Yardımlaşmada Konya Modeli
Yardımseverlik, önemli ve yaygın bir toplumsal değerdir. Güzel dinimiz İslam, toplumsal dayanışma ve kaynaşmanın önemini vurgulamış, dayanışma duygularıyla örgütlenmiş bir toplumsal hayatı bizlere tavsiye etmiştir. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim'de İhtiyaç sahibi kişilere yardım ederek, onları kendilerine tercih eden ve bu davranışlarıyla cimrilik ve bencilliği yenenlerden övgüyle söz edilirken diğer taraftan, kimsesizlere kötü davranan ve muhtaçları gözetmeyen kişilerin tutumu ağır bir biçimde eleştirilmiştir. Kadim medeniyetimizin insana ve topluma bakış açısı da bu anlayış çerçevesinde gelişmiş ve örnek bir dayanışma ruhunu tüm dünyaya göstermiştir.
Kadim tarihimize baktığımızda gerek Milli Mücadele dönemlerinde gerekse de doğal afetlerde, ülkeyi ve insanımızı tehdit eden pek çok durumda bu kenetlenmeye şahit oluyoruz. 6 Şubatta yaşadığımız Kahramanmaraş depremleri sonrası ortaya çıkan seferberlik ruhu bir kez daha gösterdi ki milletimiz zor zamanlarda el ele, yürek yüreğe verip kenetlenerek birbirine, ışık hızıyla sahip çıkabiliyor. Bu süreçte acıyı paylaşma, yardımlaşma ve dayanışma ruhumuzun ne kadar güçlü olduğunu gördük. Her birimiz bir şeyler yapabilme, bir yerinden tutabilme çabası içinde yerimizde duramadık. Huzur ve sükunet zamanlarında her ne kadar değişik konularda farklı refleksler ortaya koysak da mevzu insanlık ve vatan olduğunda gerisinin teferruattan ibaret olduğunu göstermiş olduk.
Hayırseverlerle ihtiyaç sahipleri arasında adeta köprü olan, toplumun vicdani değerlerini yansıtan dernek ve vakıfların bu süreçteki gayretlerine de bizzat şahitlik ettik. Öyle ki Konya’da gecesini gündüzüne katan resmi kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve gönüllülerimiz zor günlerin çetin şartlarında seferberlik ruhuyla yardımların koordineli bir şekilde ulaştırılmasında çok önemli hayırlara vesile oldular. Bu çalışmalar devletimizin gücüyle milletimizin dayanışma ruhunu bir araya getirmiştir.
Son günlerde Konya’nın resmi ve sivil toplum kuruluşlarıyla deprem bölgesinde yapmış olduğu örnek çalışmalar sosyal medyanın gündemi oldu. Konya Büyükşehir Belediyesinin ve diğer ilçe belediyelerinin Hatay’daki alt yapı çalışmaları, konteyner kent, mobil sağlık hizmetlerinin yanında diğer kurum ve kuruluşların eğitim, sosyal ve kültürel çalışmaları yardımlaşmada özgün bir Konya modelini ortaya çıkarmıştır. Konya otogarından başlayıp çevre yoluna taşan yardımlaşma ruhu insanlarımızın gönlünde ayrı bir muhabbet oluşturmuştur. Bunun yanında AFAD ve Sivil Toplum Kuruluşları Platformu çatısı altında Selçuklu ’da oluşturulan lojistik merkeziyle deprem bölgesinden gelip Konya’da misafir ettiğimiz bin beş yüz ailenin tüm ev ihtiyaçları vakıf, dernek ya da gönüllülerimiz aracılığıyla hayırseverlerden alınıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmıştır. 56 bin depremzede Konya’da gerek yurtlarda gerekse evlerde misafir edilmektedir. Bu süreçte farklı dernek ve vakıfların yardım koordinesinde tek çatı altında buluşturulması gücün birleştirilmesine ve yardımların yerini bulmasına vesile olmuştur.
Zor zamanlar güçlü insanları; güçlü insanlar da aydınlık günleri ortaya çıkarır. İçinden geçtiğimiz bu sıkıntılı süreçte 'Sesimi duyan var mı? ' sorusunun altında sağına ve soluna bakmadan fert fert 'ben varım! ' cevabını vererek ben yoksam bir eksiğiz anlayışıyla gah deprem bölgesine koşan gah bulunduğu yerde kardeşinin derdiyle dertlenen gönül erlerine selam olsun. Devletimiz var olsun, milletimiz payidâr olsun. Selam ve dua ile…