KONYA’NIN SEÇİMİ
“Şehirlerin kaderi, ülkelerin kaderidir. Ülkelerin kaderi, insanlığın kaderidir…
Konya’nın kaderi, Türkiye’nin kaderidir. Türkiye’nin kaderi Filistin’in, Suriye’nin, Arakan’ın kaderidir…
Yani… Yani Gazze’nin kaderi Konya’da yazılır… Dünyanın herhangi bir yerinde ölen, yaralanan, aç kalan, horlanan bir çocuğun elinden Konya tutar… Dünyanın herhangi bir yerindeki gözyaşının umudu senin atacağın ‘Oy’dur… Konya’dır… Türkiye’dir… Kısaca, 7 Haziran’dır…
İşte Konya, bunun için gidiyorsun sandığın başına… Unutma!
…..
Seçimler için son haftayı, son virajı yaşıyoruz birlikte… Partiler son ve en güçlü eforlarını sergileyecekler, özellikle de kararsızlar için…
Kararsız sayısı bakımından en az insanın yaşadığı şehir şu an sanıyorum Konya’dır…
Konya eski tüm seçimlerden daha farklı bir süreç yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor... Coşku ve heyecan her zamankinden çok daha azdı tüm süreç boyunca. Bunun en önemli nedeni de Davutoğlu faktörü sanıyorum… Muhalefet “baştan kaybettim”, Ak Parti’de “baştan kazandım” diye bu yaşananların sebebi… Ancak her şeye rağmen Ak Parti’nin Başbakan Ahmet Davutoğlu’na sahip çıkılmasına yönelik sık yaptığı vurgu kampanyanın bir bakıma başarısıydı… Çünkü Konya bu seçimde partiler arasında bir seçim yapmayacak. İçinden çıkardığı Başbakanının başarısı ile diğer liderlerin başarısı arasında seçim yapacak… Daha yaşanabilir bir Konya için… Destek gören… Sorunları çözülen… Yeni atılımlar yapan, yeni yatırımlar alan bir Konya için gidecek sandığa… Ya da yine unutulan, hor görülen, göz ardı edilen bir Konya için…
Şu anki veriler de gösteriyor ki, Konya seçimini çoktan yaptı… Bu nedenle diğer şehirlere nazaran daha az kararsız var Konya’da.
….
“Birlikte yaşamayı ve kültürünü öğrenmeliyiz. Bu nedenle koalisyondan korkmamalıyız…”
Masum sözcüklerin arkasına saklanarak bir büyük tehlikeyi millete yutturmaya çalışmak ihanetin bir başka adı… Onca yaşanmışlığa rağmen, Koalisyondan medet ummak hangi ilacın yan etkisi merak ediyorum… CHP, MHP, HDP yi kaç ayrı pozisyonda değerlendirip bir hükümet çıkarabilirsiniz? Bunun yanıtını bu siyasi tabloyu Türkiye’ye dayatmaya çalışanlarda çok iyi biliyor…
……..
Ak Parti’nin tek başına olmadığı bir iktidarda hükümetin koalisyondan oluşacağı noktasında tüm Türkiye hemfikir… Bu şekilde gerçekleşecek (ki şekillenmesi de, gerçekleşmesi de düşük bir ihtimal) bir siyasi tablonun Türkiye’ye ufacık bile katkısının olmaması bir yana, kapanması 13 yıldan bile daha fazla zaman alacak büyük yaralar açacağı kesin… Düşünün; böyle bir durumda Çözüm Süreci yetim kalmaz mı? Kim sahiplenip devam ettirecek bu süreci… Kanla beslenenler mi? Kan dökülmesinden rahatsız olmayanlar mı? Tüm serveti elindeki silah olanlar mı? Ortadoğu’daki tüm dinamiklerin dışında ellerinde bir koz olarak Kürt’leri bekletenler mi?
Yeni Anayasa tartışmasına girmek bile anlamsız olacak. Çünkü siyaseten bir hükümet kurmakta bile zorlanacak partilerin yeni anayasa gibi bir kaygısı da kalmayacak…
Bürokrasideki vesayeti bitirmek gibi dertleri olmadığını kendileri söyleyen insanların, millete rağmen oluşan hangi yapının hükümranlığını bitirmesini umarsınız…
Her 1.5 yılda hükümet değiştiren bir ülkede nasıl ekonomik istikrardan sözedebilirsiniz… Yazar kasalar 15 yıl öncesine göre daha da küçüldü artık. Yeni yazarkasalar, hükümeti kuramayan siyasilerin kafasına atılabilecek kadar hafif…
Bekleyen beklemeyen hangi yatırım öksüz kalmaz ki… Nükleer Enerji santralleri, 3. Havaalanları, 3. Köprüler… Helikopter, uçak, gemi vs. “Neden üretelim, daha ucuza alıyoruz nasılsa diye” üretimlerimizin boynu bükük kalmayacak mı? Sebebi sadece bu da değil. İlişkilerimizi sıkı tutmalıyız emperyalistlerle… Bunun en kolay yolu da bu; ticaret…
Esed, yalnız bıraktığınız Suriyeli muhaliflerden kaçının boynunu vurduracaktır? Sisi, Ak partinin gidişinin şerefine Mursi’nin idam kararını mı kaldıracak? Kendi iç çekişmeleriyle gününü geçiren Türkiye’nin mutsuzluğundan mutlu olan İsrail ambargoyu kaldırma kararı mı alacak?
Her şey bir tarafa örneğin; Konya’ya düşünülen metro’yu CHP, MHP ya da HDP’den birinin tamamlayacağına inanan varsa gidip oyunu gönül rahatlığıyla o partiye versin…
Ak Parti sonrası ‘tufan’ tehdidi değil bu… Gerçekler…
Sadece henüz yaşanmamış gerçekler… Görmezlikten gelemezsin Konya!
