Senan Kazımoğlu
Senan Kazımoğlu Türkün Kadına Verdiği Hak: “Mor Cepken”

Türkün Kadına Verdiği Hak: “Mor Cepken”

Kadınlar bir toplumun mihenk taşıdır. Kadınlarına iyi davranan toplumlar yükselir, kadınlarına kötü muamele eden toplumlar ise çöker. Çünkü, bizim anlayışımıza göre beyi, bey doğurmaz, beyi ana doğurur. Kısacası, bir toplumun değerini anlamak istiyorsanız, kadınlarına nasıl davrandığına bakınız. Hiç düşündünüz mü, bir parçası olduğumuz Türk kültüründe kadının değeri nasıldır?

Bununla ilgili Yörük obalarının çok güzel bir geleneği var. Kendisi de bir Yörük kızı olan Betül ismindeki bir arkadaşım, bana, bu obalardaki “mor cepken”i anlattı. Duyunca inanamadım. Yüzyıllar öncesinde bile kadına bu kadar değer ve hak veren bir millet, nasıl oluyor da kültürümüz ile hiç bağdaşmayan, dışarıdan gelen ithal kanunların arayışına giriyor. Bunun cevabı belli aslında. Çünkü, biz kendi değerlerimiz sahip çıkmıyor, onları koruyup yaşatmıyoruz. Kendi değerlerimizden uzak kalmanın sonucu olarak da bizimle hiçbir ilgisi olmayan kanunları, gökten zembille inmişçesine kabul ediyor, sağına soluna bakmadan savunuyoruz. Halbuki, dünyaya hükmeden, hak adalet dağıtan, içersinden kadın kahramanlar ve hükümdarlar çıkaran milletimiz, kadınlarına da gereken değer vermesini bilmiştir.

Mor cepken, kenarları sarı sırmalar ile işlenmiş, yelek şeklinde mor renkli bir giysidir. Bu giysi, her bir Yörük kızının çeyizine, annesi tarafından konulan ilk şeydir. Analar kızlarına, bu giysiyi hiçbir zaman kullanmamaları için dua ederler. Ama, zorda kalınca bu giysi ortaya çıkar ve kadınların elinde büyük bir silaha dönüşür.

“Mor cepken”in hikayesine gelecek olursak, kocası tarafından aldatılan, zulme uğrayan, şiddet gören, haksızlık yapılan kadın, çeyizindeki bu elbiseyi giyer ve obanın ortasında sırtı dönük olarak oturur. Bunu gören köyün tüm kadınları, ellerindeki işleri bırakarak hemen onun etrafında toplanmaya başlarlar. Eşine mor cepkeni giydiren kocayı toplum öyle bir dışlar ve ayıplar ki, o adam utancından insan yüzüne çıkamaz. Eğer yanlış yapıp dışarıya çıkarsa, hanımının gönlünü alıp mor cepkenini çıkartana kadar, kimse ona selam vermez, selamını almaz, yüzüne bakmaz, alışveriş etmez, acıkırsa yemek, susarsa su vermez. Eğer boşanma durumu olursa, bir daha o obadan kimse ona kimse kız vermez, ömrünün sonuna kadar dul yaşar. Mor cepkeni giyen kadına da o oba sahip çıkar. Kadının her türlü ihtiyacı oba tarafından karşılanır.

Sadece mor cepken olayı bile Türk milletinin kadına verdiği hakkı ve değeri göstermektedir. Mor cepken hikayesi, bizim kurtuluşumuzun batıdan ithal edilen uyduruk kanunlara değil, binlerce yıldır kültürümüze var olan geleneklere dönmekle mümkün olacağının bir ispatıdır. Allah bizi dininden ve kültürümüzden ayırmasın. Amin

Önceki ve Sonraki Yazılar
Senan Kazımoğlu Arşivi