Bir yanımız Ayasofya Bir yanımız Srebrenitsa…

86 yıllık hasretin ardından atılan tarihi bir imzayla Ayasofya'nın zincirlerinin kırılıp yeniden tekbirler, secdeler ve aminlerle buluşmasının üzerinden bir yıl geçti. Ne büyük bir gurur günü. Prangalar kırıldı ve Ayasofya ibadete açıldı…

 

Rüzgârlar essin kubbende hürriyetin

Ta ezelden sen bizimsin, biz de senin…

 

Çok şükür bu kutlu günü gösterene.

 

Ayasofya Müslümanların göz bebeği, bu toprakların bağımsızlık simgesi olmaya devam edecek.

 

Milletimiz; tüm hizmetlerine teşekkürle beraber, Rahmetli Menderes’i Ezan-ı Muhammed-i ile yadettiği gibi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı da Ayasofya Camii ile gönlüne nakşedecektir. Nakşetmiştir de zaten.

 

Ayasofya'yı fethin sembolü kılanlara rahmet olsun, tekrar cemaatle buluşturanlardan da Allah razı olsun. Ayasofya’ya hizmet eden herkesten Allah razı olsun.

 

Prangaların kırılmasının yıl dönümünde Ayasofya Camii, cemaatle dolmaya devam ediyor. Bundan sonra da cemaatinin hiç eksik olmamasını temenni ederken, geçtiğimiz Cuma günü Ayasofya’nın yıl dönümü arifesinde Konya İl Müftüsü Doç. Dr. Ali Öge’nin yaşadığı gururdan da bahsetmek istiyorum.

 

Konya Müftüsü Doç. Dr. Ali Öge, Cuma günü Ayasofya'da Cuma hutbesini okudu. Hutbenin ardından Cuma namazını da kıldıran Ali Öge, Ayasofya'da hutbe okuyan ilk müftü oldu.

 

Bu gerçekten önce Müftümüz Ali Öge için sonra da şehrimiz adına önemli bir gurur vesilesi. Herkese nasip olmaz Ayasofya’da namaz kıldırmak. Müftü hocamızı tebrik ediyor, kolaylıklar diliyorum.

 

 

Avrupa’nın göbeğinde, Srebrenitsa’da yaşanan acı ve dramın üzerinden 26 yıl geçti. Sırp katiller tarafından soykırıma uğrayan Bosna Hersek halkının acıları hala yüreklerimizde tap taze.

 

Yaşanan vahşet hala akıllarda, hala canlı, hala yürekleri kanatıyor. Srebrenitsa yarası hala kapanmadı, kapanmayacak da.

 

8 bin 372 masum Boşnak sivilin katili olan Sırp komutan Ratko Mladic’in müebbet hapse mahkum edilmesi acılarımızı hafifletmeye elbette yetmez. Masumların hesabı Mahkeme-i Kübra’da daha şiddetli görülecek inşallah.

 

Şunu net bir şekilde anlamamız gerekir ki; bu acıların bir daha yaşanmaması için biz çok güçlü olmalıyız. Çünkü tüm dünya Müslümanlarının gözü her yerde Türkiye’yi arıyor. Bizden başka tutunacak dalları yok.

 

Eğer o zamanlar biraz güçlü olabilseydik, bu katliamlara asla izin vermezdik, bundan eminim…

 

O günleri bir daha yaşamamak adına meydanı asla boş bırakmamalıyız.

 

Bu sebeple kardeş Bosna Hersek halkı ile ülke olarak temaslarımızı daha da artırmamız gerekli. Bosna Hersek’i sık sık ziyaret etmeliyiz ki bizim oralarda olduğumuzu tüm Avrupa görmeli.

 

Bosna Hersek’le her zaman sıkı bir kardeş olan Konya’nın özellikle bu konuda daha bir ayrı yeri olmalı. Nasip olursa pandemi süreci biraz hafiflediğinde inşallah herkes imkanı dahilinde Bosna’yı ziyaret etmeli.

 

Sırp birlikler tarafından şehit edilen 8 bin 372 Boşnak’a bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve tüm Bosna halkına başsağlığı, sabr-ı cemil diliyorum.