Necmettin Şimşek
Necmettin Şimşek Megaloman

Megaloman

            Her mahallede farklı farklı apartmanlar olduğu için buraların da görevlileri veya kapıcıları vardır. Sitelerdeki görevlilere benzerler ama kısmen. Görev kapsamı belli olduğu için görevlidirler. Apartman görevlisi, apartman yönetici ile beraber senkronize çalışır. Kapıcı ise kendi başına hükümettir. Sokak onun, apartman onun, park onun…
 
            Bütün kamu kurumunda olan odacılar gibi. Bürokrasinin merkezi Ankara’da neredeyse müdür kadar odacı vardır. Müdür ile farkını kolayca anlarsınız, şık giyinirler, müdür yanında soluk kalır.
 
            Megaloman olanlar her meslekte vardır, bu iki iş dalında görmeme şansınız yoktur.
 
            Apartmanda 4-5 dairesi olan adamdan daha fazla havası vardır. Özgüveni tavan. Her şeyi bilir, ekonomi, siyaset, spor… Bir bilmediği varsa teknolojidir. Google ile yaptığı arama sonuçlarını konuşan, telefonun kalitesini sadece kamera çözünürlüğü ile kıyaslayan…
 
            Biraz konuşsan seni cahil ilan eder. Kendisi teknoloji cahili haberi yok. Bilmiyor ki meslek elden gidecek…
 
            Hedef mesleklerle ilgili değil. Görevini hakkıyla yapanlar çoğunluktadır. Bu dediğim kesim çok az kişilerdir. Belirli dönem sonunda kaybolurlar, herkes bıktığı için megaloman olanlara tahammül kalmaz.
 
            Konumuz ne kapıcılar, ne yöneticiler, ne de başkaları, örnek vermek için genelde herkes bir şekilde konutta yaşadığı için diye verdim.
 
            ***Her şeyi bilen megalomanlar
 
            Megaloman kişilere hayatımızın her alanında rastlamamız mümkün gerek iş yaşantısında gerek sosyal yaşantıda bu tip kişilerle karşılaşırız. Megaloman; Megalomani hastalığına yakalanmış olan kimselere denilmektedir. Megalomani hastalığıysa; Kendini beğenmiş, kendini her şeyden büyük gören, sürekli kendisini övme gibi belirtileri olan bir hastalıktır
 
            ***Megalomani hastalıktır.
 
            Kişinin kendisinde bulunmayan ve gerçekle uyuşmayan üstün özellikleri kendisinde olduğunu zannetmesidir. Bu büyüklük hezeyanları kişinin hayatı ve yetenekleri konusundaki mantıksız inançlarıdır. Kendini önemseme duygusunun gerçeğe dayandırılması, abartılı bir şekilde şekil alması ve aşırı bir özgüvene dönüşmesi değildir. Megalomanlar hiçbir şekilde gerçekle ilgisi olmayan üstün yetenekler taşıdıklarına inanırlar.
 
            Bu kişiler narsistik kişilik yapısını taşımaktadırlar. Büyüklüğü bir takıntı haline getirmişlerdir ve büyüklük hezeyanı içerisindedirler. Aşırı bencildirler, dünyada her şeyin kendileri için yaratıldığını düşünürler. Kendilerinden başkasıyla ilgilenmezler.
 
            ***Teknolojide megalomani yoktur, olamaz da.
 
            Her şeyi ben bilirim takıntısında olanlar ile teknoloji yaygınlaşamaz, popüler olamaz. Megaloman biri teknoloji ile de uğraşamaz. Kendini geliştirmeye en kapalı grup megaloman gruptur çünkü.
 
            Google'ın kabaca günde 1milyar ziyaretçisi var ve Nestle'nin 4-5milyar alıcısı var. Bu milyarlık fark, dünya kadar insan ama değer sırası tam tersi. Nestle'nin 8.000 markası var, Google'ın, Google ve YouTube markası var. Facebook 3milyar kullanıcıyı zorluyor ve sadece tek markaya sahip.
 
            Neden? Mantıklı mı? Uygulamaların oluşturulması kolaylaştıkça, yüksek teknolojide ürün ve marka geliştirme, Nestle'nin ve ambalajlı tüketim mallarındaki emsallerinin yolundan gidecek mi?
 
            ***Neden böyle düşünüyoruz?
 
            Şimdiki zaman, geçmişin gecikmeli bir göstergesidir ve yakın geçmişte teknolojinin büyük kazanımlarının çoğu, atik teknoloji uzmanları tarafından yaratılan platform oyunlarıydı. Microsoft, Yahoo!, Google ve Facebook. Kritik bir müşteri kitlesini yüksek geçiş maliyetleri olan bir platform oyunun adıydı.
 
            Marka için iyi para ödedikten sonra neden Yahoo! Launch.com online müzik öncülerinin markasını iptal ediyor? Neden Launch.com'u yerinde bırakıp Yahoo Music'i oluşturmak için teknolojiyi kullanmıyorsunuz? Herkes Launch for Yahoo Music'i terk ettiyse, belki iyi bir nedeni vardı, ama bence bir marka megalomanisi vakasıydı.
 
            Cisco, Linksys markasını neden kaldırdı? Anladığım kadarıyla bunun bir dünya hâkimiyeti stratejisiyle ilgisi var, her şeyi her yerde birbirine bağlamak. Çalışamaz demiyorum, ancak bu konudaki her çalışmayı Sony yapmıştı fakat iyi gitmedi ve ev iletişim donanımı, kim yaparsa yapsın, giderek daha fazla çalışma eğiliminde.
 
            ***Sıradaki ne?
 
            Müşterileri yeni bir platforma çekmek çok önemlidir. Ancak, tüm bu harika platformlar ve oluşturması giderek kolaylaşan uygulamalarla birlikte, daha empatik, hedeflenen markalara sahip ürünler oluşturmanın giderek daha önemli hale geleceğini düşünüyorum.
 
            Bunun için bir diğer önemli itici güç, kısa dönemli, ürün geliştirmenin, öğrenmeyi ve optimizasyonu hızlandırarak firmaları daha rekabetçi hale getirdiğinin kabulüdür. Kullanıcı arayüzünün A/B testi iyi sonuçlar veriyorsa, A/B/C test markaları ne olacak? Nestle ve Procter & Gamble gibi çevrimdışı şirketlerin yaptığı budur ve ürün geliştirme için oldukça dayanıklı bir reçete olduğu kanıtlanmıştır.
Megaloman olmadan ürün geliştirmeye, daha fazla duygudaşlık ve yaratıcılık göstermek en önemlisi. Diğerleri ise müşteri deneyimleri, yüksek teknolojide atikliktir.
 
            ***Sonuç olarak;
 
            Teknoloji ile uğraşanlar küstah değillerdir. Her an yeni bir teknoloji ile yıkılacak gibi davranırlar. Hile yapmazlar, bu nedenle de, iktidar pozisyonlarını devrederler.
Güçlerinin her şeye yetmeyeceğine inanırlar.
Kendi hatalarını kabul ederler, bu nedenle de her zaman hatalarından ders çıkarırlar.
Kendini normal görmenin bir sonucu olarak egoları yoktur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Necmettin Şimşek Arşivi