Kurbanda ne keseceğiz?
İslam âlemi 9 Temmuz Cumartesi günü icra edilecek mübarek Kurban Bayramına hazırlanıyor. Hayvancılık ve tarım başta geçim kaynağı olan ülkemiz ise bu yıl kurban hazırlıklarını iyiden iyiye tamamlıyor.
Yavaş yavaş kurbanlık fiyatları da belli olmaya başladı.
Ekonominin bu buhranlı döneminde kurbanlık hayvanların da fiyatları nasibine düşen yükselişi gördü.
Geçtiğimiz hafta İzmir için açıklama yapan İzmir Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Osman Civil, büyükbaş kurbanlıklar için 60-70 bin lira, küçükbaş kurbanlıklar için ise ortalama 3-4 bin lira olacağını belirtmişti.
Samsun Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Erdal Doğan ise Samsun’da küçükbaş kurbanlığın fiyatının 2,5-4 bin TL, büyükbaş kurbanlık fiyatının ise 20-25 bin TL arasında olduğunu söyledi.
2021 yılında ortalama kurban fiyatları, hayvan başına büyükbaşta 6 bin 500 lira ile 35 bin lira, küçükbaşta ise bin 300 lira ile 5 bin lira arasında değişiyordu.
Konya’da ise bu rakamlar 7 veya 6 kişinin ortaklaşa gireceği büyükbaş için 35 bin liradan başlayacağı öngörülüyor. Küçükbaşta da bu fiyatlar 3 bin liranın üzerinden başlayacak gibi.
4 bin 250 lira asgari ücret ile geçinen bir ailenin bu rakamlarla kurban kesebilmesi neredeyse değil artık imkansız. Bir ailede iki çalışan varsa kurban kesmeleri ekonomilerini çok zorlamalarıyla olacak. Gelir biraz daha yüksek aileler artık kurbanlık alırken tekrar tekrar araştıracak, düşünecek, hesap-kitap yapacak.
Peki bu fiyatların bu seviyede olması, gelire göre giderlerin daha çok yükselmesi normal mi? Ekonomi haberlerinde hep söyledik, ‘makas açılıyor durmuyor’ diye. Bu konuda da hükümet bazı önlemler aldı fakat yükseliş ve enflasyon durmadı. Halen de durmuyor.
Yükselişin anatomisini ben çizecek değilim, bu konunun uzman ekonomistlerden öğrenilmesi daha uygun olacak. Ancak, geçtiğimiz günlerde açıklanan konut finans paketiyle ekonomi daha da canlanacak derken, ters orantı oldu. Konut fiyatları arttı, piyasa neredeyse kilitlendi. Net verileri TÜİK’in vereceği Mayıs konut istatistiklerinde göreceğiz.
Hal böyleyken Kurban alacak kesim kara kara düşünürken, kurbanlık satan yetiştiricinin durumu nasıl peki?
Onun da durumu alıcıdan beter!
Yem, elektrik, bakım, saman, mazot…. Giderler artık tümden aldı başını gitti. Hayvan yetiştiricinin kâr payı geçen yıllara göre yüzde 50 oranında düştüğü hesaplanıyor.
Alan da satan da artık memnun değil.
Herkes bu durumundan mustarip ve çözüm bekliyor. Ülkemiz, doğal maden bakımından zengin olmadığı için bu durumun tek çözümünün üretim olduğunu herkes biliyor. Tek alanda olan bir üretim değil, eğitimden başlayarak insanın yaşamında etkili olan tüm alanlarda üretim…
Üretim içinde hepimizin elini taşın altına koyması gerekiyor. Başka çıkış yolu yok.
Yoksa bu duruma hepimiz seyirci kalır ve çözümü hep devletten beklersek, seneye kurbanı sadece zenginler kesecek!