Bu adamlar nereye bakıyor?
Almanya Cumhurbaşkanının Türkiye ziyaretinin İstanbul ayağında hep birlikte şahit olduğumuz ilginç fotoğraflar vardı.
Almanya Cumhurbaşkanının programında aynı fotoğraf karesine giren Ekrem İmamoğlu, Abdullah Gül ve Abdullah Gül’ün bazı kurmayları dikkatleri üzerlerinde topladılar.
Çekilen fotoğrafların servis edilme şekli eski bir yeşilçam filmini hatırlattı bana “bu adamlar nereye bakıyor?” deniliyordu filmde. Tabi biz fotoğraftaki adamların nereye baktıklarını biliyoruz.
Seçimlerde herhangi bir varlık gösteremeyen ve teşkilatlarından da pek haber alınamayan bazı partilerin bir nevi akıl hocası olarak da anılan Gül’ün programda boy göstermesi sahne arkasından sahne önüne geçiş provası olabilir mi?
Seçim sonuçlarına bakarak yeni siyasi yol haritaları çizmeye çalışanlar bana göre hata yaparlar.
Seçim sonuçlarının, büyük oranda ekonomik durum sebebiyle ve yine gönlü AK Parti’yle olan, yüreğinde Recep Tayyip Erdoğan olan seçmenin sandığa gitmemesiyle belirlendiği gerçeğini unutmamak lazım.
Seçmen kendince “beni görün” demek istedi. Ve bu resti çeken seçmenlerin büyük kesimi bu sonucu beklemiyordu. Bu pazar yeniden sandığa gidilse sonuç ekranları yine alışık olduğumuz AK Parti renkleriyle kaplanır.
Ekonomi hallolunca her şey tamam olur yaklaşımını da doğru bulmuyorum. Her Bakan, her Milletvekili, her partili Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi gönüllere girmenin yolunu bulmalı. Halka dokunmadan, vatandaşın derdiyle hemhal olmadan yol alınamayacağını yaşayarak gördük.
İki seçim sonunda bir kez daha Recep Tayyip Erdoğan’ın ne kadar güçlü bir lider olduğunu görmüş olduk. Bir önceki seçimde Cumhurbaşkanı olacağım diyen isimle başbakan olacağım diyen isim iki seçimin ardından siyaset dünyasından silindiler.
Cumhurbaşkanı yardımcısı olmayı hayal edenlerin bir kısmı sessiz sedasız ortalarda dolanırken iki tanesi de yine belediye başkanlıklarına talim ediyorlar.
Çizdikleri hiçbir yol haritasının gerçekleşmemiş olmasını göz önünde bulundurursak iki seçimin de galibi Recep Tayyip Erdoğan diyebiliriz.
Son 20 yılda olduğu gibi önümüzdeki dönemde de siyasi yol haritasını belirleyecek lider bellidir. Batılı liderlerden medet umarak yok haritası çizmeye kalkan o yolda kaybolur. Fakat “Kimler kimlerle beraber” diyeceğimiz yeni oluşumlar yeni birlikteliklere de hazır olmakta fayda var. Görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler.