Ekmek davası
Konya’da ekmeğe yine geldi. Son dönemde bu kaçıncı zam sayamadık. Bir ara her ekmek zammının ardından yazı yazıyorduk, iş rutine binince bu konunun da bir cazibiyeti kalmadı(!) Maliyetler artıyor, elbette makul ölçülerde zam yapılmalı ama bizimkiler yine kantarın topuzunu kaçırmışlar. Bu yazıyı kaleme aldığımda İstanbul ve Ankara’da ekmek üç liraydı. İki şehrimizde belediyeler tarafından üretilen halk ekmek ise iki lira. Buğday ambarı Konya’da ise ekmek üç buçuk liraya çıktı. İstanbul ve Ankaralı fırıncılar emin olun bizimkileri kıskanıyorlardır…
Yazınca kızıyorlar, yazmayınca da olmuyor. Konya Fırıncılar Odası ekmeğe zam açıklamasını yine her zamanki klasik üslubunda yaptı. Aslında dört lira yapılması gerekiyormuş da şimdilik üç buçuk lira yapmışlar falan. İleriyi görmek için kâhin olmaya gerek yok. Çünkü Konyalı fırıncıları çok iyi tanıyoruz. Zammı o kadar stratejik bir zamanda yaptılar ki emin olun Kurban Bayramından sonra ekmek dört lira olur. Çünkü önümüzdeki günlerde bayram öncesinde asgari ücrete zam gündeme gelecek. Yapılacak zamla birlikte maliyetlerimiz daha da arttı denilerek bir zam daha yapacaklar. Keşke haksız çıksak.
Karatay Belediyesi vatandaşa destek olmak için kendi ürettiği ekmeği iki liradan satıyordu. Onlar da zam yapıp üç liraya çıkarmışlar. Anlaşılan zam kararı ortak alındı. Belediyelerimizin yaptıkları iyi şeyleri takdir ediyoruz. Keşke Karatay Belediyesi biraz daha direnip vatandaşın yanında durabilseydi. İstanbul ve Ankara’da belediyeler iki liraya ekmek satabiliyorsa demek ki bir şekilde olabiliyormuş. Belki zarar edilebilir ama belediye bütçesinden farklı alanlardaki gelir bu tarafa aktarılarak istenirse bir formül bulunabilirdi. Zam yapmak işin en kolay tarafı.
Emin olun vatandaşın hayır duasıyla oluşacak bereketle denkleştirilemeyecek bütçe yoktur. Karatay Belediyesi bu zam işini tekrar gözden geçirirse vatandaş için hayırlı olur. Sadece Karatay Belediyesi değil, Meram ve Selçuklu Belediyelerimiz de ucuz ekmek üretiminde vatandaştan yana tavır almalı. Konya ucuz toplu ulaşım noktasında ülkemize örnek olmuştu. Aynı şeyin ekmek fiyatlarında olmaması için bence bir sebep yok. Öğle oturduğumuz yerden buğday ambarıyız diye konuşmanın kimseye bir faydası yok.
Emin olun iki gün sonra Ankara ve İstanbul’da da ekmeğe zam gelir. Çünkü adamlar haklı, Konya’yı emsal gösterip “Buğday ambarında ekmek üç buçuk lirayken bizim başımız kel mi?” diye sorsalar yeter. Un, akaryakıt ve enerji fiyatları her geçen gün artıyor kabul. Lakin bizim milletimiz için ekmeğin yeri bir başka. Konyalılar içinse bambaşka. Bu yüzden mümkün olduğunca fiyatların düşük tutulması gerekiyor. Fırıncılar Odasından bir beklentimiz yok. Onlar bildiklerini okuyup, edecekleri kârdan taviz vermiyor. Gelen zammı olduğu gibi yansıtıyorlar. Olayın şöyle bir boyutu da var. Büyük ailelerin dağılmasıyla birlikte ekmek tüketimi de azalmaya başladı. Fırıncılar kapasitelerinin altında üretim yapıyorlar. Gelişen teknolojiyle birlikte üretim yapmak kolaylaştı. Diyelim fırının günlük beş bin üretim yapabilecek kapasitesi var ama üç bin ekmek üretiyor. Kendilerini zararda hissediyorlar. Dertleri az üretimle aynı kazancı elde etmek, bu durumda vatandaşa yansıyor…
Zamanla sektörler şekil değiştiriyor. Gerekirse bazı fırınlar kapanmalı ya da birleşme yoluna gitmeliler. İşini gerçekten sevenler unlu mamuller tarzında alternatif üretimle maliyeti düşürüp ayakta kalabilir. Fırıncılığı ticaret, sadece kazanç kapısı olarak görenler ise alternatif sektörlere yönelebilir. Emlakçılık, galericilik gibi az emekle daha fazla para kazanabilecekleri sektörlere yatırım yapabilirler. Biraz daha ötesini söylemeyelim. Bir de israf edilen ekmeği öne sürüp yapılan zamma kılıf bulmaya çalışanlar var. Maalesef yerel basınımızda bile böyle insanlar mevcut. Ekmeği fazla tüketen dar gelirli israf etmez. Her öğünde taze ekmek yemek isteyen aç gözlülere ise ekmeği 10 lirada yapsanız değişen bir şey olmaz. Ekmek aynı su gibi bizim için azizdir. Şirazesi kaymış insanları ekmeğin fiyatıyla doğru yola sokamazsınız, olan garibana olur. Zaten fırıncılarımızın da böyle bir derdi yok, sadece kılıf olarak bu bahaneye sığınıyorlar.
Burada görev valiliğe, belediyelerimize düşüyor. Birçok alanda Türkiye’ye örnek olan Konya belediyelerinin ekmek konusunda da kararlı adımlar atması gerekiyor. Vatandaş daha fazla kazanç derdindeki fırıncıların insafına bırakılmamalı…