GÖRMEDİM DUYMADIM BİLMİYORUM
Hasan Aycın’ın mısır zulmü için yaptığı çizim tam da halimizi anlatmaktadır. Ne yazık ki Mısır’daki ihvanlarımızı koruyamıyor ve kendi elimizle ipin ucuna götürüyoruz.
Her şeyden haberimiz varken bilmiyoruz. Bilmek işimize gelmiyor. Ne yapılmalı onu bilmiyoruz mesela bir bedenin organları olma dinamiğimizi kaybetmişiz. Yanı başımızda insanlar öldürülürken bizim vücudumuz ateşlenmiyor. İçimiz acımıyor en acıması gereken zamanda.
Her şeyi görürken aslından görmüyoruz! Mursi ve arkadaşlarının hangi suçtan dolayı asılmak istediklerini görmüyoruz. Halk devrimini pis asker ayaklarına bırakıyoruz yine. Özgürlük ve adalet kavramları gözümüzün önünde ayaklar altına alınıp çiğneniyor. Görmüyoruz kardeşlerimizin acı çekişlerini gözlerimiz açıkken, her gün onları izlerken görmüyoruz işte.
Her şeyi işitirken duymuyoruz! Bütün feryatları işitiyoruz, o yöne doğru bakıyoruz ama duymuyoruz! Kulaklarımız mühürlenmiş gibi diğer organlarımızda olduğu gibi. Kalplerimizi kardeşlerimize karşı mühürlemişiz. Anlık üzülmeler yaşıyoruz, gözümüzün önünde varsa o da var üzüntüsü de ama gözümüzün önünde yoksa o hiçbir zaman olmamış gibi davranıyoruz.
Kalplerimiz mühürlenmiş acı içimize girmiyor ve onun sancısını hissedip bizi uykularımızdan etmiyor. Ne kötü bir uykudur bu! Bizi uykumuzdan uyandıracak güç kendi içimizde neden bunu anlamıyoruz. Tek tek uyanmalıyız. İbrahim’in uyanışı gibi! Tek tek uyanalım ki sonra bir ümmet oluşturalım. Mehdi gelmeyecek bizi uyandırmaya! Neden anlamıyorsun işte tek tek hepimiz birer mehdi, hepimiz birer kurtarıcıyız. Uyan ve kalk! Öyle bir kalk ki arz titresin bu kalkışından, dağlar irkilsin. Ben geliyorum, biz geliyoruz diye haykır.
Acına sahip çık. İçin acısın, canın acısın. Kardeşin orada sıkıntıdayken sen burada eğlenme onun hüznünü yüklen, onun acısını yüklen. Onu hafiflet ve yanında durduğunu, onu kaldıracağını, onu destekleyeceğini haykır.
Ölüm onlar için Şehadet! Korkma ölümden, dua et seni ölümle uyandırana! Bize böyle uyanmayı nasip et de Ya Rab! Ne güzel bir uyanmadır Şehadet, ne güzel bir başlangıç. Sen şehit için üzülme kendin için üzül onun gibi uyanamadığın için onun gibi Rabbinin huzuruna çıkamadığın için! Onu kurtlar sofrasında bırakıp günlük zevkler peşine düştüğün için. En önemlisi onun gibi uyanamayacak ve ölümsüzlüğe başlayamayacağın için!
Kardeşini sev! Öyle sev ki bu sevginden dolayı düşmanların korksun. Milletiz biz Hak dinin etrafında toplananlarız. Sen yücesin! Rabbinin hitabına mazhar olmuşsun. Rabbin seninle konuşuyor sana kardeşini koru onun dışında da kimseye güvenme diyor. Güvendiklerin bir gün seni kardeşinin kanında her an boğabilir diyor. Kendini koru, kardeşini koru. Bu vazifeyi bize verdi neden anlamıyorsun. Kardeşinin sorumluluğunu sana verdi. Vazifen büyük, vazifen kutsal. Uyan ve silkelen! Kurtul bütün uyuşturucu marazlardan. Kurtul seni senden uzaklaştıran dünyalıklardan.
Kendine gel! Özüne kavuş. Beni seni Hak ile uyandıran Rabbine şükret!
Vesselam…