Dolandırılan çıplak kral hikâyesini hepimiz biliriz. Dolandırıcı terzinin krala, sana öyle bir elbise dikeceğim ki senin üzerinde elbise olduğunu sadece akıllı insanlar görecekler, deyip kandırıyor. Halk da korkudan bir türlü kralın çıplak olduğunu söylemeye cesaret edemiyor. Üzerinde görünmez bir elbisenin var olduğu sanısına kapılan kral ise, halkın önünde gururla yürüyor. Kralın yakınları ve yağdanlıkları korkudan hakikati örterek onun üzerinde elbiseyi gördükleri yalanını yaldızlı sözlerle söylemeye devam ediyor. Herkesin korkudan söyleyemediği hakikati küçücük bir çocuk söylüyor: “Kral Çıplak.”

23 Ekim’den bu yana Siyonist İsrail’in Gazze halkına yaptığı ve tarihin bir daha böylesini görmediği soykırımı, katilin ortakları Amerika ve Batı’daki liderler desteklemeye devam ediyor. Şimdilik Siyonist İsrail’e ve ortaklarına dünyanın gözü önünde “çıplak” olduklarını söyleyecek ne BM var, ne BMGK var. Ama birisi er ya da geç bunu söyleyecek. Aslında bu, dolaylı olarak vicdanlı insanların diliyle söyleniyor. Ne yazık ki kulaklar kapalı, gözler kör, diller fermuarlı ve akıllar kilitlendiği için gerçekler karartılıyor.

Savaşın ve şiddetin olduğu yerde güvenlik olmaz. Güvenliğin olmadığı yerde ise her alanda çölleşme yaşanır. Bunun en bariz örneğini yine saldırgan ve kudurgan Siyonist İsrail’de görüyoruz. Bugün soykırımcı İsrail’e geçmişte yapılan uçuşlarda bir düşüş var. Hatta iptal. Yabancı yatırımcılar çekilmiş durumda.. Göçler durmuş. Aksine, korkak İsrail halkının önü açılıverse, çoktan ülkeyi terk edecekler. Fırsatını bulan çoktan kaçtı. 10 aydan daha fazla süredir Tel Aviv ve Kudüs sokakları protesto gösterileriyle inliyor. Halk, katillerden oluşan savaş kabinesi ve şefine: “Savaşı durdurun, esirleri getirin, biz barış içerisinde yaşayacağız” diye gösteri yapıyor. Ama katil hükümet duymazdan ve görmezden geliyor, hala.. Bir yandan da Gazze, Batı Şeria ve Kudüs’te Filistin halkına karşı kıyıma ve tutuklamaya devam ediyor. Mazlum Filistin halkını bezdirerek ve bıktırarak yuvalarını ve yurtlarını bırakıp gitmelerini istiyor. Bütün bu mağduriyete ve masumiyete rağmen kahraman Filistin halkı “ya zafer ya da şehadet” diyerek direnişe devam ediyor. Ne yazık ki bütün bu olup bitenler karşısında İslam Dünyasının kahır ekseriyeti “kral çıplak” diyemediği gibi bu zalim krala gizli ve açık desteklerini eksik etmiyor.

Çıplak kralın destekçileri Siyonistleri korumak için nükleer başlıklar taşıyan füze yüklü gemileriyle ve savaş hücum botu deniz altılarıyla gelip Akdeniz sahillerine demirlediler. Çıplak kralın destekçileri, Siyonistlerin, İsmail Haniyye’ye İran topraklarında suikast düzenleme hakkını görüyor, Siyonistlerin kendi topraklarında suikast düzenleyerek ihlal ettiği İran’ın egemenliğini savunmaya yönelik meşru müdafa hakkını görmüyor. Bir taraftan saldırgan tarafa Gazze’de soykırıma devam etsin diye her türlü silah vermeyi sürdürüyor, bir taraftan da İran’a aman İsrail’e saldırmasın diye bazı ülkeleri elçilik yapmaya davet ediyor. Bir taraftan İran saldırmasın diye diplomasi yürütüyor, bir taraftan da İsrail’e ön al anlamında İran’a saldırmasını teşvik ediyor. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu…

Çıplak karlın destekçileri, Gazze sahasında olup bitenleri görmekten ve duymaktan nefret ediyor. Artık, bütün bir dünyada özellikle de halklar bazında Siyonistlere ve müttefiklerine karşı artan küresel bir öfke ve hoşnutsuzluk var. Siyonistlerin maruz kaldığı haller yaşanıyor. Vietnam’da bir lokanta sahibi Siyonist turistleri lokantasından kovduğu vido dolaşıyor, sosyal medyada.. Lokantamıza kedileri ve köpekleri kabul ediyoruz ama İsrail halkından hiçbir kimseyi kabul etmiyoruz, içeriğiyle. Bu zemini Siyonistler kendileri hazırladı. Filistin’i destekleyen sanatçılar var. Batı sokakları özgür Filistin sloganları ile inliyor. Çıplak kralın destekçileri ABD Dışişleri Bakanlığı İstihbarattan sorumlu yardımcısı, “İsrail’e askeri desteğimiz nedeniyle bütün bir dünyada bize karşı öfke artıyor. Hamas’ın direnişi milyonlara ilham veriyor” diyor. Ya ne sandın? ABD’ye gelen savaş suçlusu bakanlara, aktivistler, “savaş suçluları buraya gelemez” derken kendi liderleri olan J. Biden’a karşı: “Saklanamayacaksınız, sizi soykırımla suçluyoruz” sloganları atıyorlar.

Netice, diren kazanır, zalimler kaybeder. Onların sonları her zaman korkunç bir inkılapla devrilmek olur. Sünnetullah bu. Görüyorsunuz yıllarca sömürülen Afrika ülkelerinden Fransa ve İngiltere gibi sömürgeciler kovuluyor. Gazze katliamı ortakçısı ABD, nasıl ki Vietnam’dan ve Afganistan’dan pılını pırtısını toplayarak kaçtıysa, zulmün zirvesini uygulayan İsrail, ABD ve tüm destekçileri de Gazze, Batı Şeria ve tüm işgal edilmiş Filistin topraklarından başları önlerine eğik, yenilmiş ve mağlup olmuş bir vaziyette kaçacaklardır. O günler yaklaşıyor. Hakikatin nöbetine hazır olalım. Çok yakında Yüce Allah’ın izni ve keremiyle Filistin’de işgalin sona ermesini ve Filistin’in bağımsızlığını şükür secdelerine kapanarak hep birlikte kutlayacağız.