Köstebekler vurgun peşinde!

Tarsus ne alaka sana ne diyen olduysa, yazıyı sonuna kadar sabırla okusun! Duyarlı bir Türk vatandaşı olarak neden bu yazıyı aktardığımı anlamış olursunuz umarım.

Bir kazı çalışması düşünün mahallenin ortasında, bir evin bahçesinde “13 Kasım 2016’dan bu yana yaklaşık 300 gündür süren.” Arada bir medyaya konu olan ama bu sefer şalgamıyla, tantunisiyle, cezeryesiyle değil. Esrarengiz kazı çalışmasıyla merak uyandıran Tarsus’tan bahsediyorum.

“Yapılan kazının içeriğiyle ilgili resmi bilgi şimdiye kadar alınamadı ve Özel Harekat ekipleri de evin önünde ve çevresinde kuş uçurtmuyor”

Ülkenin yarıdan fazlası suni gündemle ilgilenirken, kendinden geçmiş bir vaziyette sporla, Atatürk heykeliyle veya daha farklı durumlarla oyalanırken bir yerler de neler olduğunu araştıran, sorgulayan insanların varlığının da gösterilmesinden yanayım.

Uydudan görüntü vermemek için! Brandaların kazı alanının üstünü de her yerini kaplayacak şekilde örtüldüğü görülüyor. Çoğu gizli servisin ve devasa bütçeli değerli maden araması yapan şirketlerin uydudan toprağın altından görüntü alarak oraya çöktüğünü biliyor muydunuz?

Peki maden araması yapan firmaların ülkemizin her yerinde cirit attığını, Lozan’ın bazı maddelerini referans alarak yüz yılı aşkın süredir, Türkiye Cumhuriyeti’ne altın ve değerli maden arama yetkisini kısıtladıklarını ve yerine göre yerli halkı parayla satın aldıkları, muhtarları muhbir olarak kullandıklarını biliyor muydunuz?

Kendi toprağında, kendi kaynaklarını çıkaramayan bir devlet!

'Altın var, 90 ton altın çıkardılar” diye söylentiler de var, eski bir şehir çıktığını söyleyende.

Her şey her yerde söylenmiyor, yazılmıyor. Peki ülkemizde İstanbul ve sanırım sadece Ankara’da bulunan Amerikan Koleji Tarsus’ta neden var?

Peki bu 300 gündür devam eden esrarengiz kazının Hıristiyanlar ve Museviler için önemli olan Kutsal Kase, bazı ezoterik örgütlerin ulaşmaya çalıştığı Hz. Süleyman’ın mührü ve Katolikler, Hıristiyanlar aslında Müslümanlar içinde çok önemli olan, Vatikan’da olduğu söylenen ama varlığı bir türlü kanıtlanamayan Barnabas İncili gibi eserlerin yada ona benzer hatta ondan çok daha değerli! Bir şey için yapılan bir kazı olmadığı ve altın arama gibi bir iddianın sadece olayın görünen yüzü olmadığı ne malum? Belki Türkiye’yi yüz yıl ileri taşıyacak yeni bir yakıt türü mü?

Belki de altından çok daha değerli bir şey aranıyor. Hatta belki de orada aranmıyor da başka bir yerde aranıyor.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu dünya tarihi için çok önemli “Mezopotamya” yukarı da saydığımız maddelerin hepsi çıkmış olabilir. Yada çıkarılmaya çalışıyor olabilir!

İnşallah benim düşüncelerim komplo teorisinden öteye gitmez. Kazıda aranan her ne ise 15-20 yıl sonra İngiltere’den çıkarsa üzülürüz!

Ayrıca aranan her neyse ülke ve milletimizin menfaatine olur, milli sermayemize katkısı olur temennisi ve düşüncesindeyim.