Ömer Kocabaş
Ömer Kocabaş Çok renkli muhalefet ve ülkenin geleceği

Çok renkli muhalefet ve ülkenin geleceği

Ekonomide yaşanılan sıkıntılara odaklanırken muhalefeti de göz ardı etmemeliyiz. Gayet renkli, şenlikli bir ortamları var.  Sözde yıpranmasın diye açıklamadıkları adaylarını gizlemeye devam ederken her gün yeni isimler ortaya atılıyor.  Düne kadar yere göğe sığdıramadıkları İmamoğlu’nun bile balonu sönmek üzere. Mansur Yavaş’ı parlatmaya çalışıyorlar. Tabii bir gözleri de HDP’de. Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığında bir araya gelen ittifakta ne bir ilke kaldı ne de duruş. Amerika’nın onayladığı bir adayda uzlaşacaklar, tabanlarını da bu yolda hazırlamaya başladılar bile. Taban yani bu ittifakın potansiyel seçmen kitlesi mi dediniz istisnalar olsa da maalesef büyük çoğunluğu partileriyle hemfikir(!)

Siyasette kahraman ya da hain olmanız söyleyeceğiniz birkaç sözünüze bakıyor. İyi Parti’den ayrılıp kurduğu yeni partisi ile vatandaştan gereken reaksiyonu alamayan Ümit Özdağ, partilerinin cumhurbaşkanı adayının kabul ederse Mansur Yavaş olabileceğini söyleyerek bir anda gündem oldu, kendini hatırlattı. Gerek MHP dönemi, gerekse İyi Parti’nin kuruluş döneminde büyük saygı gören bırakın Ümit Özdağ diye hitap edilmeyi Ümit hoca diye anılan Özdağ bir anda bölücü oldu. Aynı İnce gibi. Geçen seçimde kuantum fiziği bilmesiyle övünülen, halkın beklediği lidermiş gibi pazarlanan Muharrem İnce’den bahsediyorum. Seçim gecesi adam kazandı deyince zaten üzeri çizilmişti. Bir de ayrı parti kurunca tamamen siyaset çöplüğüne itildi.

Çünkü İnce’yi gönülden destekleyen bir kitle yoktu. Bir ittifakın neticesinde ortaya sürülmüş, başta CHP seçmeni olmak üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı istemeyenler gidip tıpış tıpış oylarını vermişlerdi. Aynen bir önceki seçimde Ekmeleddin İhsanoğlu’na verdikleri gibi. Bu seçimde de Yavaş mı olur, Kılıçdaroğlu mu olur yoksa İmamoğlu mu bilinmez ama kim işaret edilirse yine gidip tıpış tıpış oylarını verecekler. Ondan sonra yerseniz iktidarı destekleyen halk koyun, çomar. Kimin ne mal olduğu ortada… Mansur Yavaş, eğer ittifaklarının adayı olursa desteklerler. Düşük bir ihtimal ama hem ittifaktan başka bir aday çıkar hem de Yavaş Özdağ’ın partisinden aday olursa seyreyleyin cümbüşü.

Mansur Yavaş aday olursa HDP tepki gösterir, kendi adayını çıkarır diye korkuyorlar. Ben öyle bir şey olacağını pek sanmıyorum. Amerika eğer Yavaş’ı işaret ederse HDP’de onu rahatlıkla destekler. Dedikodu değil, ABD başkanı bizzat kendi söylemişti Türkiye’de muhalefeti elimizden geldiğince destekleyeceğiz diye. Destekleyen elbette adayı da belirler. Parayı verenin düdüğü çaldığı gibi. Mansur Yavaş ülkücü olarak biliniyor. Fakat yerel seçimde nedense İYİ Parti’den değil de CHP’den aday oldu. CHP’li bir ülkücü yani. HDP ise yerel seçimde Yavaş’ı destekledi. Aksini iddia eden HDP’nin büyükşehir belediye başkanı adayının ismini söylesin. Söyleyemez çünkü yok. Aynı şekilde İyi Parti’de Ankara ve İstanbul’da büyükşehir belediyeleri için aday göstermedi. Yani Cumhurbaşkanlığı seçiminde de pekâlâ Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı uğruna Yavaş desteklenebilir.

Önceden siyasi partilerin bir duruşu, ilkesi ülküsü meşrebine göre manifestosu olurdu. Türk siyasetinde artık böyle bir şey kalmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bahçeli’nin karşısında altılı-yedili ittifak var. Bahçeli’nin sakin güç olarak kenarda beklediğini, zor zamanlarda destek için ortaya çıktığını düşünürsek çok rahat Cumhurbaşkanı Erdoğan tek hepsi bir diyebiliriz. Atatürkçüsü, muhafazakârı bölücüsü, sağcısı bir arada birbirlerini yadırgamadan gül gibi geçinip gidiyorlarsa bizim bir şey söylememize gerek yok. Ben sadece eski ülkücülere üzülüyorum. İyi Parti’den çok umutlulardı. Günün sonunda MHP dimdik ayakta iken İyi Parti de ülkücülük falan kalmadı. Klasik bir sağ partiye dönüştü. İlk kuruluş döneminde kongrelerde, mitinglerde Asena diye seslenilen Akşener anneye, bacıya dönüştü. O ara Ülkü Ocaklarını bile MHP’nin elinden çalmaya çalışmışlardı. Kimin ne olduğu ortaya çıktı. Milliyetçiler ülkenin geleceği için MHP’nin yanında AK Parti’ye destek oluyorlar. Sırf vatanımız elden gitmesin, iş bilmezlerin eline düşmesin diye.

Seçimin belirleyicisi elbette ekonomi olacak ama ne bileyim insanda da bir duruş olmalı. Eminim sağduyulu vatandaşlarımız önlerine her aday diye sürüleni kabul etmeyecektir. Kimlerin kimlerle beraber olduğuna dikkat edecektir. Amigolar ve yeminli Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlarına söyleyecek sözümüz yok. Onlar ayaküstü Demirtaş’a bile oy verebilirler… Hükümet ise kalan ortalama bir yılda ekonomiyi tekrar rayına oturtup sağduyu vatandaşların desteğini almalı. Kimsenin sırf ekonomi uğruna istemediği bir adaya oy vermesinin önüne geçmeli…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ömer Kocabaş Arşivi