Kur’an-ı Kerim ve Siyer dersleri dolu dolu olmalı

Yeni Eğitim yasasıyla Kur’an-ı Kerim ve Siyer dersleri, seçmeli ders olarak okul müfredatındaki yerlerini aldılar. Okullardaki büyük bir eksiklik bu derslerle giderileceğe benziyor. En azından öyle umut ediyoruz. Çünkü, ben okul hayatımdan hatırlıyorum, dinimizi öğretecek bir tane ders vardı: Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi. Bu derste de öyle doğru düzgün, temel din eğitiminin dışında bir şey öğrenemezdik. Hatta biz bu konuda biz biraz da şanssızdık, Din Kültürü ve Ahlak bilgisi öğretmenimiz konusunda. Neden şanssızdık? Öğretmenimiz Din dersinden çok farklı konular konuşarak dersi bitirmeyi tercih ederdi. Zaten ders saati de yanlış hatırlamıyorsam 1 ders saatiydi. Yani öğretmenimiz aslında mükemmel bir öğretmen olsa da, 1 ders saatinde ne kadar bilgi verilir o da ayrı bir tartışma konusu. Din dersleri elbette bu toplum için çok önemli bir unsur. İşimize gelince Türkiye’nin  %99’u Müslüman demesini biliyoruz ama maalesef yıllardır okullarda Din dersi konusunda büyük eksiklikler vardı. Herkes biliyor ki bu eksiklikler, Türkiye’de yıllarca varlığını sürdüren vesayet yönetiminden kaynaklanıyordu. Allah var, Ak Parti hükümeti bu anlayış konusunda devrim niteliğinde yenilikler yaparak, bu günleri görmemizi sağladı. Belki yöntemler, yaşananlar eleştirilebilir ama güzel bir gelişme olduğu kesin. Bu konu ayrı bir şey, çok fazla girmeyeceğim. Burada değinilmesi gereken asıl konu, bu Kur’an-ı Kerim ve Siyer derslerinin en faydalı ve verimli bir şekilde verilebilmesi. Bu konuda ne yapılabiliri çok iyi konuşmamız ve uygulamamız gerekiyor. Neticede çocuk gelişimini düşünecek olursak, eğitim aileden başlar ve okulda devam eder. Bu noktada okulda verilen eğitim, çocuk üzerindeki eksikliklerin üstüne bir şeyler koyacak kadar içi dolu olmalı. İçi boş bir Din eğitiminin elbette faydası olmayacaktır. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’na, eğitmenlere, sivil toplum kuruluşlarına vs. büyük görevler düşüyor. Seminerlerle, bilgilendirme toplantılarıyla bu konunun detaylı bir şekilde ele alınması, verilecek din eğitiminin sağlam temeller üzerine kurulması mümkün olacaktır.
Gördüğüm kadarıyla Konya bu konuda duyarlı bir duruş sergiliyor. Geçtiğimiz günlerde Ensar Vakfı ve Konya İmam Hatip Liseleri Okul-Aile Platformu tarafından ‘‘Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri ile istişare’’ toplantısı düzenlendi. Toplantı hem bilgilendirmeye yönelik hem de istişareye açık bir toplantı olmuş. Toplantıya katılan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, benim söylediklerime yakın şeyler söylemiş aslında. Bakan yardımcısının da bu konuda hassas duruşu beni mutlu etti. Zaten Erdem, toplantının amacını aynı şekildeki düşünceleriyle ortaya koymuş oldu. Bu konudaki toplantıların, istişarelerin devam ederek, bu derslerin dolu dolu ve gerçekten eğitici bir şekilde geçmesini umut ediyorum. Saygı, sevgi ve dua ile…