Tarık Ziyad
Tarık Ziyad Anne hakkı

Anne hakkı

Kıymetli dostlar, malumunuz üzere dün 8 Mart Dünya Kadınlar gününü kutladık.

Hayatımızın en önemli karesinde yer alan, ömrümüzün her noktasını dizayn eden meleklere ne kadar teşekkür etsek azdır.

Maalesef ülkemizden kadınlara gösterilen ilgi İslam inancı ile bağdaşmıyor. Nitekim Hz. Muhammed (sav) bir Hadis-i Şerif’te şöyle buyurmaktadır:

“Kadınlar Size Allah’ın emanetidir.”

 Toplumumuzun kanayan yaralarından biri de kadın cinayetleri başta olmak üzere “Allah’ın emaneti” olan kadınlarımıza (Anne) göstermemiz gereken değeri göstermememiz.

Toplumun sosyolojik yapısının en önemli katmanlarıdır kadınlar. İfade ettiğimiz gibi ömrümüzün her noktasını dizayn ediyorlar.

Yukarıda sıraladığımız bilgiler ışığında, hayatımızın biçimlenmesinde en önemli başrol oyuncusu annelerdir. Doğal olarak Anne Hakkı dünyada eşi benzeri olmayan bir haktır.

Bu meyanda düşünmemizi gerektirecek, detaya daldığımızda annelerin ne kadar fedakârlıklar gösterdiğini rahatlıkla müşahede edebiliriz.

Düşünmeli ki anne, birçok çile ve ıstırapla 9 ay boyunca yavrusunu karnında taşıyor, doğum vakti gelince de dayanılması güç sancılarla yavrusunu doğuruyor.

Belki de anne için asıl süreç bundan sonra başlıyor.

Uykusuz geceler, her yaştaki gelişimini takip edip yer yer yaramazlıklarını çekiyor.

Bunca zahmetlere bakıldığında bunlar para ile menfaat ile yapılacak şeyler değil. Bu fedakârlıklar Yüce Rabbimizin verdiği şefkat duygusuyla ilgili.

Bunca zahmetlere, fedakârlıklar günümüzde maalesef karşılık bulmuyor. Çocuklarımızın, gençlerimizin hoyratça yaşantısı, kadir bilmezlik maalesef annelerin üzülmesine, hakkının çiğnenmesine sebebiyet veriyor.

Özellikle dijital çağın zirve yaptığı bir dönemde aile ilişkilerini toparlaya gayret gösteren annelik kurumu maalesef burada da karşılık bulmuyor.

Ruhunu, fikrini, bedenini dijital ortama, sosyal medyaya esir eden bir toplumun sosyolojik açıdan gelişmesi ve ilerlemesi zordur.

Bu uğurda sadece savaş veren anneler, göremediği ilginin tam zıddını görüyor.

Baskı, şiddet, gereksiz televizyon kanallarının programlarında teşhir…

Kadınlarımızın hak ettiği değer bu değil. Doğurmayı bilmeyenler öldürmeyi nerden biliyor sorusu belki de çok şeyi açıklayacak.

Artık bir noktadan sonra kalemim utanıyor, yazmaya hicap ediyor.

Kıymetli dostlar!                                                  

Bu konuyu yazmak elbette haddimiz değil. Bir erkek olarak en azından kadınlarımıza, en önemlisi annelerimize ne denli değer vermemiz gerektiği hususunda bir damla olmaktır amacım.

Kadın demek Anne demektir. Anne demek yürektir, sevgidir, şefkattir. Anne demek doğumumuzdan ölümümüze kadar duasıyla, merhametiyle, rehberliğiyle, akıttığı gözyaşıyla hayatımızın başrol oyuncusudur.

Biz onun yüreğini inciksek de sevmeye devam eden kutsal varlık…

Değer bilmek… Baş tacı edebilmek…

Tüm Annelerimizin kadınlar günü kutlu olsun…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Tarık Ziyad Arşivi