Altılı masanın adayını da tanımış olduk. Evvelden de tanıyorduk aslında. Yani kim olacağını tahmin etmek zor olmasa gerek.

10 seçim kaybeden kaybeden sn Kemal Kılıçdaroğlu 14 Mayıs’ta yapılacak seçimde aday olduğunu açıklamış oldu.

Bize de hayırlı olsun demek düşer.

Bu saatten itibaren, aday kim, kim kimin kuyusunu kazıyor, kim ne düşünüyor, bu düşünceler ve tartışmalar kısmen bitti.

Millet ittifakının adayı artık belli.

Ancak bazı söylemler ve hakikatler ışığında yola çıkacak olursak, tutarsızlığın nirvanasını fazlasıyla görebileceğimizi sanıyorum.

Diyoruz ya tutarsızlık diz boyu. Akşener’i mi anlatalım, Kılıçdaroğlu’nu mu söyleyelim, diğer liderlerin pasif kalışını mı ifade edelim bilmiyoruz.

Bildiğimiz fıkra, güldüren cinsten. Buna yazımızın sonunda değineceğiz.

Demin de ifade ettiğimiz gibi. Masa karışık durumda. Baştan aşağı yanlışlıklarla dolu ittifakta tek bir yanlışlık gören Akşener, malumunuz üzere masadan ayrıldı.

Bu ayrılık çok fazla uzun sürmedi. Amiyane bir tabirle tükürdüğünü yalamış oldu.

Kemal Kılıçdaroğlu’un adaylığı belirlendiği günde liderleri yüz ifadelerine baktığınızda memnuniyetsizlik hat safhada. Özellikle Akşener…

Seçimin kaybedileceğinin farkındalar.

*****

Saadet Partisi cephesi tarihinde görmediği hadiseleri gördü. Bina önünde adata meydan okurcasına İzmir Marşı’nın söylenmesi, “Türkiye laiktir, laik kalacak’ sloganları karşısında çok fazla bir reaksiyon sergilenmemesi.

Nereden bakarsanız bakın acziyet.

İşin hazin tarafı, ittifak kurduğu partiler, Refah Yol Hükümetini kapatan, Merhum Necmettin Erbakan’ı boncuk boncuk terleten, Namaz kılanları fişleyen, başörtü yasağını destekleyen partiler.

İdeolojik fikirlerin tamamıyla uyuşmadığı bu iki kolun bugün aşıklar gibi takılması, özellikle Saadet camiasının mutlu pozlar vermesini garipsiyorum.

Hafsalamızın almadığı bu görüntü karşısında dilimiz lal, aklımız Süku-u Hayal’e uğruyor.

Celladına aşık olmak deyiminin tam karşılığını ziyadesiyle müşahede ettik.

Topluma yeni vaatler yerine hesap sorma, yargılama gibi söylemleri dillerinden düşürmeyenlerin toplum nazarında hiçbir değerinin olmadığını söylemek mümkün.

Toplum daha Kılıçdaroğlu’nu kabullenememişken, Parlamenter sistemini ağzına dolayanları kendi sineleri nasıl kabul etsin.

*****

10 Seçim kaybeden Kılıçdaroğlu’nun 11. seçimde nasıl bir sonuçla karşılaşacağını tüm Türkiye biliyor.

Bu süreçten sona yeni kıvırmalara, yeni manipülatif söylemlere, algı operasyonlarına hazır olun.

Bu saatten sonra kirli bir siyaset bizleri bekliyor olacaktır.

Son söze girmeden önce. Bunca zamandır “Aday yıpratılmasın” gerekçesiyle açıklanmayan, millet ittifakının adayı Kemal Kılıçdaroğlu…

Fıkra Bu kadar…

Satır arası bizden olsun…