Türk futbolu nereye koşuyor!
Türkiye Süper Ligi ekonomik açıdan Avrupa’da ilk 6 da kendine yer buluyor, kulüpler bazında başarı noktasında ise 10. sırada.
Yaklaşık iki yıl önce İstanbul’da bir toplantıda Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Trabzonspor’un batacağını iflas edeceğini beyan ettiğimde olmaz öyle şey diyenler oldu ve konuyla ilgili bana bir açıklama yaptılar.
Dediler ki; Galatasaray Riva’dan büyük gelir elde edecek ve ekonomik açıdan sıkıntı yaşamayacak, Beşiktaş’ın stadyum sponsorluğu ve Fulya’da bulunan mülklerinden ciddi geliri var. Fenerbahçe ise borsada sermaye artırım hakkını kullanacak maddi sıkıntı yaşamaz. Trabzonspor için de şehir merkezinde bulunan tesislerin satışından 350-400 milyon gelir bekleniyor o da sorun yaşamaz dediler…
Galatasaray Riva’yı sattı, Beşiktaş eski yöneticilere borçlar sebebiyle sıkıntıda, Fenerbahçe borsada son sermaye artırım hakkını kullandı, Trabzon ise şehir merkezindeki tesisleri sattı borçlara harcadı. Dört kulübün bugün itibariye toplam 10 Milyar Türk Lirası borcu var. Bursaspor’un borcu ise 300 milyon lira civarında…
Sezon başında bu durumlar ayyuka çıkınca ‘Konyaspor bu fırsatı değerlendirmeli ve bu fırsatı değerlendirme noktasında Rıza Çalımbay Konyaspor’un istediği teknik adam değil!’ diye bağırdık durduk ama sesimizin duyulması için 10 hafta geçmesi gerekti.
Zararın neresinden dönersek kardır ama Aykut Kocaman’ın alacağı ücretin üzerine Rıza Çalımbay’a ödenen bedeli koyunca Konyaspor’un bu zararları apsüle etmesinin zor olacağı bir sezon yaşayacağız.
Konyaspor geçen sezon Eto’o ile sözleşme yapacağı sırada ‘aman yapmayın bu maddi yük bizi batırır’ demiştik, Konyaspor Eto’o ile ligde kaldı ama maddi açıdan kendini sıkıntıya soktu.
Konyaspor’un sezon sonu itibariyle normal şartlarda 75 milyon lira gibi bir borcu olmasını bekliyorum. Şu an borç 45 milyon lira seviyesinde sezon sonu hak edişleri ve primleri hesaba katınca 75 milyon gibi bir rakam karşımıza çıkıyor.
Konyaspor ara transfer döneminde hesabını çok iyi yapmalı ve bu sezondan çok gelecek sezonu hesaplamalı. İstanbulluların durumu ortada ben kendi adıma gelecek sezon içinden durumlarının bundan farklı olmayacağını düşünüyorum.
Konyaspor şunun bilincinde olmalı, Konya temsilcisi bu sezonu mevcut şartlarda ne kadar yukarıda tamamlarsa gelecek sezon o oranda başarılı olacak.
Aykut Kocaman burada kilit önem taşıyor, hoca eldeki kadronun planını ne şekilde yapacak, sezon sonu Konyaspor futbolcu satışından gelir bekliyor mu? Ve hangi futbolcuyu parlatıp satışa sunacak. Tabeladaki yer tabi ki çok önemli ancak asıl önemli olan futbolcu satıp yerine daha iyisini ve genç olanını kadroya kazandırabilmek.
Ligin ikinci yarısında taraftara da büyük görev düşüyor, taraftar her maçı kazanıp evine 3 puanla dönmek arzusunda oluyor. Zaman zaman takımlar formsuz gününde olabiliyor, hakem hatası oluyor, futbolcu bireysel hata yapıyor 3 puan olmuyor ancak taraftar 90 dakika stadyumda takımına destek olmalı. Ben yönetimin sezon başı bilet satışında hata yaptığını düşünüyorum ve bu hatalarında ısrar ediyorlar.
1400-1600 TL maaş alan çalışan kardeşim ve babasının verdiği harçlıkla okula giden genç kardeşlerimiz için maraton tribününden bilet almak kolay olmuyor. Zafer’de veya şehrin merkezi bölgesinde maç bileti satışı olmaması ise ayrı tartışma konusu. 4 sezon oldu sanırım, pek çok insan için e-bilet temin etmek zor bir iş. Benim telefonumda passo uygulaması yüklü ancak pek çok insan bu uygulamadan habersiz.
Konyaspor ligin farklı duygularla ligin ikinci yarısı için plan yapıyor, yönetim ve Aykut hoca mutlak suretle doğru ve uygulanabilir bir program üzerinde çalışmalı. Aykut hoca normalin dışında gergin ve hırslı bu noktada yönetim hocaya doğru şekilde destek olmalı. Aykut Kocaman 55-65 dakikalar arası mutlaka 2 oyuncu değiştirir. Aykut Kocaman Akhisar’da 76 dakika oyuncu değiştirmediyse altında anormal bir hikaye olması lazım…
Konyaspor’dan ligin ikinci yarısında büyük ve ekstra başarılar bekliyoruz, takımda ve kulüpte bu potansiyel var. Konya birlik olup büyük başarılara yelken açmalı…