Kim Kumar
Kıymetli dostlar! Bizi biz yapan değerlerin başında kardeşlik gelir. Kardeşlik hukuku sadece kan bağıyla değil, din bağıyla da sağlandı.
Nitekim Kur'an-ı Kerim'in Hucurat Suresinde Yüce Allah bu konuyu şu şekilde ifade ediyor:
"Bütün mü’minler kardeştir; öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’a gönülden saygı besleyip O’na karşı gelmekten sakının ki O’nun rahmetine erişesiniz."
Kardeşlik öyle basit bir mesele değildir. Kardeşlik, birbirimize karşı beslediğimiz sevgi ve saygıdır.
Birlikte gülmek, birlikte üzülmektir. Birbirimizin derdiyle hemhal olmak, ekmeğimizi bölüşmektir. En önemlisi sevgimizi paylaşmaktır.
Kardeşlik tanımının sözlükteki yeri hafif kalabilir; ama duygusu, ağırlığı fazladır. Her beden, her ruh, her düşünce kaldıramaz. Bazı karakterin buna gücü yoktur.
Kardeşlik, öyle birkaç kelime ile ifade edilebilecek, anlatılabilecek bir mesele değildir. Kardeşlik, can demektir. Canından bir parça demektir.
Bu saymış olduğumuz hususlar toplumumuzun temel dinamikleri… Bir vücudun uzvu gibidir. Lakin, geçtiğimiz günlerde Göztepe-Altay müsabakasında cereyan eden hadise bizleri derinden üzmüş, kardeşlik, dostluk, birlik ve beraberlik anlayışına halel getirmiştir.
Taraftarlar arasında yaşanan hadise öyle böyle bir hadise değil. Deyim yerindeyse insanlık canlı canlı mezara gömüldü.
Kitabın ortasından konuşacağım. Kusura bakmayın dostlar! Taraftara işaret fişeği atmak nedir? Kaleciye saldırmak hangi ahlaka sığar?
İnsanlar sters atmak için, çoluğunu çocuğunu stada getiriyor. Ve bunu yaparken kendini rahat hissederek maçı izlemeye geliyor. Bu mu bizim kardeşliğimiz, birlik ve beraberliğimiz?
Ne oldu bizlere?
Biri işaret fişeği atar, biri kaleciye sopayla vurur, biri kürekle hayvan öldürür, biri sahte diplomayla doktorluk yapar, öteki kadın öldürür…
Biz bu değiliz. Değildik.
Marmara depreminde yaşlısından gencine, çoluğundan çocuğuna tüm ülke yaramızı hep beraber sarmadık mı? Beraberdik çünkü "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" düsturuyla büyüdük. Olmayana verdik, paylaştık.
15 Temmuzda hain darbecilere karşı omuz omuza safa durduk. Tankların önüne set olduk, geçit vermedik. Biliyorduk ki bu ülke hepimizin. Bizim gidecek başka bir yerimiz yok.
Ne oldu da birbirimize düşman kesildik. Kusura bakmayın, basitleştirmek adına söylemiyorum. Altı üstü Futbol Müsabakası.
Bu bir terörizmdir.
Hülasa dostlar, İzmir'de yaşanan hadise tüyler ürpertici. Bizim ülkenin mayası da, kanı da bozuk değildir. Ancak bu vahşetin gerçekleşmesi bizleri derinden sarsmıştır.
Toplumumuzun temel dinamikleri ayaklar altına alınmıştır.
Gerçekleşen bu menfur hadise alenen cinayete teşebbüstür. Böylesine canavarlaşmış insanların toplumda yeri yoktur. En ağır cezayı almaları da elzemdir.
Yüce adaletimizin tecelli edeceğine inancımız tamdır.
Birliğimize ve beraberliğimize halel getirecek her unsur, her olay bizi bizden koparmaya yetiyor.
Ne güzel demiş Yunus Emre:
"Gafil olma aç gözünü, haline bak öleni gör,
Kürelik etme dünyada, yazdıkların dileni gör"
"Aldanma mala duvara, kulluk eyle Hakk'a yara,
Sevgi ile bile vara, Baki yoldaş olanı gör"
Satır arası bizden olsun dostlar. Selam ve dua ile…