ŞİMDİ BİZ SENİNLE AYNI İLAHA MI İNANIYORUZ?
Şu dünyada ülke menfaatini düşünmeyen tek devlet sanırım Türkiye…
Hatırlar mısınız Kurtlar Vadisi dizindeki Muro karakterini?
Ne derdi vicdanı sızladığında?
“Nalet olsun içimdeki şu insan sevgisine?”
İşte bizim içimizdeki vicdana bazen Muro gibi isyan etmek istiyorum. Ancak sonra insanın yanında götürdüğü tek şeyin amelleri olduğu aklıma gelince, boş ver diyorum. Doğru olan bu…
Ancak bir gerçek var: Dünyada vicdanı olan tek toplumun neredeyse Türkler olduğu gerçeği.
Bakmayın siz her türlü adam var içimizde, bu doğru. Ancak iş zora geldiği zaman biz mazlumun yanında olmayı da gerekirse tek vücut olmayı da bilen bir milletiz.
Bakın abartmıyorum. Bugün topraklarımızda barındırdığımız mülteciler dünyanın hangi ülkesine gitse o ülke halkı isyan ederdi.
Dile kolay, milyonlarca yurtsuz insan. Bu insanlara devlet bakıyor. Kimi kamplarda, kimisi sokaklarda dilenci… Çocuklarımız okullarda yan yana oturuyor. Artık şehrin her noktasında kendilerine rastlamak mümkün.
Halkımız bu olaya nasıl yaklaşıyor?
“Allah göstermesin, ya bizim başımıza gelse?..”
Olaya bu çerçeveden bakan Türk halkı bugün müthiş bir dayanışma örneği göstererek dünya mazlumlarının yanında yer alıyor.
Peki, aynı coğrafyada bizim hemen dibimizde yaşayan ve sözüm ona yine Müslüman olan kimi devletlere bakalım. Durum bizde ki gibi mi?
İşte çok uzağa gitmeye gerek yok. İran var hemen yanımızda.
Suriye sorunu patlak verdiğinden beri müdahaleci…
İlk başlarda gizliden bunu yaparken, artık Rusya ve Katil Esed’le ittifak yaparak açıktan bölgede bulunuyor.
Söyleyin bana sizin de içinizden geçmiyor mu?
Aynı Allah’a inanan, aynı Kıbleye yönelen ve aynı dinin mensubu iki devletin konuya yönelik tutumları arasında nasıl bu kadar büyük farklar olabiliyor?
Biz diyoruz ki: Esed sivil halkı öldürüyor. Gitmeli…
Onlar diyor ki: Esed kalmalı…
Biz diyoruz ki: Rusya sivil halkı hedef alıyor…
Onlar diyor ki: Ruslar’la müttefikiz…
Biz diyoruz ki: Mezhep önemli değil, bu insanlar Müslüman, hadi dini de bırakalım, insan…
Onlar diyor ki: Bölgede Şii varlıkları tehdit altında…
Sorumu yine soruyorum: İki Müslüman devlet arasında bu denli büyük politika farklılığı nereden geliyor?
Aslında bu sorunun yanıtı daha önce vermiştim.
İnandığın din aynı, Allah’ta aynı. Ama adamlar farklı…
Fars kültürü ve bununla birlikte mezhebini her şeyin üstünde tutan bir devlet, yeri geldiğinde elbette insanlığı değil, kendi toplumunu ve ırkını düşünecektir.
Peki, bana söyler misiniz bu yaklaşımın Allah tarafından lanetlenmiş Yahudi anlayışından farkı nedir?
İran yıllarca Yahudi karşıtlığıyla nam saldı.
Ancak bir bakıyoruz, tutum ve davranışlarının pekte onlardan geri kalır yanı yok.
Yahudiler vaat edilmiş toprakların peşinde koşarken bugün İran’da o topraklara Şii’leri yerleştirerek ya toprakları elde etmek ya da kendisine benzer bir Şii devleti kurmak için mücadele ediyor.
Bütün bu bilgileri üst üste koyduğumuzda gerçekten İran Devleti’nin İsrail Devleti’nden farkı ne oluyor?