İsmail Yaşa
İsmail Yaşa Dev projeler ne olacak?

Dev projeler ne olacak?

Türkiye 2023 yazında yapılacak başkanlık ve milletvekili seçimlerine her geçen gün biraz daha yaklaşırken birçok sorunun cevabı henüz belli değil.

Cumhur İttifakı, adayının yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olacağını çoktan ilan etti.

Fakat karşısına Millet İttifakı adına kimin rakip olarak çıkacağı meçhul.

Hatta muhalefetin tek bir ortak adayla mı yoksa ilk turda birkaç adayla mı seçime gireceği dahi bilinmiyor.

Son günlerde medyada bu konu yoğun bir şekilde tartışılıyor ve tahminler adeta havada uçuşuyor.

Türkiye için hayati öneme sahip seçimlere doğru giderken birçok kişinin zihnini meşgul eden bir soru da şu:

2023 yazındaki seçimleri muhalefet kazanırsa Türkiye’nin bugün gururla dünyaya tanıttığı ve ülkeye büyük yararları olacak dev projelerin akıbeti ne olacak?

Mevcut iktidarın değişmesi halinde Milli Muharip Uçak (MMU) ve diğer savunma sanayii projelerinden Mavi Vatan’a, Kanal İstanbul’dan Karadeniz ve Akdeniz’deki doğalgaz ve petrol aramalarına kadar birçok konuda Türkiye’nin politika değişikliğine gidip gitmeyeceği merak ediliyor.

Türkiye’yi seven ve ülkemize ilgi duyan birçok Arap entelektüelden duyduğum soruyu geçenlerde Mehmet Acet de Yeni Şafak’taki köşesinde gündeme getirmiş.

Muhalefetin bu konulardaki vizyonunun ve yaklaşımının ne olduğunu, neden hiçbir şey söylemediklerini sorgulayan Acet, yazısını “Bu duruşu güven verici buluyor musunuz?” sorusuyla noktalamış.

2023’te iktidar değişikliği olursa dev projelerin akıbetinin ne olacağını tahmin etmek için Millet İttifakı’nın söylemlerine ve CHP’li belediye başkanlarının icraatlarına bakmak yeterli.

Yerel seçimlerden bu yana heykel dikmekten ve mülteci düşmanlığından başka yaptıkları bir şey yok.

Arada bir de vals yapıyor ve çıplak sema gösterisi düzenliyorlar.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tesislerinde su gibi içki satışına 27 yıl aradan sonra yeniden başlandı.

CHP zihniyetinin bunca şeye rağmen bir arpa boyu kadar değişmediğini görmemek için kör olmak gerek.

Dolayısıyla Türkiye’nin hayati öneme sahip projelerine ne olacağını tahmin etmek de zor değil.

Kiminin akıbeti “temel atmama töreni” ile iptal edilen Silahtarağa İleri Biyolojik Arıtma Tesisi projesi gibi olacak.

Kimine çeşitli bürokratik engeller çıkarılacak.

Belki bazılarını da yandaşlarına peşkeş çekecekler.

Birçok yatırımcı yabancı düşmanlığı sebebiyle ülkemizden kaçacak.

Bütün bunlar olurken de bugünden yapmaya başladıkları gibi kendilerini haklı gösterebilmek ve suçlarını gizleyebilmek için yalanlarla ve algı operasyonlarıyla kirli propaganda yollarına başvuracaklar.

“Yapraklar alkışlıyor” diyecekler.

Dev projelerin gerçekte “Türkiye’nin yararına olmadığını” ve “birilerine para kazandırmayı amaçladığını” ileri sürecekler.

“Minareyi çalan kılıfını hazırlar” atasözünün de ifade ettiği gibi elbette bir takım bahaneleri olacak.

Fakat hiç kimse Türkiye’ye çağ atlatacak projelerin aynı heyecan ve ilgiyle sürdürüleceğini düşünmesin.

Ege’deki ve Doğu Akdeniz’deki haklarımızı Yunanistan’a ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne vermeye çoktan hazırlar.

Bu söylediklerime inanmayan olursa Yunanlılarla aynı dili kullanan ve “Mavi Vatan diye bu 200 mile kadar uzanan alanı da kendi egemenlik alanınız olarak görürseniz, o zaman saldırgan ve yayılmacı bir algı yaratırsınız” diyen CHP Genel Başkan Başdanışmanı Ünal Çeviköz’ün skandal açıklamalarına baksın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Yaşa Arşivi