AK PARTİ’YE TAVSİYE
Makam sevdası, insanın ruhunu hasta eder.
Makama ulaşmak ve makamı elde tutmaya çalışmak için türlü entrikalara girişiliyor.
Görüyoruz, duyuyoruz, okuyoruz ve izliyoruz.
Neler yapılıyor nelerrr…
Tarih boyunca makamını, ülke, millet ve devlet menfaatinin haricinde kullananları halk, çok da iyi yad etmiyor.
Hele ki tarihi kırılma noktalardan geçtiğimiz şu günlerde, makam sahiplerinin önemi yadsınamaz.
Liyakatli ve kendi menfaatini ön planda tutmayan makam sahiplerinin yaptıkları ve yapacakları aslında birçok badireye engel oluyor.
Siyasette koltuk kavgaları hep olmuştur.
Halen de oluyor.
Siyasi parti ayrımı yapmaksızın söylüyorum bunları.
Fakat iktidar partilerinin önemi ayrıdır.
Adı üstünde, iktidar ondadır.
O nedenle iktidardaki partinin yaptıkları, yapacakları önemlidir.
Bunun için makam verdiği kişilere de dikkat etmelidir.
Ak Parti’nin iktidar olduğu son 14 yılımıza bir bakın.
Parti, neredeyse her yıl türlü badireler atlattı.
Gün geldi kapanmanın eşiğinden döndü, gün geldi darbe ile silinmeye çalışıldı.
Fakat büyüyerek, yükselerek hep bugüne kadar geldi.
Millet hep destek verdi.
Niye diye hiç sorguladınız mı?
Ak Parti hep bir ve bütün şekilde hareket etti.
“Ayrılıkta azap vardır” düsturu ile partide aşağısından yukarısına kadar herkes, tuğla koyarak büyük bir bina inşa etti.
Bina oluştuktan sonra rehavete kapılan çok oldu.
Hatta “biz haklıyız çünkü güçlüyüz” mantığı ile yanlış işlere bulaşanlar oldu.
Zenginliğe ve makama ulaşmak için partinin iktidar gücünü kullananlar da olmadı değil.
Şuan önemli bir dönemece girildi.
Millet, bazı teşkilatlarda ve belediyelerde gördüklerine artık kızmaya başladı.
Yıllardır Ak Parti’ye oy vermiş birisi “Ak Parti bunu nasıl yapar?” sorusunu sormaya başladı.
“Dava” diye yola çıkıldı ama yolda maskeler takmış insanlar da yoldaş oldu.
Partiye zarar verdiler. Hatta vermeye de devam ediyorlar.
“Zararın neresinden dönülürse kardır” mantığı ile artık yapılan yanlışlara vakti saatinde “dur” demek gerekiyor.
Millet neye kızıyorsa, tersi istikamet gidenlerin görülmesi ve artık gereğinin yapılması gerekiliyor.
Ak Parti, ilk zamanlardaki gibi kucaklayıcı fabrika ayarlarına geri dönmesi gerekiyor.
Açık kollayan birçok düşman ülkenin eline koz vermeden, bu sorunların çözülmesi faydalı olur.
Ak Parti’ye gönül bağlamış çok insan var.
“Mental yorgunluğun” nedeni parti gönüldaşlarına sorulmalı.
Sorup, ameliyat gereken yerlere acilen neşter vurulmalı.
Vücutta büyüyen iltihabın, vücudu halsizleştirdiği net olarak görünüyor.
Gözün gördüğü, görmezden gelinmemeli.
Bu süreçte disiplinli ve detaylı bir şekilde bunların yapılması şart.
Dost acı söyler ama doğruyu söyler.