İsmail Yaşa
İsmail Yaşa Almanya’nın ikiyüzlülüğü

Almanya’nın ikiyüzlülüğü

Geçen hafta Almanya’da silahlı darbe hazırlığı içinde olduğu iddia edilen aşırı sağcı bir gruba operasyon düzenlendi ve 25 kişi gözaltına alındı.

Ülke genelinde gerçekleştirilen eş zamanlı baskınlarla gözaltına alınanların Almanya'da mevcut anayasal düzeni tanımadıkları, hükümeti darbeyle yıkmak ve Alman İmparatorluğu’nu yeniden tesis etmek istedikleri öne sürüldü.

Alman medyası da darbe hazırlığı içinde oldukları söylenen kişilerin “terörist” olduklarını yazdı.

Almanya’dan gelen sürpriz darbe girişimi haberi doğal olarak 15 Temmuz 2016’da Türkiye’de yaşanan hain darbe girişimini hatırlattı ve her iki darbe girişimine yaklaşımlar arasında kıyaslamalar yapıldı.

İstanbul’da Boğaziçi Köprüsü’nü trafiğe kapatıp insanların üzerine ateş açılmasına, Ankara’da Özel Harekât Daire Başkanlığı’nın ve Meclis’in bombalanmasına, araçların tanklarla ezilmesine, onlarca kişinin şehit edilmesine ve yüzlercesinin yaralanmasına rağmen planları tutmayan darbeciler ve destekçileri suçlarını itiraf etmekten kaçınarak yaşananların “tiyatro” olduğunu iddia etmişlerdi.

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi o darbecilerin bir kısmı başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerine ve Amerika’ya kaçtı.

Söz konusu ülkeler de ölümden kaçan gariban mültecilerden esirgedikleri misafirperverliği onlara gösterdiler.

Terör örgütü üyesi darbecileri kucaklarına basıp rahat etmeleri için gerekli imkânları sağladılar.

Hain darbe girişiminden bu yana da Türkiye’nin FETÖ’yle mücadelesini karalamak için her şeyi yaptılar ve hâlâ da yapıyorlar.

Almanya’da darbe hazırlığı içinde olduğu iddia edilen grup üç-beş kişiden ibaret ve henüz tek bir kurşun atmamış.

Ortada herhangi bir eylem, ölen ya da yaralanan yok.

Kimsenin burnu kanamamış.

Ama anında terörist ilan ediliyorlar ve henüz düşünce aşamasındaki planları darbe girişimi olarak adlandırılıyor.

Fakat 15 Temmuz gecesi masum insanları tarayan, onlarca özel harekât polisini şehit eden hainlere “terörist” dememek ve yaptıkları ihaneti darbe girişimi kabul etmemek için kırk takla atıyorlar.

Türkiye’de ordu ve devlet kurumları içine yuvalanmış paralel yapı halkın özgür iradesiyle seçilen hükümeti silah zoruyla devirmek için plan yaparsa ve hatta kirli planını eyleme dökerse dahi darbe girişimi sayılmayacak.

Ama Almanya’da üç-beş kafadar bir araya gelip Alman İmparatorluğu’nu yeniden ihya etme hayalleri kurarsa darbe girişimi kabul edilecek.

Çifte standardın ve ikiyüzlülüğün bu kadarı da artık mide bulandırıyor.

İşin ilginç tarafı, adamlar en azından Almanya’yı daha da güçlendirmek ve imparatorluk dönemindeki şaşaasına kavuşturmak istemişler.

Bizdeki hainler gibi Türkiye’nin kendi milli çıkarları doğrultusunda bağımsız bir çizgi takip etmesinden ve güçlenmesinden rahatsız olup ülkelerinin yeniden ABD kuklası haline gelmesi için darbe yapmaya kalkışmamışlar.

Almanya’da darbe hazırlığındaki bir grubun üyelerinin gözaltına alındığı haberi geldiğinden bu yana bakıyorum, Türkiye’deki hain darbe girişimine “tiyatro” diyenlerden henüz benzer bir yorum geldiğini görmedim.

Öyle ya; Türkiye’deki tiyatroysa Almanya’daki meddahlık falan olmalı.

Söz konusu Almanya olunca ağızlarından tek kelime dahi eleştiri çıkmıyor.

Batı ülkelerinin milli güvenlikleri söz konusu olduğunda uyguladıkları “sıfır tolerans” politikasını hoş karşılıyorlar ve gerekli görüyorlar.

Aynısını Türkiye yapınca “Demokrasi elden gidiyor”, “İnsan hakları ihlal ediliyor” vesaire diye çığlık çığlığa bağırarak yaygara koparıyorlar.

Onların ikiyüzlülükleri de Almanya’nınkinden geri kalmıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Yaşa Arşivi