Bizim Başkanın Hikâyesi
Hani AK Partinin yerel seçimlerde kullandığı sloganı var ya “Bizimkisi Bir Aşk Hikayesi” diye bu haftada buna tam uyan bir kişilik olduğuna inandığım ve bizim başkanın hikayesi var ve sizlere önceki dönem Belediye Başkanımızın hikayesini anlatacağım. Buyurun başlayalım.
Soğuk kış günlerinde 2014 yılı ocak ayında yerel seçimler arifesinde ziyaretime geldiğinde tanıdım. İyi ki tanımışım dediklerim arasında yer alıyor. Hani tarif edecek olursam kara kuru benden kısa ama normal standartlarda boya sahip sıcak mizaçlı fakat heyecanından mıdır nedir bilemediğim yerinde duramayan ve sürekli konuşarak projelerinin olduğunu ve bu şehri tam anlamı ile yaşanabilir modern bir şehir haline getireceğinden bahseden bir Belediye başkan adayı olarak tanıdım kendisini. Dedim ya iyi ki tanımışım dediğim bir şahsiyet, bizim buralar iklimi, doğası zor olan bir bölge ve bu şartları gereği insanlarımız da sert mizaçlıdır. Kışın kar ile mücadele yazın yayla yolları ve mahallelerimizde ki yol ve su sorunları neredeyse hiç bitmez, bizim insanımız bütün bu sorunların içinde kendi hayat mücadelesini verir. Evet, 2014 yılından sonra tüm bu sorunlar ile canla başla uğraştığına, Sosyal projelerden, tarih turizmine verdiği önem bu bölgenin daha yaşanabilir bir yer olmasına çabaladığına çok şahit olmuşumdur. Yaptığı hizmetlerden gelen veya gelecek olan tepkilere bazen dinleyip ortak yol bulmuş bazen de doğru bildikleri için ısrar etmiş biriydi bizim başkan. Anıları çoktur ama bana anlattığı ilginçti size aktarayım. “Üç beş mahalle muhtarının istekleri olmayınca başkana kızıp makamına tartışmaya gelen muhtarları bir çay veya kahve ile sinirlerini hafifleterek uğurlarken muhtarlardan biri ya başkanım biz buraya seninle kavga etmeye geldik nasıl yaptın da bizim gönlümüzü aldın anlayamadım” dediklerini anlattı.
Bundan birkaç ay öncesi AK parti belediye Başkan adayları listesinde mevcut başkanın isminin olmadığını öğrenen yerel de bir arkadaşımın şu ifadelerini size aktarmak istedim. “Adam gibi geldi ve Adam gibi gidiyor.” Belediyecilikte halka hizmetin hakka hizmet olarak görülmesinin esas olduğunu ve bu insanların yol, su ve kanalizasyon gibi hizmetleri en iyi şekilde alması gerektiğini ve bunun için gece gündüz demeden çalışacağını söylemesi ve benim hatalarım olabilir sizlerden ricam beni bu konuda uyarın demesi bizim gönlümüz de özelde benim nazarım da yer eden bir kişilik bir hizmet adamı olmuştur. Eskiden musluklardan akan suyu içemeyen, şehir içi trafiğinde çukurları ezberlemiş bir mahalleden öbür mahalleye kestirme yolları iyi bilen biri olarak, gözden ırak bu yolları asfalt yapan kim olursa Allah Razı olsun diyeceğim diye eskilerden böbürlendiğim bu yolları asfalt yapması, diğer taraftan Başkanım bizde yaylacılık var yayla yollarımız çok kötü bu yolların özellikle yapılması bölgemiz de ekonomiyi ve kültürümüzü geliştirir diyerek anlattığım eksikliklerden hepsi olmasa da kısmen büyük bölümünü bitirmesi bölgemiz de yaşayan ben dahil çoğu insanın takdirini kazanmış bir başkan olarak görevini tamamlaması ve her başkanın kolay kolay kazanamayacağı bir konumda olmasına sebep olmuştur oda hizmet adamı olmak, çoğu bilinmese de yerel de halkın takdir ve teşekkürünü almasını bilen biri olmasını mı daha hangisini sayayım. Ha bu arada o da bir insan sonuçta hataları olmadı mı olmuştur, ben dış bakıda gördüğüm hatalarını kahve içme bahanesi ile kendisine bir değil birkaç kere uyarılar da bulundum ve hatalarını ilettiğimde bazıların da savunma yaptı, bazılarında da evet ben hatalıydım şöyle düzelteceğim diyerek beni dikkate aldığını belli eden bir başkandı, dedim ya iyi ki tanımışım dediğim kişilerden. Bana Ali bey ben her işimde Allah’ın rızasını kazanmak için bismillah diyorum Belediye başkanlığı zor bir hizmet ve ben bunu Allah rızasını kazanmak için yaptım diye yaptığı hizmetlere ölçü koyduğunu izah ederdi ve bence de başarılı oldu. Beş yıllık görevinde gerçekten de yaşanabilir sosyal alanları ve peyzaj çalışmaları ile bozkırın çehresini değiştiren bir başkan oldu. Kişilere değil halkın ihtiyaçlarına sosyal hayatın önceliklerine göre bir başkan olarak bayrağı kendisinden sonra gelen yeni başkana devretti.
Anlattığı birkaç hikayeyi sürekli ondan dinleyince bunlardan biri “kenardan geçeyim yol sizin olsun” diye başlayan Bozkır türküsünün hikayesini sürekli anlatırdı ben de ya başkanım başka hikaye yok mu diye mırıldandığım ama iyi yürekli ve tam bir dava adamı olan bir kişilik ve Başkan idi Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün. Başkanım Allah yolunu ve bahtını açık etsin. Saygılarımla