Hayrettin Atak
Hayrettin Atak Bir ‘Adam’ın yaptığını hiçbirimiz yapamadık!

Bir ‘Adam’ın yaptığını hiçbirimiz yapamadık!

Bizim haber sitemiz de aynı şekilde verdi haberi ‘Salah’ın secdesi sansürlendi’ diye…

Tabi sansürleyeceklerdi. Ne yapacaklar. İnsanların göz göre göre başka bir dinin propagandası yapmasına izin mi vereceklerdi? Peki siz bir hristiyanın yüzmilyonların izlediği bir karşılaşma esnasında hristiyanlığın propagandasını yapmasına gönlünüz razı olur muydu?

Bu bir savaş. Yok öyle kanlı falan değil. Algıyla bir savaş. Ve tabi ki herkes her argümanı sonuna kadar kullanacak…

Futbola uzak olunca bu adama da uzakmışım; ‘Muhammed Salah’    

Bu haberle tanıdım.  

Tanıdıkça “Bir mıh bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu bir milleti kurtarır” benzetmesinde ki ‘Bir Mıh’ın ikincisiyle karşı karşıyaymış gibi hissettim.

Muhammed Salah…

Adı güzel, kendi güzel bir adammış meğer!   

Yaptığı ilmi araştırmaların sonucunda Allah’ın varlığını ve Muhammed Aleyhisselam’ın onun kulu ve elçisi olduğunu kesin formüllerle ispatlamış bir bilim adamı değil…  

Bir dünya savaşını engelleyip milyonlarca insanın ölümünü engellemiş bir siyaset adamı da değil…

Sadece bir futbolcu. Anladığım kadarıyla işini iyi yapan bir futbolcu.

Benim için önemi de attığı goller falan da değil…

Bence en büyük başarısı;

Bütün insanlar Allah’u Teala Hazretlerinden, Hz. Muhammed Aleyhissalem’dan ve dini mübini İslam’dan nefret etsinler diye yüzyıllardır uğraşırken, onun tek başına bu çabaları boşa çıkarmaya  çalışıyor olması. Bu nefret oluşsun diye en kutsal! mücadeleyi Müslümanlar yaparken hem de…

‘Ne yani İslam’ı değiştirip şirin mi gösterecektik!

Tabi şirin göstermeyelim! Kötü gösterelim…  

Mo Salah la la la la
Senin için yeterince iyiyse
Benim için de yeterince iyi
Birkaç gol daha atarsa
Ben de Müslüman olup
Bir camide oturacağım
Olmak istediğim yer orası

Bugün on/yüz binlerce yada milyonlarca her ne kadarsa işte o kadar  Liverpool taraftarına tribünlerden bu şarkıyı söyletiyormuş Salah… Bilmeyenler için diyorum; Liverpool bir İngiltere şehri…!    

On binlerce İngiliz çocuk bu sözleri duyarak büyüyor tribünlerde…

Mısırlı Mohamed Salah, Sisi hayranımıdır, Mursi düşmanı mıdır bilmem? Neyi savunur, insanlara nasıl bir İslam’ı anlatır onu da… Ancak insanların kalbinde İslam’a azıcık ta olsa sempati uyandırdıysa bu her şeye bedel…

Futbol bir endüstri ise biz endüstri olarak kullanmıyoruz. Bir ideoloji ise bir ideoloji olarak ta kullanmıyoruz…  Oyunsa o da değil zaten…

Salah, ülkesi Mısır'da 'uyuşturucudan uzak dur' isimli kampanyada görev almış ülkede rehabilitasyon merkezlerine gelen aramaların yaklaşık %400 artmış…

Tüm dünyanın beğenisini kazanan Mohamed Salah,  Mısır'da aday olmadığı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 1 milyonun üzerinde oy toplamış. Mısırlı vatandaşlar, Abdülfettah es-Sisi'nin yeniden seçildiği cumhurbaşkanlığı yarışında mevcut iki adayın isimlerinin üstünü çizerek oy pusulalarına Salah'ın adını yazmış.

Bizde de; Hakan Şükür ülkesine darbe yapmaya çalışmaktan kaçtı ülkesinden… 249 kişinin şehit düştüğü darbe girişiminden sorumlularından biri…

“Böyle devam ederse onun için Müslüman olurum” diyen İngilizler varmış! Bunu tek sebebi de Salah’ın attığı goller. Muhammed Salah’ta futbolun bir “Emperyalizm maşası” olduğu gerçeğini değiştirmez elbet…

Ayrıca… 

“Futbol yüzünden Müslüman olanın İslamlığı bir sonraki maçın bitiş düdüğüne kadar olabilir” de diye düşünenler haksız da sayılmaz…

Ama sonuçta “Kalplerin sahibi Allah’  

Kim bilir?

Hiçbir sonuç alınmasa da artık Liverpool’da İslam’dan nefret etmek yerine yumuşamış kalpler var orada…

Biz bugün Ahmet Yesevi’nin Anadolu’nun İslamlaşmasındaki rolünü okutuyorsak çocuklarımıza, bir gün İngilizlerde çocuklarına İngiltere’nin İslamlaşmasında Salah’ın rolünü anlatırlar kimbilir…?  

Yazıyı, “Bizim hayatımızı ve başarılarımızı! görenlerin Müslüman olacağı varsa da, olmaz. İslam’a ilgi duysa da duymaktan, seviyorsa sevmekten vazgeçer…” diye bitirmeyeceğim, çok klasik/bayat olur çünkü.  

Ama Muhammed Salah bir kez daha gösterdi ki “İyilik her zaman kazanır.”

“Bizim sorunumuz ‘İyi olmayı’ beceremememiz…”  Deyip bitireceğim…    

“Allah'tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve iş konusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever.” ALİ İMRAN 159

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hayrettin Atak Arşivi