TEK REKLAM KARAVANA GİDER
Tek mecrada reklam yapmak çok kalabalık bir meydanda bir kez bağırmakla herkese sesinizi duyurmak istemeye benzer. Oysa sizi sadece yakınınızdaki birkaç kişi duyar o da kısa süreli etki yapar. Reklam çoklu mecralarda aynı strateji üzerine kurularak söylenmesi gerekir. Tek mecrada iletişim kurmak reklamı amacına ulaştırmaz, size katkı sağlamaz aksine bütçenize zarar verir. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir firma bu şekilde amacına ulaşamaz, markalaşmaya adım atamaz. Ancak uzun süreli reklamlar bir marka algısı oluşturabilir ve size faydası süreklilik sağlayabilir. Firmalarımız hep reklam yaptıklarını ama geri dönüş alamadıklarını söylüyorlar. Gazeteye reklam verdim, dergiye reklam verdim, açık havada reklam yaptım ama olmadı diye yakınan çok firma duyuyoruz. Firmalarımızın reklama hevesli olması güzel fakat yanlış kullanımlarla firmalarımız geri dönüş alamadıklarını söyleyerek işin faturasını reklama kesiyorlar. Evet, reklam yapıyorlar fakat deneme yanılma yöntemiyle ve birbirinden uzun aralıklı dönemlerde birbirinden kopuk söylemler üzerine kurulu reklamlarla konuşuyorlar. Ee tabi ki bu şekilde reklamdan geri dönüş beklemek de saçma oluyor.
Öncelikle şunu unutmamak gerekir ki reklam uzun dönemli bir yatırımdır. Tek bir mecrada reklam yaptığınızda hemen ertesi gün müşteriler kapınızda sıraya geçmeyecek. Ürünleriniz yok satmayacak. Siz reklama yatırdığınızın kat kat fazlasını hemen ertesi gün almayacaksınız. Bu konuda mecralardan hemen geri dönüşler beklemeyin. Reklam yapmanın yanı sıra reklamda ne söylediğiniz, nerede, ne zaman söylediğiniz de önemlidir. Reklamı her zaman uzun süreli düşünmeli ve bir yatırım olarak görmeliyiz. Bir harcama kalemi değil. Eğer siz doğru yerde, doğru şekilde ve doğru sayıda mesajla konuşursanız reklam size mutlaka geri dönüş sağlayacaktır.
Bir mesajın algılanabilmesi için üç ve daha fazla kez tekrarlanması gerekiyor. Her gün binlerce reklam mesajına maruz kalan bir tüketici kitlesine görünür olmaya çalıştığınızı unutmayın. Tüketiciler sizin söylediğiniz üç mesajdan bir tanesini aklında tutabiliyor. Yani en az dokuz kere tüketiciyi mesaja maruz bırakmanız gerekiyor ki farkındalık oluşturabilesiniz. Bu da bol frekans ve farklı mecraları zorunlu hale getiriyor. Yani sadece dergiye reklam vermekle, sadece billboard reklamı vermekle bir etki yaratmanız mümkün değil. Reklamınızın görünür olması için eş zamanlı olarak dört ve daha fazla farklı mecrada iletişim kurmanız gerekiyor. Ancak böyle hedef kitlelerde bir farkındalık oluşturabilir, dikkat çekebilirsiniz. Mecralar arasında uzun zaman aralığı bırakmak mesajın karmaşada yok olmasına yol açar, boşa reklam yapmış olursunuz. Tabi ki bu farklı iletişim kanallarında aynı mesajı verebilmek, doğru mesajı seçebilmek de etkili bir unsur. Ne dediği belli olmayan, hedef kitleye dokunamayan bir mesajı üç değil yirmi kez tekrar etseniz de işe yaramayacaktır.
Ürününüzü, hedef kitlenizi, rakiplerinizi iyi analiz ederek bulunmanız gereken mecraları iyi tespit edin ve nokta atışları yapmaya çalışın. Alternatif ve henüz farkına varılmamış, rakiplerinizin değerlendiremediği mecralarda görünür olmaya çalışın. Konya bu anlamda yeni mecraların çoğaldığı bir şehir olmaya devam ediyor.
Reklam bütçenizi efektif ve doğru kullanmaya özen gösterin ki yaptığınız reklamlar boşa gitmesin, reklamdan geri dönüş almanın tadını yaşayın. Fakat bunun için sabırlı olun. Hemen geri dönüş beklemeyin, reklamı uzun vadeli bir yatırım olarak düşünün ve iletişim stratejinize hizmet edecek iletişim adımlarını emin şekilde atın. Bilinçsiz kullanımla paranızı çar çur edip işin faturasını reklama yüklemeyin. Emin olun reklam burada en masum olan taraf.
