Prof. Dr. Ramazan Altıntaş
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Berzah Âleminde Ruhlar Birbirleriyle Buluşurlar mı?

Berzah Âleminde Ruhlar Birbirleriyle Buluşurlar mı?

Berzah, sözlükte "iki şey arasındaki engel" manasına gelir. Dinî bir terim olarak:  “Ölümden sonra başlayan ve mahşerdeki dirilişe kadar devam edecek olan kabir hayatıdır.” Buna göre insan ne şekilde ölürse ölsün berzah âlemine girecektir. Şu âyetlerde açıkça anlatılır: “Nihâyet onlardan birine ölüm gelip çatınca, Rabbim! Beni geri gönder de, geride bıraktığım dünyada iyi işler yapayım, der. Hayır! Onun söylediği bu söz, boş laftan ibarettir. Önlerinde, yeniden dirilecekleri güne kadar bir berzah vardır.” (23/Mü’minun 99-100). Bu âyette geçen berzah, “ölüm ile dünyaya yeniden dönme arasına konulan engel olup buna kabir hayatı da denir. Kabir hayatı denilen bu dönem ölümle başlayıp, yeniden diriliş gününe kadar devam eder. Berzah hayatı ahiret hayatının ilk durağıdır.  

Kur’an ve sünnette berzah hayatının mahiyetine dair, yine orada dereceleri eşit olan kimselerin birbirleriyle buluşacakları ile ilgili bilgiler ve haberler vardır. Abdullah İbn Abbas (r.a)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a) şöyle buyurmuşlardır:  "Uhut savaşında kardeşlerinize şehitlik isabet edince Yüce Al­lah onların ruhlarını yeşil kuşların içine yerleştirdi. (Bu ruhlar yeşil kuş suretindeki taşıyıcılarına binerek) cennet nehirlerine uğrar mey­velerinden yerler (sonra), arşın gölgesinde asılı olan altından kandil­lere dönerler. (Şehitler) yediklerinin, içtiklerinin ve kaldıkları yerin güzelliğini görünce, "Bizim cennette diri olup da (şehadetten dolayı cennet nimetleriyle) rızıklandırıldığımızı cihada yönelmeleri ve harpten korkup kaçmamaları için (dünyada bulunan) kardeşlerimize ile­tecek kim var? derler. (Bunu üzerine) Her türlü noksan sıfatlardan münezzeh olan Rabbimiz "(bunu) sizden onlara ben eriştireceğim"( Müslim “İmare” 169; Tirmizî “Fedâihu’l-cihad”13; Darimi “Cihad” 18) buyurarak şu âyetleri indirir:

Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rableri katında Allah’ın lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından kendilerine ulaşamayan (henüz şehit olmamış) kimselere de hiçbir korku olmayacağına ve onların üzülmeyeceklerine sevinirler.”   (3/Âl-i İmran 169-170)

 Bu âyetler, berzah âleminde  nimetlendirilmenin varlığını, şehitlerin  Rablerinin katında en yüce konumda olacaklarını,   iyilerin ruhlarının  birbirleriyle buluşup konuşacaklarını ve  birbirlerini ziyaret edeceklerini ispat ediyor.  Âyette  geçen “وَيَسْتَبْشِرُونَ/ve yestebşirûne" kelimesi “müjde verilmesini isterler” anlamına geldiği gibi, “sevinirler ve birbirlerini müjdelerler” manasına da gelir. Birbirlerine müjde verdiklerine göre demek ki birbirleriyle görüşüp konuşmaktadırlar. Nitekim bir rivayette: “Mü’minin ruhu kabzolununca onu Allah katında rahmet ehli karşılar. Mü’minlerin ruhlarının yanına getirilir ve kaybolmuş birini bulanların sevinci gibi sevinirler. Ona falan adam ne yaptı? Filan adam ne yaptı? diye sormaya başlarlar. O da, “o kimse benden önce ölmüştü, size gelmedi mi?” diye cevap verir. Onlar da bu cevap üzerine: “O, ebedi kalış yeri olan Haviye’ye (kızgın ateşli Cehenneme) gitmiş. O, ne kötü yer ve ne kötü terbiyecidir” derler.” (Nesai “Cenaiz” 9). Yine bir başka rivayette şöyle buyrulur: “Sizden biriniz kardeşine veli olduğu zaman onu güzel bir şekilde kefenlesin, onlar kefenleriyle dirilecekler ve kefenli bir şekilde birbirlerini ziyaret edeceklerdir.”  (Elbanî, M. Nâsıruddîn, es-Silsiletü’s-Sahîha,   Mektebetü’l-Maârif, 1415, III, 499).

Diğer taraftan İbn Ebi’d-Dünya’nın naklettiği bir haberde de Rasulullah (a.s)’a: “Ölüler birbirini bilir mi?” diye sorulunca: “Evet, onlar kuşların  ağaçların tepelerinde birbirlerini bildiği/tanıdıkları gibi birbirlerini bilirler” buyurmuştur. (Suyûtî, Celaleddin, Şerhu Süneni’n-Nesâî, Mısır:  el-Matbaatü’l-Mısriyye, IV, 34). Bu soruyu ashâb-ı kiramdan  Bişr b. Bera’ b. Ma’rûr’un annesi sormuş ve ölülerin birbirleriyle tanışıp biliştiklerini öğrenince hemen Benî Seleme’den ölmek üzere olan birinin yanına varıp, oğlu Bişr’e onunla selam göndermiştir. Hadisin bir diğer rivayetinde Cennette kuşlar gibi birbirleriyle  buluşup tanışacak olan ruhların “iyi ruhlar” oldukları zikredilmiştir.

Sonuç olarak, berzah âlemi gaybi bir alandır. Biz bu alanın bilgisini ancak Kur’an ve sünnetten öğrenebiliyoruz. Bu iki kaynakta, berzah âleminde bulunan kimseler, geride bıraktıkları yakınları hakkında vefat eden kimselerden bilgiler alırlar, onlarla konuşurlar, buluşurlar. Onların iyi amellerinden sevinirler, kötü amel haberlerinden de büyük üzüntü duyarlar. Amelleri birbirine eşit olan kimseler görüşürler. O halde bizler,  Rabbimizin istediği salih amelleri işleyelim, berzah âleminde peygamberler, sıddıklar, salihler ve şehitlerle bir de onların yolundan giden yakın akrabalarımızla, sevdiğimiz kimselerle  buluşalım. Hem kendimiz sevinelim, hem de onları sevindirelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Arşivi