Kılavuza gerek yok!

Konyaspor ligin 3. Haftasında Bodrumspor’a konuk oldu. Aslında bu maç özelinde kadrolara baktığımızda Konyaspor hem kadro kalitesi hem de kağıt üzerinde üstün gözüken taraftı. Bizler de haliyle bu maça mutlak galibiyet parolası ile bakıyorduk. Ancak maç başladıktan sonra ne biz Konyaspor’un oyun planını anlayabildik, ne de Konyaspor’u bu sezon ilk defa seyreden futbolseverler bu kadar transfer yapıp kadrosunu yenileyen Konyaspor bu mu diye anlayabilmiştir. Bunun ana kaynağı sahada teknik-taktik disiplin olmayışıydı. Maça kontra ataklarla çıkmaya çalışan Konyaspor’da maçın ilk dakikalarında Yusuf Erdoğan’ın depar atıp solda Konyasporlu oyuncuyu görmeyip topu rakip kaleciye göndermesi bu maç nasıl geçecek diye beni düşündürmüştü. Nitekim öyle de oldu. Konyasporlu oyuncuların birbirini tanımaması veya birbirlerine alışık olmaması bir kenara kafa olarak da yüzde yüzünü sahaya veremeyen oyuncu sayısı bir hayli fazla gibiydi.

Konyaspor maçın ilerleyen dakikalarında kontra atak futbolundan vazgeçip topu ayağına almaya başladı aslında. Ancak bu da tek başına yeterli olmuyor çünkü takımın herhangi bir atak organizasyonu yok. Sağa pas, sola pas, kanatlara uzun pas, tekrar top kaybı sarmalı bol bol izlenen senaryo oldu bu maçta. Maalesef topu defanstan alıp oyun kuracak bir oyuncumuz yok. Oyunu çift yönüyle oynayabilen bir oyuncumuz yok. Defans tandemi ise evlere şenlik. Geldiği günden bu yana bir türlü istenileni veremeyen Adil Demirbağ hiç beğenemediğim bir oyuncu. Çünkü pimi çekilmiş bomba gibi. Her an ne yapacağı nasıl bir reaksiyon vereceğini kestiremiyorsun. Nitekim golü de kalemizde onun muhteşem kafa golüyle görmüş olduk. Her forvet atamaz böyle bir gol. Büyük başarı gerçekten. Yediğimiz ikinci gol de ciddi bir kademe hatası var. Damjanovic’de bu sezona çok kötü başladı. Benim aklıma tek bir şey geliyor. Bizi geçen sezonun son düzlüğünde demek ki defans pozisyonunda Hadebe sırtlamış. Anti parantez Nzonzi’nin hakkını da yememek lazım.

Maça tekrar dönecek olursak Konyaspor Pedrinho ile yine bir frikik golü bulduk ve bu gol acaba maçın ikinci yarısında oyuna ortak olur da lehimize çevirir miyiz dedirtti. Ancak ikici yarıda da takımın ne oyun planı değişti ne oyuncular da bir kıpırdanma vardı. Güzel gol de güme gitmiş oldu. Bizim Pedrinho’yu sadece frikikler için değil daha efektif ve farklı kullanmamız lazım. Aleksic’i de, Umut’u da, Melih’i de.. Aslında bizim çoğu oyuncuyu efektif ve doğru pozisyonda oynatmadığımızı düşünüyorum. Konyaspor hücum ederken rastgele hücum ediyor. Ya tutarsa diye geliyor adeta. Belki de Kasımpaşa maçında takımın verdiği reaksiyon hepimizi yanılttı ve futbol şansı yanımızdaymış dedirtti.

Konyaspor her ne kadar sezona iyi başlamış ve umut var dedirtmiş olsa da; teknik ekibin bir oyun planının olmaması, oyunu okuyamaması, her rakibe farklı çalışıyoruz maçlarını izleyip analiz yapıp ona göre bir oyun anlayışıyla çıkıyoruz demesi durumun daha da içler acısı olduğunu gösteriyor. Bu yüzden yönetimin bir an önce vakit kaybetmemesi, Kayseri maçının sonucuna bakılmaksızın yeni bir teknik adamla el sıkışması farz. Ali Çamdalı da alt liglerden bir takımla anlaşıp iyice tecrübe kazanması ve bu tecrübe kazanma işini başka takım üzerinde denemesi gerekiyor. Çünkü Konyaspor Taraftarı geçen sezon yaşananlardan dolayı yeterince yıprandı ve bir kabus daha görmek istemiyor. Sezon başında aslında kimsenin içine sinmeyen teknik adam olayını yönetimin bir an önce çözmesi gerekiyor. Aksi taktirde taraftar ile yönetimin de arası sırf bu olay yüzünden açılacaktır. Görünen köy kılavuz istemez, köy göründü KILAVUZA GEREK YOK !