanlış beyanda bulunmak ve silahı 11 gün boyunca yasa dışı olarak bulundurmaktan suçlu olduğuna hükmetti. Biz ise suçu kesinleşene bir şey söyleyince hakaret suçu ile cezalandırılıyoruz. En güçlü devlette neler olmuş meğer. Adalet böyle işlemeli suçlu olması yeterli. Kimsede korku yok. Başkan da olsan eski başkanın oğlu da olsan suçlu isen adalet affetmiyor. Kalkınma için en önemli kriter adalettir. Herkes eşit ise kalkınma da büyüme de sağlıklı olur.