Ahmet Önkal Hocamızın Ardından
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü İslam Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Önkal Hocamız Rahmet-i Rahmâna kavuştu. Bütün sevenlerinin ve camiamızın başı sağolsun.
Değerli hocamız 2015 yılından beri amansız bir hastalığa yakalanmıştı. Tedavisinin olumlu sonuç verdiği yıllarda lisans ve lisansüstü derslerini ve bilimsel faaliyetlerini hiç aksatmadı. Bu duruma çok seviniyorduk. Son bir ay içinde kan değerlerinde meydana gelen değişim sebebiyle Meram Tıp Fakültesi Onkoloji servisinde tedavisine tekrar başlandı. Yaklaşık yirmi gün tedavi gördü. Son günlerinde iyileşme temayülleri görülmüştü. Hatta ziyaretimizde kendisine hocam, tekrar derslere bekliyoruz dediğimde, hasta yatağından gülümsemişti. Hepimiz Yüce Allah’tan geldik, vakti, saati gelince her fani gibi yine O’na döneceğiz. Hocamız da 22 Şubat 2019 tarihinde bir Cuma günü seher vaktinde rabbimize rıhlet eyledi. Rabbim taksiratını affeylesin. Aynı gün İlahiyat Fakültesi camiinde Cuma namazının akabinde tüm sevenlerinin katıldığı cenaze namazından sonra yediler mezarlığında toprağa verildi.
Ahmet Önkal hocamızla bizim yollarımız 1978-79’lu yıllarda Konya Merkez İmam-Hatip Lisesi’nde okurken kesişmişti. Ben hafta sonları Hasan Hüseyin Varol Hocamızın başkanlığını yaptığı Hayra Hizmet Vakfı’nın kütüphanesine giderdim. Ahmet hocamızla bu kütüphanede tanışmıştım. Her hafta bizim gibi gençlere seminer verirdi. Ayrıca her birimize ödev olarak haftada okumak şartıyla bir de kitap verirdi. Kitabı kütüphaneye teslim etmeden önce bizden kitabın içeriğine dair beş dakikalık bir sunum dinler, birlikte müzakere yapardık. Kendisi de değerli katkılarda bulunurdu. Tekrar başka bir kitap verirdi. Bu kitaplar onun kitap okuma listesinden seçilirdi. Daha çok bize İslam düşünce ve hareketiyle ilgili kitapları önerirdi. Örneğin, Seyyid Kutub’un İslam Davasının Stratejisi, Hasan el-Benna’nın Risaleleri, Muhammed Hamidullah’ın İslam’a Giriş, Necip Fazıl’in İdeolocya Örgüsü, Hasan el-Hudeybi’nin, Duât lâ Kuzât vb. gibi eserleri. Şüphesiz bu kitapları okumamız bize ufuk zenginliği kazandırmıştı, diyebilirim.
Merhum Ahmet Önkal hocamız, çok mütevazı, munis, dost canlısı, mahviyetkâr, nezafet ve nezaket sahibi bir insandı. Asla dedikodu türü şeyleri sevmezdi. İlim, irfan ehli, ümmetin sorunlarıyla ilgilenen, kendi alanında yoğun bir şekilde çalışan bir hocamızdı. İlahiyat Fakültesi’nde öğrenci iken bizim İslam Tarihi ve Siyer derslerimize gelmişti. Bize Mısırlı İslam Tarihçisi Muhammed Hudarî Bek’in “Nûru’l-Yakîn fî Sireti Seyyidi’l-Murselîn” adlı kitabını okuturdu. Hz. Peygamberin topyekûn hayatından bahseden bir eserdi, bu. Hocamız İslam tarihindeki olayları yaşayarak anlatır, zaman olur sınıfı duygusal bir hava kaplardı. Gönüllü olarak hepimiz bu derse katılır, devamsızlık yapmamaya gayret ederdik. Hatta başka sınıflardan da öğrenciler gelirdi. Sınıfta sıralar yetmezdi.
Konya İlahiyat Fakültesi’nde öğrenci olduğum yıllarda bir grup arkadaşla Aylık Edebiyat ve Kültür Dergisi Güldeste’yi çıkarırken Ahmet Önkal hocamız da bu derginin yazarları arasında yer almıştı. Güldeste’de onun; “Resul’ü Anlamak, Cehalet Savunuculuğu mu? ve İhsan Yolu” gibi çok güzel makaleleri yayınlanmıştır. Ayrıca Güldeste yazarlarıyla ayda bir yapılan sohbet toplantılarına da katılırdı. Hepimiz Ahmet Önkal hocamızın Resulullah’ın İslam’a Davet Metodu adlı eserini okumuş ve okutmuşuzdur.
Öte yandan, Ahmet Önkal hocamızla aynı fakültede hocalık yapmak nasip oldu, bize.. Bir dönem o bizim dekanımız oldu. Acizane bir dönem de ben onun dekanlığını yaptım. Bütün bu süre zarfında çok güzel anılarımız oldu. İdareciliğim döneminde kendisiyle en çok istişare ettiğim hocalarımdan birisidir. Engin bilgisi ve deneyiminden her zaman yararlandım. Bizleri motive eder, her konuda yapıcı eleştiri ve tavsiyeleriyle yönlendirirdi. Geride sadaka-i cariye olacak birçok eser ve öğrenci bıraktı. Odası hala duruyor. Gerek masasının üzerindeki yarım bıraktığı notlarında ve gerekse bilgisayarında hala başlanmış ama bitmemiş çalışmalarının var olduğuna inanıyorum. Hasta olmasına rağmen fakülteye gelir, derslerini verir ve büyük bir aşk ve şevkle ilmi çalışmalarını sürdürdü. Ahmet Önkal hocamız, Hz. Peygamberin İzindeydi…
Ruhun şad olsun muhterem hocam. Rabbim seni çok sevdiğin kâinatın övüncü Resul-i Ekrem’e komşu eylesin. Hepimizin ve ümmetimizin başı sağ olsun.
