Rezilliğin üstünü örtemediler!
Haftanın ilk gününden herkese merhaba. Konya epey zamandır çok hareketli günler yaşıyordu. Geçen haftalara göre bu hafta nispeten sakin geçti. Türkiye Girişimci Buluşması Zirvesi’ni ve Başkan Altay’ın gençlik projeleri tanıtım toplantısını saymazsak pek de yoğunluğumuz olmadı.
Dolayısıyla yerelle ilgili gündeme getireceğim pek fazla bir konu yok elimde.
Can sıkıcı bir konudan bahsedeceğim.
Bugün, şehit ailesine çok ağır küfür eden sözde milliyetçi bir milletvekili(!) ‘Lütfü’ yazımızın konusu…
Sevgili okurlar, aslında bir siyasiye bu şekilde sadece ismiyle hitap etmeyi kendime pek yakıştıramıyorum. Ama bahse konu olan şahsın soy ismini hak etmediğini düşündüğüm için bu şekilde hitap etmem gerekti.
Bilmem anlatabildim mi?
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, İYİ Parti'nin HDP ile iş birliği yapmasına tepki gösteren şehit abisine, çok ağır küfür etti. Görüntüler medyaya yansıdı, hepiniz utanarak izlediniz…
Daha 17'sinde toprağa düşen şehidin bacısına galiz küfür savuran İP Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, konunun medyaya yansıması üzerine yaptığı iğrençliği provokasyon deyip örtbas etmeye çalıştı.
Önce "Ben küfretmedim" dedi.
Sonra "Provokatör" dedi.
Sonra "Görüntü montaj" dedi.
Saçmaladı durdu.
Baktı ki tepkiler büyüyor, geri vites yaparak şehit abisine küfrettiğini itiraf etti. Meral Akşener’den özür diledi, kendi partililerinden özür diledi ama şehit abisinden ve ailesinden yine özür dilemedi.
Hani derler ya özrü kabahatinden büyük diye. Tam da öyle.
Bu, Lütfü Türkkan’ın kaçıncı vukuatı oldu.
Bu Lütfü Türkkan daha önce de sosyal medya hesabından yine şehit babasını küçümseyen paylaşımda bulunmuştu.
Teröristlerin şehit ettiği Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk’ün babasının mecliste misafir locasında fotoğrafını çekip, “Az evvel ziyaretçi sıralarında yer alan bu sarıklı cübbeli arkadaş kimdir acaba" diyerek algı operasyonu yapmıştı.
Bu Lütfü’nün, şehit yakınlarına saldırganlığının bir sebebi var mıdır acaba?
Lütfü Türkkan’ın şehit yakınlarıyla bir alıp veremediği var galiba. Ne istiyor şehit ailelerinden bilmiyorum.
Ben onu bunun bilmem!
Şehit aileleri milletten ve devletten bağımsız değildir. Şehit ailesine küfreden millete küfretmiştir.
Partisi, ideolojisi falan fark etmez; millete küfreden bir kişi bu milletin vekilliğini de yapmayı hak etmiyordur.
Lütfü Türkkan’ın, çok daha önceden İYİ Parti Grup Başkan Vekilliği görevinden istifa etmesi gerekiyordu!
Lütfü Türkkan’ın bu kadar çok vukuat çıkarıp hala bu milletin vekili olmasını ise kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
Bir değil, iki değil…
Geçtiğimiz aylarda da Lütfü Türkkan’ın Kocaeli Dilovası'nda yer alan çiftliğindeki 15 kaçak yapının yıkımını takip eden gazeteci meslektaşımız Mustafa Uslu, Türkkan'ın korumaları tarafından darp edilmişti.
Yazıklar olsun!
Asıl söz söylenecek olan ise Lütfü Türkkan’ın bu vukuatlarında sağır ve dilsiz rolü yapan İYİ Parti yönetimi.
Rezilliğin üzerini örtmek için türlü türlü algı yürüttüler.
Valiler, İYİ Partilileri gittikleri şehirlerde protesto etmeleri için şehit ailelerini organize ediyormuş da, İçişleri Bakanlığı korucuları organize ediyormuş da bilmem ne.
Hadi oradan.
İYİ Parti milletvekilleri, Lütfü Türkkan’ı aklamak için algı yapmak yerine keşke önce kendi milletvekillerine(!) haddini bildirebilseydi…
