Avrupa'nın balonu patladı
Üzülüyorum. Kendi hayallerinin yerine sığ düşünceli insanların hayallerini satın alan insanlarımız var. Ve maalesef ki büyük bir hayranlıkla, ülkelerinde, şehirlerinde yaşama arzusunu hiç kaybetmeyen, modasından, müziğine, yemek kültürüne varana kadar örnek alınan Avrupa... Hem de bizim insanımız tarafından...
Yıllarca örnek gösterdiler. Avrupa'nın standartları yüksek, yok ulaşım rahat, yok düşünce özgürlüğü var, yok her şey sudan ucuz vs vs.
Bir de şöyle tipler çıktı son zamanda:
"Artı bu ülkede yaşamak istemiyorum." deyip vizesidir, pasaportudur hazırlayıp ülkeyi terk eden gençler.
"Bu ülke bir mühendis kaybetti", "Bu ülke bir doktor kaybetti" söylemlerini sıkça duyar olduk. Ben de diyorum ki, bu ülke bir ahmaktan kurtuldu. Evet, tabirimi çok ağır bulabilirsiniz. Ama öyle.
Bu vatan uğruna nice insanımız can verdi, Çanakkale'den tutun da Kurtuluş savaşına. Ne için? Ülkesini beğenmeyip Avrupa'yı tercih eden gençler için mi? Bu mesele uzar dostlar. Anlatacaklarım bu değil.
Dünya büyük bir salgınla karşı karşıya kaldı. Bu salgının neticesinde ciddi önlemler ve yasaklar ortaya çıktı. Doğal olarak dünyanın dengesi bozuldu.
Bu görünen yüzü. Bir de görünmeyen yüzü vardı ki artık daha fazla saklayamadılar. Saklayamadıkları şey ne?
Ekonomik Buhran...
Artık Avrupa ülkeleri ekonomik açıdan ciddi sıkıntılarla karşı karşıya. Enerji açığı, akaryakıt krizi, inşaat sektöründeki ciddi fiyat artışları, gıda kuyrukları say sayabilirsen. Şöyle özetleyelim:
Avrupa'da baş gösteren enerji krizi doğal olarak fiyatlara yansıdı ve tarihinin en büyük zirvesini gördü. Mesela 1 Megavatsaat doğal gazın fiyatı 45 katına çıktı ki. Özellikle Almanya'da baş gösteren emlak fiyatlarının artışı inşaat sektörünü ciddi manada zora soktu.
İngiltere'deki akaryakıt kuyrukları, akabinde çıkan kavgaları söylemiyorum bile. Kamyon şoförü açığı 100 bin bandında. Doğal olarak lojistik sıkıntı şirketler arasındaki gerilimi de arttırıyor. Bunun sonucunda Ordunun devreye girmesi an meselesi olabilir.
Bir de Aşk cenneti diye tabir edilen Paris... Bugün o Paris'te gıda kuyrukları var. Öğrenciler gıda için derneklere başvuruyorlar. İşin enteresan tarafı şu ki, 10 yılın en yüksek enflasyon oranları görüldü. Emlak fiyatları da aldı başını gitti.
Pandemi sonrası normalleşme havasına giren dünya artık ekonomik sancılarla karşı karşıya kaldı. Avrupa'da baş gösteren bu ekonomik buhranın neticesi kaos. Evet Yanlış duymadınız, kaos. Çünkü emareleri ortaya çıkmaya başladı. Artık Avrupa'da yaşam standartları eskisi gibi değil. Her şey ateş pahası. Ve şuna inanın Türkiye bu açıdan çok çok rahat.
Şimdi benim seslenmek istediğim bazı cinsler var. Hani o Avrupa ülkelerini öven, kendi ülkesini eleştiren, kendi öz insanına "Çomar, Çoban" diyen, sırf iktidar sebebiyle ülkesini terk eden ahmak, asalak güruha gülerek söylüyorum.
Avrupa'nın Balonu Patladı.
Gidin ve kendi gözlerinizle görün. Ülkemizin kıymetini gittikten sonra anlayacaksınız. Esasında bu vatanın ekmeğinden yiyip, suyundan içip nankörlük eden; bu ülkeye gram faydası olmayan, sadece kaostan beslenip her tülü eyleme katılan sizin gibi mühendise, mimara, doktora da ihtiyacımız yok.
O yüzden içimizdeki Avrupa özenticileri ders alsınlar. Yaranmaya çalıştığınız Avrupa o eski Avrupa değil artık...