Bu vebalin hesabını kim verecek?
Kovid-19 salgınına karşı doktorlar, hemşireler, temizlik personeli ve diğer tüm sağlık çalışanları koordineli, birlik içerisinde fedakarlık göstererek çalıştılar. Riskli bir dönemde olmamıza rağmen hepsi görevlerinin başında özveriyle çalışmaya da devam ediyor.
Onların hakkını ödemek kolay değil. Bu süreçte onlara hep destek olduk.
İşini iyi yapan herkese her zaman saygı duyduk, destek verdik. İşinin hakkını veremeyenlerin ise her zaman takipçisi olmaya çalıştık.
Hani derler ya; “Yarım doktor candan, yarım imam dinden eder” diye.
Bugün de işini yarım yapanların hatası yüzünden yaşanan bir trajediyi köşeme taşımak istedim…
Geçtiğimiz günlerde Konya’da yaşanan ihmaller zinciri, 38 yaşında bir insanın canına mal oldu. Öyle ki, merhumenin ailesinden aldığım bazı bilgiler beni hayretler içerisinde bıraktı.
Hesna Holta, 38 yaşında bir kadındı. 8 yaşında Egemen isminde oğlu vardı...
Aşağıdaki satırlarda Hesna Holta’nın ailesinin ifadesini aktaracağım size…
Hasta (merhume) geçen Cuma günü MS atağı rahatsızlığı ile Numune Hastanesi'ne gidiyor. Numune Hastanesi acil servisinde tahliller yapılıyor.
Düşük çıkan kan değerleri sonucunda Kovid-19 tanısı koyuluyor.
Olayın başladığı nokta da tam burası işte.
Hesna Holta doktoruna MS hastası olduğunu ve kan değerlerinin bu sebeple her zaman böyle düşük olduğunu söylüyor.
Buna rağmen herhangi bir test uygulanmadan, sadece kan değerlerine bakılarak, üstüne bir de akciğer tomografisi temiz çıkmasına rağmen, ‘Yok yok sen Kovid pozitifsin’ deniliyor. Yani amiyane tabirle doktor tarafından baştan savuluyor.
Tüm itirazlara rağmen; test yapılmadan, Kovid 19 olduğu söylenerek Kovid ilaçları veriliyor ve Hesna Holta evine gönderiliyor. Verilen ilaçların içerisinde kan inceltici iğnenin olmadığını da bir kenara not etmiş olalım...
Hesna'ya evde anne ve babası tarafından ilaçlar veriliyor. İlacı içtikten sonra aniden kan kusmaya başlıyor. Pazar günü gece saatlerinde ambulansla Numune Hastanesi’ne tekrar getiriliyor.
Sabah 05.00 civarlarında Numune Hastanesi’nde doktorlar nöbet değiştikten sonra yeni gelen doktor, Hesna Holta’yı tetkik ediyor ve ‘Pardon, hastamız Kovid 19 değilmiş’ diyor…
Bunun üzerine Holta başka bir hastaneye sevk ediliyor. Fakat uygun bir hastane bulunamadığı için eve geri götürülüyor.
Durumu gitgide kötüleşiyor. Pazartesi günü öğleye doğru ablası ve eniştesi çok kötü durumda olan hastayı tekrar hastaneye götürüyor. Ama ne yazık ki yine uygun bir hastane bulunamıyor.
Uzun süren bir bekleyişin ardından saatler Salı gecesi 04.00 civarını gösterirken hastanın sevki Selçuk Tıp’a yapılıyor.
Orada yapılan tetkiklerde Hesna Holta’nın çok acil bir şekilde karaciğer nakli olması gerektiği söyleniyor. Bu naklin ise Selçuk Tıp’ta o an için mümkün olmadığı, tedavinin Meram Tıp’ta yapılması gerektiği ve oradan bir doktorun ve ameliyathanenin ayarlanması gerektiği söyleniyor.
Hesna Holta’nın ailesi bu doğrultuda çeşitli kanallardan Meram Tıp’ta ayarlama yapmaya çalışılırken hastanın vefat ettiği haberini alıyor…
İlk muayeneden Kovid poizitif tanısı konulan Hesna Holta’ya Selçuk Tıp’ta yapılan 2 tane Kovid testi de negatif çıktığı için hastanın normal cenaze prosedürü ile ailesine teslim edildiğini de ifade etmeliyim…
Hesna Holta’ya otopsi yapılmadığı için olayın hukuki durumu tam net değil. Konuyla ilgili olarak Sağlık Bakanlığı’nın idari soruşturma başlattığını öğrendim.
Kurumlarla ya da şahıslarla hiçbir alıp veremediğim yok. Ama yazımın girişinde de bahsettiğim üzere; işini iyi yapamayan, yarım yapan, işinin hakkını vermeyenlerin takipçisi olmaya devam edeceğim.
Bu konuda Konya İl Sağlık Müdürü Mehmet Koç’un da çok sıkı bir soruşturma yürütmesi gerekiyor!
Burada soru işaretleri şöyle:
Numune Hastanesi Kovid olmayan bir hastaya neden Kovid protokolü uyguladı? Belki de Konya’da yüksek vaka artışının ya da vaka sayısının yüksek görünmesinin sebebi bu protokoldür. Hastayı baştan savmak amaçlı uygulanan Kovid protokolü ülkemizdeki vaka sayılarına da etki etmez mi?
MS hastası olan bir hastaya neden Nöroloji uzmanı eşliğinde bir tedavi uygulanmadı. En azından ilaç reçetelendirmesi için bir Nöroloji uzmanı gerekmez miydi?
Hassas günlerden geçtiğimizi biliyoruz, ufak rahatsızlıklar için hiçbirimiz hastaneye gitmiyoruz. Polikliniklerdeki birçok doktor bu sebeple şuanda fazla yoğun değil. O yüzden bu polikliniklerdeki doktorların da Kovid sürecine dahil edilmesi daha doğru olmaz mı?
Doktorlarımız çok büyük bir özveriyle bizim için çalışıyorlar. Haklarını ödeyemeyiz. Sağlık Müdürlüğü ve yöneticilerinin de çalışmalarına şahidiz. Fakat bir yanlışın dönüşü olmuyor. Bir kişinin yaptığı yanlış, tüm emekleri boşa çıkarabiliyor. O yüzden onların da yükünü hafifletmemiz gerekir. Bunu öncelikle biz kurallara uyarak yapacağız, yapmalıyız. Sonra da ilgililer, işini iyi yapmayanlar hakkında gerekli adımları atarak yapmalı. Çünkü işini iyi yapmayanlar yüzünden işini iyi yapanlara haksızlık yapılıyor...