Vakti geçirmenin bedeli
Nasıl söylesem bilmiyorum
Başka bir bahardayım sanki
Sana bakınca içimde çiçekler açıyor
Çöller yeşeriyor birdenbire
Geceler bile ışık saçıyor
Aya kement atıyorum
Salıncak kurmak için
Güneşi yakıyorum kışlarına
Mehtabı yontuyorum iki ucundan
Hilal olsun diyorum kaşlarına
İçimden geçiyorsun durmadan
Neler yaptığını merak ediyorum
Senden taraftan bir yel bile esmiyor
Seninle süslüyorum mısralarımı
Şiirler beni kesmiyor
Sen bir şelalesin orada
Burada ben bir susuzum
Denizler doymaz, sen bana ak
Akıp geçsen bile benim toprağımdan
Hiç değilse nemini bırak
Sanki söyledim duygularımı sana
Yine çözemezsen bu muammayı
Anla ki ben karanlıkta göz kırpıyorum
Işığına doğru uçarken
Tenimi alevlerine çarpıyorum
Bazen söyleyemez insan sevgisini sevdiğine. Her haliyle imler durur kalbini ama dile dökemez içindekini. Bir yandan da hayat devam eder. Mevsimler geçer, yıllar birbirine eklenir ve okul biter, iş başlar, şehir büyür, başka insanlar girer araya. Dili çözülemeyenin, halinden de anlamazlar çoğu zaman.
Bir gün, bir davetiye gelir, bir haber duyar, bir kalabalık görür ve içindeki ateş kocaman bir orman yangını olur. Yürek kor olur, nar olur, har olur. Zamanla o yüreğin üzerine hayat dolar, ateş alta kalır, alttan alta yanar ve yaşanan her güne, atılan her adıma, girilen her eve sirayet eder. Can çöldür artık, canan serap. O serap o çölü hiç bırakmaz artık. Bir kere akıp geçen o ırmağın neminden vahalar oluşur, hayata dayanma gücü doğar.
Hayat ise hiçbir durakta durmaz, hiçbir bahaneye kulak asmaz ve günden haftaya, haftadan aya, aydan yıla atlayarak ömrün sonuna doğru seyrine devam eder. Can da evlenir belki, çocukları olur, evinde sıcak bir hava bile eser. Karısını da sever icabında, çocukları için ölebilir de… Ne yaşarsa yaşasın hep bir eksiklik duyar içinde bir yerde. Bir keşke kapının yanında bekler, bir ya “ o olsaydı nasıl olurdu? “ sorusu dilinin ucunda yaşar.
Hani çağırmıştım ya seni
Gel seninle
Bilmediğimiz bir şiire gidelim diye
Sen de gelmemiştin ya hani
Gerçi hala niye gelmedin şaşıyorum
İşte ben bugün oradayım
Artık bir şiirde yaşıyorum
İmgeler dökülüyor
Sokak lambalarından düşen
Sarı ışıklar gibi kapımın önüne
Çıkıyorum bir mısradan yola
Kıtalar, bentler dolaşıyorum
Bir beyit seçtim kendime
Artık bir şiirde yaşıyorum
Sen bir imgesin burada
Varlığını temsil ediyorsun
Gözlerin asumanım oldu
Geceyi serdim önüme
Ayın aynından taşıyorum
Tekmil ilhamları köprü ettim
Artık bir şiirde yaşıyorum
Oğlan senin olsun, kız senin
Düğünlerini gör inşallah
Doğmuş doğacak torunlarının
Çıktım ben o sokaklardan
Hasretini mecazınla aşıyorum
Bütün dünya senin olsun
Artık bir şiirde yaşıyorum
Mihriban'a, Mona Rosa'ya,
Zahide'ye kanka ettim seni
Neşet Usta'nın türküsüne
Akşamları gelen incir kuşlarına
Lambada titreyen aleve bulaşıyorum
Kapattım âleme kapımı
Artık bir şiirde yaşıyorum
Hiç ilan-ı aşk etmemiş olsa da hal diliyle içini açtığını düşünür ve “ hani seni bir şiire çağırmıştım ya “ diye düşünerek onu şiirlerde yaşar, romanlarda onun izini sürer, filmlere yüzünü yapıştırır, efsanelerde onu Leyla’ya, kendini Mecnun yapar. Ama en çok da bir şiirde bulur can cananını. Şairlerin andığı isimlerde cananı beliriyor gözünün önünde., Gece, ay ve yıldızlar, sokak lambaları, gündüz, sokaklar, caddeler, kuşlar, ağaçlar mısraların dilinde bambaşka anlamlar kazanır. Şiir hayatın fonu olur ve o fonu bir tek kendisi görür.
İşte bütün bunları bilen âşıklar, sevdalılar, şairler aynı şeyi başka başka cümlelerle söyler dururlar, o da şudur: “ seven sevdiğine sevdiğini söylesin “ aslında bunun altına bir de not düşmek gerekir. “ iş işten geçmeden “ diye. Zaman anne göğsünden çıkan süt gibi asla geldiği yere döndürülemediğine göre anı boşa vermemek gerekir. Gelen günü şafakta karşılamak, vakti güzel kılmak ve günü güzelleştirecek argümanları ıskalamamak gerekiyor galiba.
Sevgi kolay bulunur bir nimet değil günümüzde. O yüzden kolay harcamamalı. Sadece canan için de değil, hayatın, dünyanın ve her şeyin sahibinin hakkı olan bir duruşu ortaya koyabilmeli insan. Yoksa “ telafisiz suç eyledim, giderim “ noktasını koyabilir ömrünün sonuna.
Sevgiyle kalın.