Kim bu troller?
Türkiye’nin en tepe ismi olan Cumhurbaşkanı Erdoğan bile isyan etti.
Cumhurbaşkanı bir konuşmasında, “İfadem biraz ağır olacak ama ahlaksız troller vasıtasıyla yapılanlar bizleri ciddi manada rahatsız etmektedir.” dedi.
Ve ekledi: “Bu trol ahlaksızlıkları ülkemizin kendi içindeki birliğini, beraberliğini bozmaya yönelik adımlardır. Türkiye'yi troller idare etmeyecek.”
Aynen öyle…
Türkiye’yi, sosyal medyadan siyasete ve devlet işlerine ayar vermeye çalışan troller yönetmeyecek.
Ülkemiz uzun zamandır psikolojik savaşın içerisinde.
Ve bu savaş da ağır geçiyor.
Psikolojik savaş, karşı karşıya savaştan daha etkilidir.
Kitleler, istenilen yere yönlendirilmeye çalışılır.
Bunu yaparken de onlardan biriymiş gibi davranılır.
Ülkemizi sırtından vuranlara bir bakın.
Neredeyse tamamının kimliğinde, Türkiye Cumhuriyeti yazmıyor mu?
Sosyal medyada, ne oldukları, kim oldukları ve nereye hizmet ettikleri belli olmayan birçok kişinin çarpıtma bilgi paylaşımları onları ele veriyor.
Neler yazıyorlar, neler…
2 satırlık yazı yazarak, ülkeyi kurtardığını zannediyorlar.
Ya da öyle bir algı oluşturuyorlar.
6-7 yıl önce adı bile bilinmeyenlere, şimdi ise sosyal medyada “fenomen” deniliyor.
İtibar suikastı yaparak, ön açıyorlar.
Bunları da devlet ve millet menfaatine yaptıklarını zannetmeyin.
Ya para peşindeler, ya makam…
Ülkenin en tepe ismi bile “troll” kelimesini dillendirecek kadar durum vahimse, bu kişilere niye “dur” denilmiyor?
Bu konuyla ilgili kanun eksikliği veya boşluğu varsa gereken neden yapılmıyor?
Bu kişilerin ülke menfaatinden yana olmadıkları açıkça belliyken, neden halen milleti kandırmalarına göz yumuluyor?
Birçoğunun ismi bile sahte…
Hatta kendilerine “Gazeteci” diyeni de var.
Gazetecilik bu kadar basit mi?
Mizanpajın “p” sini, haberin “h” sini bilmeyen, birkaç defa televizyona çıktığı ve bir-iki köşe yazı yazdığı için de sosyal medyada kendine Gazeteci diyecek kadar ileri gidebilen insanların yalan yanlış yazdıklarını, birileri de sürekli gündeme taşıyor.
Ne yazık ki ne üzücü ki ve ne acı ki milletimiz de bu insanları “Gazeteci” zannediyor.
Beyne kirli bilgi girdikten sonra onu çıkarmak imkânsızdır.
Bu şahısların birçoğu, kirli bilgi yaymak ve o bilgileri beyne nakşetmek için ellerinden geleni yapıyor.
Psikolojik savaş konusunda almamız gereken çok yol var.
Bazı olaylara, düz açıdan bakıldığında gerçek filmi göremezsiniz.
O nedenle, bu tür durumlarda en güzel açı ters açıdır.
Ve bu açıdan bakmak için “bunların hangi kişi, kurum ve devletlere faydası var?”
Sorusunu da sormalısınız.
Troller, psikolojik savaşın en önemli argümanı.
İsimlerinden de anlaşılacağı üzere Türkiye menfaatine değiller.
Allah ülkemizi, iyi görünen kötülerden korusun.