Sabit Talha Şahin
Sabit Talha Şahin Yalın İfadesizlik

Yalın İfadesizlik

Simalar ardına gizlenen, tartışmalı varlığı süregelen, kaçışsız, gerçeksiz ve görünmez... Tüm dayatılanlardan sıyrılmış, hislere karşı dikilmiş duvarlar, teklikte güveni tatmış yaşayan, bir o kadar da yaşanan. Farklı, toplumda aramayan nitekim aranmayan. Bulunmaz ve bulunamaz olmuş olan. Yakını nedir bilinmez, mesafeler görünmeden oluşur onunla, arada. Suçludur kimisi, hatalı, deli, korkak, gerçekliğinden habersiz yaşamının unutulacağına dair tehdit edilen. Bilinmez ki teki yokluğudur onların, son ulaşılmış, sonsuz ise en nice arzularıdır. Duyulmaz naraları göğe bakmayanlar tarafından. En çaresizler de o gökyüzündeki haykırışlardır oysa, terk ettikleri kalplerin acı dolu yükleri omuzlarında, bulutları oluştururlar. Doğrudur, bulutlar yalnız sanatçıların eserleridir. Çığlıkları maviliklerde şekillenen, sanatı kendi olan şaheserlerin. Aykırılıkla suçlanmış, sürgün edilmiş ilham dolu kalplerin, kendilerinden başka kimseyi bilememiş renklerin intikamı. Onları dört duvar ardına kapatanların sıkışıp kalacağı şu dünyada, hiçbir anlarını özgür hissetmemeleri için verdikleri son kusursuz eser. Birbirlerinden habersiz sayısızın ortak ifadesi, sonsuzun, en büyük arzunun gerçeğe dökülüp de karışması.

Yalnızların, yalnızın, yalnızlığın oluşu. Öyle ki yalnız güne karışmamış zincirli yürekler habersizdir. Nihayetinde ondandır doğan güneşin tadını alan bir daha aya gözükmez, ulaşamaz eskisine...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Sabit Talha Şahin Arşivi