YARIŞIN ASIL NEDENİ NE?
CHP'de ki İstanbul savaşının altında ne yatıyor?
Medya CHP'yi köpürtmekten her zaman hoşlanmıştır. Bunun nedeni Ak Parti'ye karşı alternatif oluşturma çabası.
Fakat çok ilginç, CHP Genel Başkanıyla gündeme geliyor ara sıra. Ancak bu gündeme gelmeler genelde Sayın Kılıçdaroğlu'nun gafları ve potları oluyor.
En son pot viski konusu. Sayın Kılıçdaroğlu önünde viskiyle poz verince yine olay oldu.
Neyse, kendi tercihi, rakı içse ne olur. Seçmenleri düşünsün.
Fakat CHP'de bu günlerde yaşanan İstanbul savaşı bende farklı çağrışımlar yapıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Sarıgül ve Gürsel Tekin ciddi bir mücadele içine girmiş durumda. Adeta taktik ve stratejiler havada uçuşuyor.
Peki ama mücadele sadece adaylık için mi?
Bana göre hayır!
İstanbul için girişilen bu adaylık mücadelesinin altında başka nedenler yattığı düşüncesindeyim.
Öncelikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni CHP'nin kazanma ihtimali zayıf. En ciddi çalışma Kıloçdaroğlu adayken yapıldı ama netice değişmedi. Pek değişecek gibi de görünmüyor.
Öyleyse seçimi kaybedeceğiniz kesin gibi görünen bir şehrin belediye başkanlığı adaylığı için yapılan bu savaş ve girilen bu mücadele neden?
Ben bu kavganın genel başkanlık için ypıldığını düşünüyorum.
Kılıçdaroğlu çok zayıf bir genel başkan. Ne kitleleri harekete geçirecek bir birikimi nede karizması mevcut. Ayrıca siyaseti yönlendirecek manevra kabiliyetine sahip değil. Zaten sokağın nabzından da uzak.
Konjektür genel başkanı. CHP'de ki sisasi oyunların kendisine gene başkanlık hediye ettiği bir bürokrat.
Mustafa Sarığül ve Gürsel Tekin bu durumun farkında.
CHP'de pirim yapan bir ismin genel başkanlık potasına gireceğinin farkındalar kısaca.
Peki CHP'de pirim nasıl yapılır?
İşte bunun için en önemli basamak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı.
İstanbul'a aday olan CHP'de güç kazanacak.
CHP'de güç kazanan ise genel başkanlık potasına girecek.
Kısacası şu anda CHP'de Mustafa Sarıgül ve Gürsel Tekin savaşının nedeni İstanbul adaylığı değil, genel başkanlığa giden yolu açma savaşı.
Bu günlerde kulaklara çalınan bir iddia var.
"Ak Parti'nin alternatifini oluşturmaya çalışan para babaları Mustafa Sarıgül'ü CHP'ye dayatıyor"
Kılıçdaroğlu'ndan netice alamayacaklarını gören baronlar, ibrelerini Mustafa Sarıgül'e çevirmiş durumda. Bu bir iddia doğruluk payı var mı? Bilmiyorum.
Ancak Mustafa Sarıgül, "ben CHP'ye gitmem, CHP beni davet edecek" diyerek bu iddianın doğruluğunu kanıtlıyor gibi adeta.
Mustafa Sarıgül kendisinin CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı olacağından emin görünüyor. Yoksa neden böyle iddialı açıklamalar yapsın?
Pekı Gürsel Tekin'e ne olacak?
Sarıgül'ün Adaylığına bağlı Gürsel Tekin'in siyasi hayatı.
Şayet Sarıgül İstanbul'a aday olursa İkinci aşamada CHP genel başkanlığı olacak. İkinci aşama gerçekleşirse Gürsel Tekin CHP'de siyaset yapma şansı yakalayamaz.
Eğer Gürsel Tekin İstanbul adayı ilan ederse bu sefer Gürsel Tekin genel başkanlık için mücadele verecek ve bu hayal gerçek olursa Mustafa Sarıgül'ün hayalleri suya düşecek.
Sonuç olarak görüyoruz ki CHP'de yapılan savaş bir adaylık savaşı değil. Siyaseten ölüm kalım savaşı. Mevcudiyet savaşı. Bakalım ayakta kalan kim olacak. Zira bu arenaya iki kişi girer bir kişi çıkar.