Prof. Dr. Ramazan Altıntaş
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Kadir Gecesine Adım Adım Yaklaşıyoruz..

Kadir Gecesine Adım Adım Yaklaşıyoruz..

Ramazan ayına anlam katan hususlardan birisi; insanlara yol gösteren, doğrunun belgelerini içinde barındıran,  doğruyu yanlıştan ayıran aziz Kur’an’ımızın bu ayda ulûhiyet makamından dünya semasına indirilmiş olmasıdır  (Bkz. Bakara 2/185).

 Nitekim Kur’an-ı Kerim’de, ilahi vahyin Ramazan ayında indirildiğinden bahsedilen müstakil bir sure vardır:  Kadir Suresi.. Kadr kelimesi sözlükte “güç, hüküm, değer, şeref” gibi anlamlara gelir.  Kur’an’ın bu gecede indirilmesinin geceyi şereflendirdiğini ve kadrini yücelttiğini ifade etmek üzere ona bu isim verilmiştir. Bu sûre inmeden önce gecenin böyle bir ismi yoktu. Duhân sûresinde, “Biz onu mübarek bir gecede indirdik” (44/3) buyurularak bu gecenin bereketli, hayırlı, önemli ve kutsal bir gece olduğu açıkça ifade edilmiştir.

Kadir gecesinin hangi gece olduğu açık ve net olarak bildirilmemiş, ama muhtelif rivayetlerde ramazan ayının son on gününde aranması gerektiği tavsiye edilmiştir. Bu rivayetler arasında Ramazan ayının 27. gecesinin Kadir Gecesi olduğu yolundaki rivayet kuvvetle muhtemeldir. Kadir gecesinin kesin olarak bildirilmemesi, insanların o gecede kazanacakları sevaplara güvenip diğer zamanlarda kulluk görevlerini ihmal etmelerini önlemek gibi bazı sebep ve hikmetlerle açıklanmıştır.  O halde Yüce Allah’a olan kulluk,  hayatın bütün alanlarına yansıtılmasıdır. Hz. Peygamber (a.s), Ramazan ayının son on gününde i’tikafa girer; gecelerini ibadetle ihya eder, dualarını daha çok artırırdı.  Bir gün Hz. Ayşe validemiz Hz. Peygamber (a.s)’a: “Ya Resulallah! Eğer kadir gecesine vakıf olursam nasıl dua edeyim?” diye sormuş. Bunun üzerine Hz. Peygamber ona şu duayı okumasını tavsiye etmişlerdir:

“Allah’ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin beni de bağışla.”

Kadir gecesinin bin aydan daha hayırlı olması,  bu gecede yapılan ibadet ve hayırların, içinde Kadir gecesinin bulunmadığı bin ayda yapılanlardan daha çok sevap getireceği gerçeğidir.  Velev ki, bin sayısını çokluktan kinaye olarak alsak bile,  yine de  Kadir gecesinde yapılan ibadet ve iyiliklerin diğer bütün zamanlarda yapılanlardan daha çok sevap getireceği manası çıkar.  Dolayısıyla Kadir gecesinde yapılan salih ameller,  diğer gece ve aylarda yapılan salih amellerden daha hayırlıdır.  Onun için dünya Müslümanları kadir gecesinde hayır hasenat, namaz, oruç, Kur’an tilaveti, zikir, istiğfar, zekat, sadaka, tövbe, dua, sohbet vb. gibi amellerle daha çok yoğunlaşırlar. Ayrıca Hz. Peygamber (a.s)’dan gelen bir rivayette de kadir gecesinin bu yönü şöyle beyan edilmiştir: “Kim kadir gecesini sevabına inanarak ve karşılığını da sadece Allah’tan bekleyerek ihlasla değerlendirirse, Allah onun bütün günahlarını bağışlar.” Bu müjdeli habere nail olmak isteyen Müslümanlar Ramazan ayını gereği gibi ihya etmekten geri durmazlar. Fırsatları manevi anlamda ganimete dönüştürürler.

Kadir gecesine anlam katan bir diğer olay da, o gece başta Cebrail olmak üzere diğer meleklerin rablerinin izniyle her bir iş için inmeleri ve müminlerin arasına karışmalarıdır. Nasıl ki, Yüce Allah’ın gezgin rahmet melekleri Kur’anı tilavet eden mü’minlerin arasına iniyorlarsa, bu gecenin değerini bilerek güzel davranışlarda bulunan mü’minlerin arasına da inerler. Meleklerin inmesi, hem mü’minlerin günahlarının bağışlanması için istiğfarda bulunmaları ve hem de ibadetle bütünleşen mü’minler hakkında lehlerinde şahitlik yapmalarıdır. Gönül dünyası zengin olan mü’minlerin içlerinde duyacakları ferahlık ve deruni coşku bunun en büyük delili olacaktır.  O gecenin sabahına kadar selamet ve esenlik hali devam eder.  Bu gecenin sâlim olması, şeytanın insanlara günah işletme konusunda güç yetirememesi şeklinde yorumlanır.

Her Müslüman için kadir gecesi kulluk bilincinin yenilenmesinde bir milat olmalıdır. Müslümanlar her geceyi kadir bilmeli ve Kur’anı yeniden kendisine iniyormuş gibi tilavet etmeli ve yaşamak için anlama faaliyeti içerisine girmelidirler.

Kur’an’la içli-dışlı olan bir Müslüman zaman içerisinde hem maneviyatını ve hem de bilgisini artırmak suretiyle fark etme bilincini yakalayacaktır. İslam âlemi içine düştüğü bu rezil durumdan ancak Allah’ın ipine tutunmak suretiyle kurtulacaktır.

Şerefi ve bereketi çok yüksek olan Kadir gecesi, mü’minin hayatında bir muhasebe, bir toparlanma, bir kendine gelme ve kendini bulma gecesi olursa anlam ifade eder. Bu nedenle her Müslüman bu geceyi gelişerek değişimi yolunda bir başlangıç yapmalıdır.

Unutmayalım ki, salim bir gönülle Kur’an’a yönelen kimselere Kur’an gönlünü ve nurlarını cömertçe açacaktır.

Şanı büyük olan Kadir gecesi, hepimiz için hayırlı ve bereketli bir gece olsun.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Arşivi