Aile olmak
Ne demek “aile olmak”, düşündünüz mü hiç?
Toplumun temeli ailedir. Bu cümlenin üzerine bolca kafa yormak gerekiyor. Aile sağlıklı olursa toplum da sağlıklı olacaktır. Ülke yaşanabilir, huzur ve ferahla dolacaktır. Aile yapısı bozuk olursa toplumun huzuru da kaçacak, ailenin ve toplumun geleceği olan evlatlar iyi yetişemeyecektir
.
Yoksa ilkokulda öğrendiğimiz “çekirdek aile” kavramında mı takılıp kaldınız?
Yani ailenizi sadece anne-baba-çocuk üçgeninden mi sayıyorsunuz. Diğer “aile” modellerini görmezden mi geliyorsunuz?
Mutlu şekilde birlikte yaşayan, toplumun alışık olduğu, “normal” diye tanımlanan çiftler mi?...
Evlilik karşıtı oldukları halde kocaman bir aile olmayı becermiş, çoluk çocuğa karışmış çiftler mi?...
Aile olmak demek sorumlu olmayı baştan kabul etmek demektir aslında”... Ama çoğumuz bunu bilmiyoruz aslında. Bir komşunun bebeğini öldüremeyeceğiniz gibi, kaybolan bir çocuğu bulduğunuzda da “artık benimdir” diyemeyeceğiniz gibi…
Evli olmadıkları halde kıskanılan ilişkiler yaşayan, çoluğu çocuğu olan, birbirlerine deli gibi aşık çiftler gibi…
Sen, ben ve biz..
''Biz'' olma kavramı, aile olmanın olmazsa olmazıdır. ''Senin ve ''Ben''in birleşip ''Biz''i oluşturmadığı müddettçe aile olabilmekten bahsedemeyiz. Aynı zamanda ''Biz'' kavramı içerisinde ki ''Sen'' ve ''Ben''in aileyi oluşturuken sahip oldukları kendilerine has özellikleri süreç içerisinde kaybetmemesi çok önemlidir. Çiftler genelde karşı taraftan değişmesini bekler, ama bu değişim gerçekleştiğinde memnuniyet oluşmayacaktır. Bu yüzden çiftler birbirini değiştirmek için uğraşmamalıdır. İki tarafında birbirini olduğu gibi kabullenmesi ilişki açısından da en sağlıklı olanıdır.
Eşlerin birbirine güvenli bağlanması sağlam bir ailenin kurulmasında çok önemlidir. Güven öylesine kuşatıcı bir duygudur ki aileyi sardığında bireyler huzurun tadını çıkartacaklardır. Eşlerin, en başında birbirlerine güvenip öyle yola çıkması şarttır. Güven duygusu genel anlaşılan manada kolay kazanılan ve kaybedilen basit bir duygu değildir. Bir ömür her koşulda yanında olabileceğini bilmek ve hissettirmek güven duygusunun temelini oluşturur.