Son 10 yılımız var!
Tıpkı Koronavirüs sürecinin ortaya çıkardığı küresel kırılmalar gibi, iklim değişikliği konusu da dünya ticaretinde çok çok önemli değişiklikleri ortaya çıkarmaya gebedir.
2022-2024 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programda yer alan Sanayide Yeşil Dönüşüm ve Yeşil OSB konusu bütün firmalarımızı ilgilendiriyor. İklim değişikliği ile birlikte yeşil yönetim ve yeşil ekonomi süreci, önümüzdeki dönemde dünya ticaretinin en önemli gündem maddesi olacak.
Bundan sonraki süreçte, firmaların karbon ayak izi sorgulanmaya başlayacak. Hatta firmalar ihracatta karbon ayak izi vergisine muhatap olmaya başlayacak. Bütün dünya, özellikle de Avrupa Birliği adım adım buna hazırlanıyor.
Ülkemiz de bu konuda çok önemli adımlar atmaya başladı bile.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birlemiş Milletler Genel Kurulu’ndaki konuşmasında bu konuda yeni bir ufuk belirlemiş, 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma devrimini başlatmıştı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da Konya’da düzenlenen İklim Şurası ile bu konuda ilk ciddi adımı attı.
Şura’da; Bakan Kurum, çok önemli uyarılar yaptı. "Gidişatı değiştirebileceğimiz son 10 yılımız var. Bu fırsatı değerlendirebilecek son nesil biziz” diyerek olayın ciddiyetini net bir şekilde ortaya koydu.
Karbon salınımının azaltılması noktasında, daha yeşil, daha yaşanabilir, ağaca, suya ve doğaya önem veren bir gelecek için başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Bakanımız Murat Kurum olmak üzere herkes olayın ciddiyetinde.
Konya’nın sanayici ve üretken elleri de bu işin ciddiyetinde olmalı diye düşünüyorum…
Yeşil dönüşüme uyum süreci, Avrupa pazarındaki ihracatın korunması ve geliştirilmesi açısından çok önemli.
Bu sebeple, Konya’nın üretken firmalarının özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı hakkında çok hızlı adımlar atması elzemdir.
MÜSİAD Konya Şubesi’nin üzerinde çalıştığı "Model bir şehir: Karbon Nötr Konya" projesi, Konya’da bu noktada atılan ilk adımlardan birisiydi.
Konya’yı 2042 yılında Avrupa’da karbon salınımının sıfır olduğu ilk şehir yapmayı hedeflediklerini ifade eden MÜSİAD Konya Şube Başkanı Hilmi Kağnıcı, Nötr Karbon üzerine hazırladıkları raporun öncü olacağını söyleyerek, tüm Konya’yı bu konuda birlikte hareket etmeye davet etmişti.
Bu ufuk hayli önemliydi. Gerçekten de birlikte mücadele etmekten başka çaremiz yok…
Nitekim, geçtiğimiz gün Konya Valiliği’nde; Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı, Konya Valiliği, Konya Sanayi Odası ve Konya Organize Sanayi Bölgesi tarafından Avrupa Birliği Sürecinde Ekonomik Dönüşüm toplantısı gerçekleştirildi.
Toplantıda; Avrupa Yeşil Mutabakatı ve beraberinde yaşanacak yeşil dönüşüm süreci ile bu sürecin sanayi sektörlerine etkisi konuşuldu.
Vali Vahdettin Özkan, Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı, Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Vali Yardımcısı Aydın Erdoğan, Konya Sanayi Odası Meclis Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, Konya Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları M. Veli Tekelioğlu ve Ömer Saylık, MÜSİAD Konya Şube Başkanı Hilmi Kağnıcı, Konya Ticaret Borsası Meclis Başkanı Namık Köklüsoy, MEVKA Genel Sekreteri İhsan Bostancı, KOP Başkanı Mahmut Sami Şahin ile KSO yönetim kurulu üyeleri ve meclis üyelerinin katıldığı bu toplantıyı ben çok kayda değer buldum…
Konya, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın sanayiye etkileri konusunda ülkemizde adım atan illerin başında geldi.
Bu sevindirici.
Görüldüğü gibi ülkemizde bu mücadeleyi en başarılı şekilde yürütecek şehirlerin başında yine Konya gelmektedir. Çünkü Konya’nın kapasitesi ve yapısı bu mücadelenin en sağlam kalesi olmaya çok elverişlidir.
Dünya ticaretine yön vermek için, kuraklık ve kıtlığa karşı kendi kendine yetebilen bir ülke, bir kent olmak için bu konuyu çok ciddiye almamız gerekiyordu.
Bu konuda çabalayan, fikir aşındıran, emek sarf eden, ortaya bir proje koyan kim varsa desteklenmeli, hep birlikte bu yola biz de baş koymalıyız.
Türkiye'nin en temiz, gecekondu probleminin olmadığı, şehir planlamasının daha kolay yapılabildiği ve en düzenli organize sanayi bölgelerine sahip şehri olan Konya, bu başarıyı rahatlıkla elde edebilir.
Bakan Kurum’un iklim değişikliği ile mücadeleyi başlattığı şehrin Konya olmasını bu açılardan da çok iyi değerlendirmemiz gerekir.
Koronavirüs sürecinin etkilerinin yavaş yavaş kırıldığı bu günlerde, bu atılımın yapılmasını diliyor; iş insanlarımız başta olmak üzere ülkesinin kalkınması için elinden gelen her şeyi yapmaktan sakınmayan değerli isimlere teşekkür ediyorum.
Bu dünya bizim tek yuvamız.
Onu yaşanılır kılmak, tek çaremiz.
