Macit Uluçamlıbel
Macit Uluçamlıbel Tuhaf olan…

Tuhaf olan…

CHP’ye imrenerek bakıyorum.

Kılıçdaroğlu’nu başkanlık koltuğuna oturtan kaset skandalı ortaya çıktığında hiçbir CHP’li vekil çıkıpta koskoca genel başkan böyle bir rezalete nasıl bulaşır diye istifa etmedi.

CHP’ye oy veren seçmen yahu bu nedir, böyle iş mi olur? Oy moy yok demedi.

Bu skandalın başrolünde bulunan eski genel başkan istifa felan etmediği gibi tekrar aday gösterilip vekil yapıldı.

Bu kasetin ortaya çıkması en çok kime yaradı diye soran bir CHP’li yok ortada mesela.

CHP’de parti içinde çıkan muhalif sesler eğer üst düzey bir görevdelerse, makamları ellerinden alınıyor.  Ses? Yok…

Üst düzey bir görevleri yoksa ihraç ediliyorlar. Ses? Yok…

O onunla görüştü, öbürü onun altını oydu, diğeri berikinin sandalyesini salladı diye birbirleri ardından kampanya yürütüyorlar. Yürüten çıkıyor partim zarar görmesin diyor. Hedefe konan çıkıyor partim zarar görmesin diyor.

Onlarca entrikanın döndüğü, parti içi iktidar mücadelesinin taht oyunları dizisini aratmayacak senaryolarla devam ettiği. Mücadele sürecinde genel başkan yardımcılarından, milletvekillerine, belediye başkanlarından, parti üyelerine kimseye acınmadığı cezaların, ihraçların havalarda uçuştuğu CHP’ de bu süreçler sonunda biz parti kuracaz diyen kimse yok.

Ne tuhaf değil mi? Hayır değil.

Asıl tuhaf olanı yazayım.

Bir lider partisi olarak doğan, mutaassıp, mütedeyyin, milliyetçi sağ seçmeni bir araya toplayan, kurulduğu günden bu güne iktidarda olan AK Parti’nin mensuplarının yaptıkları asıl tuhaf olan.

AK Parti ilk yıllarından bu yana ne zaman kadrosunu yenilemeye gitse eski makam sahipleri istifa edip yeni oluşumlara yelken açtılar.

‘‘Biz az dinlenelim yaşlandık’’ demesi gerekenler dahi siz az dinlenin denileceğini hissedince yeni ufuklara koştular.

En üst makamlara sadece Recep Tayyip Erdoğan istedi diye ulaşabilenler. Bugün onları o makamlara taşıyana karşı, karşısında olan herkesle ittifak kurabilecek hale geldiler.

AK Parti’de iki seçim çalışmasına katılan herkes önce kendini bir makama layık görüyor. Sonra kendi kendini layık gördüğü makamı ona vermediler diye partiye küsüyor.

Rezalet yok, skandal yok… Herkesin beklentilerinin tavan yaptığı ve beklediğini bulamadığı an o zaman zarar vereyim diye düşündüğü bir AK Parti var ortada. 

Tuhaf bir olay değil tuhaflıklar silsilesi var…

‘‘Kol kırılır yen içinde kalır.’’ Atasözü CHP’de yaşananlara tam uyuyor. AK Parti’de ise kol kırılıyor kırıklar sağa sola saçılıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Macit Uluçamlıbel Arşivi