Gül kokulu çöp torbası
Günler aynı sıkıcığıyla geçmeye devam ediyor. Koronavirüs nedeniyle insanlar ölüyor, yeni vakalar çıkıyor. Konunun uzmanları parmak sallayarak vatandaşı tedirgin etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Kadın cinayetleri aynı hızla ilerliyor. Kocası tarafından öldürülen belli bir yaşın üzerindeki kadınlar basının bile o kadar ilgisini çekmiyor. Birinci sayfadan haber olabilmek için ölenin illa lise veya üniversite öğrencisi olması gerekiyor. İstanbul sözleşmesi denilen garabetin tek başına bir yaşatma gücü olmadığı, meselenin ailede, insan da olduğu anlamak isteyenler için her cinayette bir kez daha ispatlanıyor. Slogan atanlarla ise bizim işimiz olmaz…
Karadeniz’de bulunan doğalgaz rezervi ile ilgili özellikle sosyal medyada yapılan yorumlara her zaman olduğu gibi şaşırmadık. Herkesin bir anda enerji konusunda mühendislik düzeyinde uzman kesilmesi falan normal. Muhalefetin bir kısmının da görüşleri aynı düzeyde ama ayıp olmasın diye sevindik ayağına yatıyorlar. Ekonomik büyüklük, dış borç vb. konularda Avrupa’nın önde gelen ülkeleri, Amerika ile falan kıyaslanırken konu kendi enerji kaynağımıza gelince Venezüella, İran ile kıyaslayıp, onlarda da enerji var da ne oluyor diye yorum yapanlara küfretmeye bile gerek yok. Bırakalım kendi pisliklerinde boğulsunlar.
Virüs ve ekonominin ana omurgasını oluşturduğu sözde yoğun ama sıkıcı gündemimiz içerisinde birçok önemli mesele araya kaynayıp gidiyor. Geçtiğimiz hafta bu üç-dört harfli market zincirlerinin birinin gazete yayınlanan bülteninde o hafta gül kokulu çöp torbası geleceğini görünce şaşırdım. Acaba yanlış mı görüyorum diye birkaç defa baktım, belki gül kokulu çöp torbası değildir de evde kullanmak için çantadır o gibisinden kendimi kandırmaya çalıştım ama tabi ki olmadı. Gül kokulu çöp torbası üretmeyi aklından geçiren girişimciye, o üretimi yapana, o ürünü satana, gül kokulu çöp torbası alıp evinde envaiçeşit çöpü harman yapıp atan sözde bilinçli tüketiciye saygılarımı sundum. Yoksa siz küfredeceğimi mi sanmıştınız(!)
Çöp torbası mevzuna uzağım, konunun cahiliyim. Marketten, pazardan aldığımız poşetlerle günlük çöpümüzü atıyoruz. 3-4 kişilik bir ailenin o devasa torbaları her gün doldurmasına imkân yok. 2-3 çöpü biriktirip torbanın dolmasını mı bekliyorlar, yoksa her güne bir torba mı kullanıyorlar bilmiyorum. Zaten bu güne kadar çöpün kapıcı tarafından alındığı bir apartmanda da oturmadım. En son 3-4 yıl önce ev taşıyacağım sırada dolaptaki ıvır zıvırları koymak, kolilere koyduğum kitapların üzerini örmek için marketten çöp poşeti almıştım. Eminim ne poşeti üretenler, ne de poşetin kendisi böyle bir amaç için kullanılacağını tahmin etmemiştir. O zaman aldığım poşetler sarı renkteydi, paketin üzerinde limon kokulu yazıyordu. Neticede çöp torbası yani aromalı koksa ne olur, kokmasa ne. Zaten içindeki ağır kokulu yemek artıkları falan her türlü kokuyu bastırmaya yeter.
Bir insanın çöp torbasından beklentisi sağlam olup, içerisine dökülen çayın artığını, karpuzun suyunu falan damlatmaması olmalı, gerisi artistlik… Gül kokulu çöp torbası üreten akıldan korkulur, günahlarını almak istemiyorum bu ürün eğer bir de yerli üretimse vay halimize. Gülün, gül kokusunun, medeniyetimizde, kültürümüzde önemi, anlamı, neyi sembolize ettiği konusunda burada uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bilen bilir, bilmeyen de bir zahmet araştırsın yani Google’a sorsun. Büyüklerimiz gülü yere atmaya bile kıyamaz, yerde görse saygılıyla alır, yüksek bir yere koyardı. Şimdi siz, kardeşim adamlar beş paralık çöp torbasına gerçek gül kokusu kullanacak halleri yok, laboratuvar ortamında oluşturulan kimyasal çakma gül kokusudur o falan demeyin. Önemli olan kokunun nasıl oluşturulduğu değil, gül kokusu ve çöp torbasının bir araya getirilmesidir. Bugün bunu yapan vicdansızlar yarın en büyük nükleer bombayı da yapabilir. Mesele o derece ciddi.
Burada klişe kapitalizm eleştirisi yapmanın âlemi yok. Demek talep var ki adamlar bu derece alçalıp bu torbaları üretebiliyorlar. Bu ürünü alıp kullanan aklıevveller de aynı şekilde devam etsinler. Başımıza bunca musibetin gelmesinde gül kokulu çöp torbasının payını da unutmayalım(!)