Dr. Ramazan Tuzla
Dr. Ramazan Tuzla Sözün güzergâhı

Sözün güzergâhı

Sözünü, korkuların şekillendirmesin.

Sözünü, sahip olduğun makama, biraz daha sahip olma kaygın şekillendirmesin.

Sözünü, ikbal beklentin şekillendirmesin.

Sözünü, menfaat kokusu şekillendirmesin.

Sözünü, kaybetme korkusu şekillendirmesin.

Sözünü, bugün düşman olduğun kişiyle yarın dost olabileceğini düşünerek söyle.

Sözünü, bugün dost olduğun kişiyle yarın düşman olabileceğini düşünerek söyle.

Sözünü, gıyabında söz söylediğin kişilerin, senin bütün iyi işlerinde hak talep edeceklerini bilerek söyle.

Sözünü, nefsinle değil, bilgi ve muhabbetinle kuvvetlendir.

Sözün, haksızlığın hatırına hizmet etmesin.

Sözün, dalkavukluk kitabında kendine yer aramasın.

Sözün, kuvvetlinin hakkını tasdik etmek için kuvvetsize bir ok gibi saplanmasın.

Sözün, doğruya perde olmasın.

Sözün, eğriye eğme olmasın.

Sözün, kalpleri incitmenin nüvesi olmasın.

Sözün, gayret ehlinin iştiyâkına zarar vermesin.

Sözün, yalana şâhitlik etmesin.

Sözün, kinine kılavuzluk etmesin.

Sözün sırrın ise eğer, onu âşikar ettiğin ortamı iyi tâyin et.

Sözün, mesuliyetin olsun.

Sözün, Müslüman kardeşinin etini yemek olan en kötü alışkanlıklardan olmasın.

Sözün, şahsiyetine aynadır. Sözün, bu aynada erdemin tezahürüne vesile olsun.

Sözün, itibârın olsun.

Sözün, bitmek tükenmek bilmeyen kredin olsun.

Sözün, ne söylediğini hatırlamak zorunda kalmaman için her zaman doğru olsun.

Sözün, can azığın olsun ve lezzeti hiç eksilmesin.

Sözün, irfan meclislerinde hududunu aşmasın.

Sözün, söyleyiş zamanını şaşmasın.

Sözün, dolu bardağa damla olup taşmasın.

Sözün, meclisine uygun olsun; cenaze yerinde düğün sözü olmasın.

Sözün, kibire dil olmasın.

Sözün, kötüye yol olmasın.

Sözün, garibe gam olmasın.

Sözün, doğruya gem olmasın.

Sözün, rıza gözetsin ki, o rızanın sâhibi hep Allah olsun.

Sözün, iyiliği emretsin.

Sözün, kötülükten nehyetsin.

Sözün, Efendiler Efendisi’nin gönlünü mahzun etmesin.

Sözün, yaptığın iyilikleri dillendirerek seni ziyana uğratmasın.

Sözün, mevzu belliyse eğer, ortamına göre farklılık göstermesin.

Sözün, arkadaşının ayıbına perde olsun. O söz ki, yel olup da o perdeyi yırtmasın.

 

Sıkıntıya düşmüşleri “her şey Allah’tan” diyerek teselli etmesiyle meşhur bir adam varmış. Kimin başına bir iş gelse, “her şey Allah’tan” der, onun bu hâli de köylülerden birinin fena halde canını sıkarmış. Bir gün, ukalâlık ettiğini düşündüğü bu adama kendince bir ders vermek ve haddini bildirmek maksadıyla peşine düşmüş. Tenhada yakalayıp, ensesine âniden okkalı bir tokat patlatmış. Adam can acısıyla dönüp bakınca.

-Ne bakıyorsun bre? demiş. Her şey Allah’tan değil mi? Bu tokat da elbet O’ndan.

Adam büyük bir sükunetle şu cevabı vermiş:

-Amenna. Her şey Allah’tan. Bu tokat da O’ndan; lâkin Allah, hangi densizi sebep etti, ben ona bakıyorum, demiş.

 

Sözün, kıssadaki gibi tevekkülâne, fakat bir o kadar da yerli yerinde olsun.

Sözün, kalbinle bakıp, kalbinle dinlediğin durumlara tercüman olsun.

Sözün hisse derdinde olmasın ki, hisse derdinde olanın hissesine his düşmeyeceğini bil.

İnsana kıymet kazandıran sözün duâ olduğunu unutma ki, sözün duân olsun.

 

Duânızı eksik etmeyin efendim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Dr. Ramazan Tuzla Arşivi