Yunan bir yandan korona bir yandan
Akdeniz kaynıyor, yeni Dünyanın yeni enerji deposu Akdeniz… Batı bu enerji deposunu kimseye bırakmak istemiyor. Tabi kendisi de direk gelip çöreklenemiyor. Ve planlar işlemeye başlıyor tıpkı birinci dünya savaşında olduğu gibi, önce karıştır sonra çöreklen… Peki bu sefer o kadar kolay mı? Ellerinde cetvel sınırları çizebilecekler mi? Dik durursak zor… Karşılarında bizden başka da kimse yok maalesef. Yine oyuna Yunan piyonuyla başladılar. Ardından büyük ihtimalle Mısır atını oynayacaklar. Bu sefer karşılarında usta bir satranç oyuncusu var. Parçalayıp yok ettik diye düşündükleri Libya ile hamle yaptık. Kendi milli silahlarımızla Akdeniz’de volta atıyoruz. Burası Türk gölüydü, burası ecdadın kadırgalarının liman liman gezdiği yerdi, ecdadımız bu denizde güvenlik sağladı, yardım dağıttı, hayat kurtardı… Şimdi sıra bizde. Adil olacağız. Derdimiz tüm kaynaklar bizim, bizden başkası çıkarmasın değil. Derdimiz hakkımız olanı bu sefer kimseye yedirmemek. Türkiye Akdeniz de oynanan oyunda piyonu da atı da yer ve görünen o ki oyun tahtasını da kırar. Ya Türkiye ile birlikte hareket ederek yeni kaynaklara kavuşacaklar ya da Türkiye’nin istediğini alana kadar neler yapabileceğini görecekler.
Karadeniz’de bulunan doğalgaz rezervi bana göre sadece başlangıç, devamı gelecek Türkiye enerji pazarının büyük oyuncuları arasına girecek bunu inşallah hepimiz göreceğiz.
.....
Ağustos ayının son günlerindeyiz. Ağustos ayı bildiğiniz gibi zaferler ayı… Anadolu’nun kapılarını Malazgirt’te açtığımız, topraklarımıza musallat olan Yunan’ı Büyük Taarruzla püskürttüğümüz ay. Muhammed Alparslan Han’dan Mustafa Kemal Paşaya kadar bu topraklar için, ilahi kelimetullah için mücadele etmiş tüm ecdadımızı Rahmet ve minnetle anıyorum.
.....
Sağlık Bakanımıza birkaç kelam etmek isterim… Sayın Bakanım nasıl özveriyle çalıştığınıza tüm ülke olarak şahidiz. Uyumadınız, yorgunum demediniz, yeri geldi hastalanan ve vefat eden vatandaşlarımız için ağladınız… Biz sizden razıyız… Bu illet virüs hızla yayılıyor. Görüyoruz ki önlemlerde kademeli olarak artıyor. Ama yeterli değil… Sayın Bakanım; Maske, Mesafe, Hijyen muhakkak ki önemli, peki toplu ulaşım kullanmak zorunda olan vatandaşlarımızın nasıl mesafeyi koruyacağını bize bir yetkili açıklayabilir mi? Mesaisine yetişmek zorunda olan çalışanların sabah saatlerinde toplu ulaşım araçları içindeki hallerini yetkililer hiç görüyor mu?
Biz size güveniyoruz Sayın Bakanım. Bu illet hastalıkta bir gün muhakkak bertaraf olacak lakin zararı en aza indirmek için maalesef daha katı önlemlere ihtiyaç var gibi…