KOP’u bir daha eleştiriyorum!
Konya Ovası Projesi, kısa adıyla KOP, zaman zaman yaptığı ve iştiraki olduğu projelerle gündeme geliyor.
Konya+Ovası+Projesi üçlemesinden benim ilgimi çeken, ya da en anlamlı olanı ‘Ova’ kelimesi. ‘Ova’ kelimesinin başında bir de Konya’yı görünce, insan ister istemez Konya Ovası ile ilgili olarak bir çalışma yapılmasını bekliyor. Üzerine bir de ‘Proje’ kelimesini ekleyince dehşetül afet bir iş yapılıyor hissiyatına kapılıyor.
Tarım ve hayvancılıkla ilgili yapılan bazı projeler var. Konya Büyükşehir Belediyesi ile ortaklaşa yapılan mezbahane gibi yatırımlar da önemli işler tabi.
Tarımın ve hayvancılığın gelişmesi adına, isminde de geçtiği üzere ‘Konya Ovası Projesi’ni destekliyorum.
Buraya kadar her şey güzel görünüyor…
Ama KOP’un müdahil olduğu öyle projeler var ki ‘Konya Ovası Projesi’ ismini anlamsız kılıyor.
Bence ya seçilen isim yanlış, ya da yapılan projeler… En azından ‘Ova’ ve ‘Proje’ isimleri anlamsız kalıyor.
Eğer ‘Ova’ ve ‘Proje’ isimlerini kullandıysak, önce tarıma ve hayvancılığa sadık kalmak lazım değil mi?
Konya’da hayvancılık ve tarım politikalarında projeler üretmek dururken, Kanlı Ay’ı izlemek için Nevşehir’e sefer düzenlemek ekonomik olarak Konya’ya ve bölgeye ne kazandıracak merak ediyorum.
Altınekin, Cihanbeyli, Kulu gibi tarımsal üretimin yoğun olduğu bölgede su sıkıntısı yaşanırken, ne bileyim Beyşehir, Seydişehir, Hadim, Bozkır gibi ilçelerimiz hayvancılığa elverişliyken, KOP, yıldızları izlemeyi tercih ediyor.
KOP kurulduğundan beri Konya taşra ilçelerinden şehir merkezine ne kadar göç oldu, bu biliniyor mu mesela?
Asıl işi tarımı güçlendirmek olan bir kuruluş olan KOP, görevine sadık kalsa, Konya şehir merkezi ile taşra ilçe nüfusları her geçen gün değişmez, şehir nüfusu artmaz, göç yükselmezdi.
‘Konya’ ve ‘Ova’ su sıkıntısı çekiyor, hayvan sıkıntısı çekiyor, kaynak sıkıntısı çekiyor, ‘Proje’ bekliyor…
****
Yukarıdaki satırları, 30 Temmuz 2018 tarihindeki köşemde kaleme almışım. Görüldüğü gibi, bu yazının yazıldığı günden bugüne kadar KOP’la ilgili olarak bariz bir gelişme olmadı ne yazık ki!
KOP’la ilgili eleştiriyi çok uzun süre önce yaptığım için, bugün de bu konuda gönül rahatlığıyla bir şeyler yazıyorum.
Geçtiğimiz gece Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla resmi gazetede yayımlanan kararnameyle, “Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı İhsan Bostancı görevden alındı.
KOP’la ilgili yapılan değişikliğin de hem İhsan Bostancı’ya hem de KOP çalışanlarına ve Konyalılara bundan sonraki süreçte daha güzel günler getirmesini diliyorum.
İhsan Bostancı’yı yakinen tanımam, oturup çay içmişliğimiz de yoktur. Dolayısıyla kendisine karşı bir kötü niyetimin olması da beklenemez. KOP’ta uzun süredir görev yapıyordu, bundan sonraki süreçlerde de bilgilerinden istifade edilecektir.
Ama…
KOP’un bu sürece kadar çok önemli bir iş yaptığını söyleyemem. ‘KOP’ isminin hakkını vermiyordu.
Dişe dokunur bir bütçeye ve siyasi anlamda önemli bir desteğe sahip olmasına rağmen, yapılan icraatların kısır kaldığını söylemek zorundayım.
Geçen yıl KOP’la ilgili verilen bir soru önergesine Bakanlık tarafından; 2017 yılında KOP kapsamında 8 ilde yatırımlar için 7,8 milyar lira ödenek ayrıldığı ve harcanan rakamın da 6,5 milyar lira olduğu cevabı verilmişti. 2018 yılı için tahsis edilen ödenek miktarının ise 9,5 milyar lira olduğu ve harcanan rakamın 6,5 milyar olduğu da söylenmişti. Muhtemelen 2019 yılı için de aşağı yukarı bu tutarda bir bütçe KOP için kullanıldı.
Bu büyük bütçelerle çok daha büyük işler yapılmasını beklerdim. Özellikle sulama problemi konusunda Konya’nın kuzey bölgesinin öksüz bırakıldığını söylemezsem haksızlık etmiş olurum.
Bakanlık ayrıca, KOP 2020 yılı yatırım bütçesinin yüzde 86’sının tarım sektörüne ayrıldığı bilgisini de vermişti. Ama bir çiftçi çocuğu olarak KOP’un çiftçilere dişe dokunur bir faydası olduğunu düşünmüyorum. Birkaç fide desteği, bir parça sulama aleti yardımı dışında ben KOP’un çiftçiye desteğini hiç duymadım. Kaldı ki, etrafımdaki çiftçilerin birçoğu KOP’un ne olduğunu bile bilmiyorlar.
Teleskopla yıldızları izlemek, peri bacalarına öğrenci seyahati düzenlemek, hükümlülere eğitim vermek, turistik etkinliklerde bulunmak ya da restorasyonlar yapmaktan tutun da bir sürü benzer etkinliğe destek veren KOP, kendisinden beklenen asli işlerini yapmıyor.
Yukarıdaki projeler faydasız ya da değersiz demiyorum ama bu projeleri yapmak kesinlikle KOP’un görevi değildir!
Bu sebeple, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ve KOP’un bu hassasiyetleri göz önünde tutarak yeni döneme hazırlanması gerekiyor. Asıl işimiz olan üretime yönelmemiz gerekiyor. Bu virüs sürecinde kıymetini çok daha fazla anladığımız tarım ve hayvancılığı ayağa kaldırmamız gerekiyor.
KOP’un güncellenmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatarak; gönül rahatlığıyla tekrar ediyorum; ‘Konya’ ve ‘Ova’ su sıkıntısı çekiyor, hayvancılıkta sıkıntı çekiyor, kaynak sıkıntısı çekiyor, ‘Proje’ bekliyor…